Roma’nın Karadeniz’e açılan kapısı; Pompeiopolis

Roma’nın Karadeniz’e açılan kapısı; Pompeiopolis
Medeniyetler beşiği Anadolu’nun bilinen arkeolojik zenginliklerine son dönemde kazısına başlanan antik Roma kenti Pompeiopolis de katıldı.

Medeniyetler beşiği Anadolu’nun bilinen arkeolojik zenginliklerine son dönemde kazısına başlanan antik Roma kenti Pompeiopolis de katıldı. Kastamonu’nun Taşköprü ilçesi Zımbıllı Tepe Mevkisi’nde bulunan ve M.Ö. 64 yılına tarihlenen kentin siyaset, tarım ve kültürde Roma Dönemi’nin ileri gelen şehirlerinden birisi olarak öne çıktığı görülüyor.

1800’lerin ortalarında yöreye gelen gezginler sayesinde keşfedilen Pompeiopolis’te Kastamonu Arkeoloji Müzesi tarafından 1983-1995 yılları arasında yapılan kurtarma kazılarında önce bir nekropol alanı ve mozaikli yapılar tespit edilmiş. Sistematik kazılar ise 2006’da Münih Üniversitesi ile Kastamonu Müzesi iş birliğinde başlatılmış ve 2022 yılından bu yana Doç.Dr. Mevlüt Elüışık yönetiminde sürüyor.

pompeiopolis-antik-kent-kazi.jpeg

Günümüzde Kastamonu, Sinop, Bartın, Çankırı ve Karabük, Çorum, Bolu, Zonguldak ve Samsun illerini kapsayan Pafloganya Bölgesi’nin başkenti olan Pompeiopolis, Romalı General Pompeius Magnus tarafından kurulmuş, Paflagonya Koinonu’nun (yani bölgesel meclisin) resmi toplanma merkezi olarak konumlanmış bölgenin önemli bir kenti idi. Kuruluş amaçları arasında Karadeniz’in hinterlandını kontrol altına almak, Paflagonya bölgesini Roma düzenine entegre etmek ve Amasra Limanı ile Bitinia arasındaki askeri-geçiş koridorunu güvenceye almak bulunan Pompeiopolis, bölgesel meclisin toplanma noktası olması sonrası önemi artmış, bu hızlı ilerleme kentin kuruluşundan kısa bir süre sonra bastığı otonom sikkelerde de kendini göstermiş. En güçlü zamanını ise Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un damadı Klaudius Severus döneminde yaşamış, Paflagonya bölgesinde başkent ve kutsal şehir konumuna yükselmiş.

Milattan sonra 7. yy’da başlayan Arap ve Sasani akınları ile yeni bir döneme girilmiş, kent mimarisi ciddi zararlar görmüş. Pompeiopolis kentinde herhangi bir tahkimat duvarı olmadığı için, kent sakinlerinin yörede bugün “Kızlar Kalesi” olarak adlandırılan kaleyi inşa ederek korunma amaçlı buraya taşındıkları düşünülmekte.

pompeiopolisgenel-foto-1.jpeg

1084’e gelindiğinde, tüm bölgeyle birlikte Taşköprü de Emir Karatigin Bey tarafından ele geçirilmiş ancak Bizans ve çeşitli Türk Devletleri arasında el değiştiren Taşköprü 1211–1212 yıllarında Çobanoğlu Emir Hüsameddin Bey tarafından alınarak Türklerin idaresine girmiş. Zımbıllı Tepesi denilen noktadaki antik Pompeiopolis kenti, bu noktada artık tamamen terk edilmiş.

En canlı dönemlerinde Paflagonya bölgesinin kutlamalar, festivaller, şenlikler ve spor müsabakalarıyla ünlü, capcanlı ve yaşam dolu bir kenti olduğu kazılarda bulunan çeşitli yazıtlar, kabartmalar ve üzerlerinde tiyatro maskları bulunan sikkelerle ortaya konan Pompeiopolis’in bu mirası, şimdilik kazı alanında ziyaretçilerle buluşuyor. Kimi buluntular ise Kastamonu Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.

pompoeipolis-mutluluk-tanricasi-mozaigi.jpg

ROMA VİLLASI’NDAKİ GİZEMLİ KADIN MOZAİĞİ

Antik tiyatro buluntusu ve Roma Villası olarak adlandırılan bölümlerdeki çalışmalar hız kazanırken, villanın taban bölümünden çıkan mozaikler dikkat çekiyor. Başı bir nimbus ile çevrili iri gözlü bir kadının saçlarında mavi taşlı bir diadem taşıdığı ve adeta Zeugma’nın Çingene Kızı etkisi bırakan mozaik, kentin sembolü olmuş durumda. Kimileri onu pagan dönemin bereket tanrıçası Kybele veya kentin koruyucusu Tyche olarak yorumlarken, kazı ekibi erken Hristiyanlık dönemine ait bir azize portresi olduğu görüşünde. Bu ikilem, "Tanrıça-Azize" isminin doğmasına neden olmuş. Aslında iki mozaik birbirinden oldukça farklı; Çingene Kızı’nın MS. 2. yüzyıl Zeugma'sında milimetrik taşlarla işlenmiş melankolik bir pagan portresi, Tanrıça-Azize mozaiğinin ise MS 5. yüzyıla ait, farklı bir teknikle yapılmış ve dini sembollerle yüklü otoriter bir figür olduğu belirtiliyor. Bu teknik fark, mozaiğin yerel bir Paflagonya atölyesinin ürünü olduğunu da gösteriyor.

Pompeiopolis’te neredeyse tüm yapılarda mozaik izlerine rastlanmakla birlikte Roma Villası’nın diğer odalarında da Dionysos alayının coşkulu sahneleri ile deniz canavarlı mitolojik yaratıkların yer aldığı mozaikler dikkat çekiyor.

pompeiopolismozaik.jpeg

Roma kalıntıları açısından Batı Karadeniz’de bulunması nedeniyle Anadolu arkeolojisinde son derece nadide bir yere sahip olan Pompeiopolis Antik Kenti’nde kazılar devam ediyor, burası ilerleyen dönemlerde bölgede kültür turizminin anahtarı olacak.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar