Akşener aday listelerindeki tartışmalı isimler hakkında konuştu

Akşener aday listelerindeki tartışmalı isimler hakkında konuştu
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, tv100 kanalında Sunucu Ece Üner'in sorularını yanıtladı. Akşener, aday listelerinde adı tartışmalı olarak geçen isimler hakkında konuştu. Sadullah Ergin konusunda seçmenin ikna edilmesi...

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, tv100 kanalında Sunucu Ece Üner'in sorularını yanıtladı. Akşener, aday listelerinde adı tartışmalı olarak geçen isimler hakkında konuştu. Sadullah Ergin konusunda seçmenin ikna edilmesi gerektiğini söyledi. Kendi partisinden aday gösterilen İdris Naim Şahin için ise "FETÖ’cülük üzerinden herhangi bir takibat açılmamışsa buna güvenmek durumundasınız. Her şey AK Parti'nin elindeydi, yargı elinde" dedi.

Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"CHP VE DEVA PARTİSİ'NE DÜŞEN SEÇMENİ İKNA ETMEK"

Başta sayın Sadullah Ergin olmak üzere, CHP ve DEVA Partisi’ne düşen seçmeni ikna etmek.

İDRİS NAİM ŞAHİN'İN ADAYLIĞI

Sayın Erdoğan’ın yakınında bulunan bir şahıS. Bakanlığı döneminden PKK ile mücadele etti, çözüm sürecine karşı çıktı. Görevden alınmasını Abdullah Öcalan’ın istediği iddia edilmişti. Sayın Bahçeli çok sert bir dille eleştirmişti, Şahin’in arkasında durmuştu. Çıray’ın iddiası üzerinden yürürsek, FETÖ’cülük üzerinden iltisakı vardıysa AK Parti’nin her şey elinde. Herhangi bir takibat açılmamışsa buna güvenmek durumundasınız. Benim hakkımda açıldı. Şırnak’tan bir kişinin iddiaları üzerinden bir dava açıldı. Bir ara kafa bulmak için 15 günde bir ifademi alın diye dilekçe verdim. O dosya duruyor, ben sanık mıyım tanık mıyım hakikaten bilmiyorum. 

İRFAN SÖNMEZ'İN ADAYLIĞI

Elazığ’daki ilginç bir arkadaştır, ön seçimde çıktı. Asla bir iltisakı irtibatı yoktur. 15 yıl hapis yatıp ağır işkenceler görmüş bir ülkücüdür. Selçuk Özdağ’ın da ya kayınbiraderi ya eniştesidir. 15 Temmuz’dan sonra 33 kişi tutuklandı. Ben o zaman çok insanı aradım, beni tutuklayın, yapmayın bu insanlara diye. İrfan Sönmez de takipsizlik aldı. Başka dümenler vardı o dönem. 

"ERDOĞAN'LA DÜRÜST BİR İLETİŞİMİMZ VAR"

Sayın Erdoğan’la çok dürüst bir iletişimimiz var. Bugüne kadar onun tarafından bir hastalandığım zaman arandım, Suriye’ye hareket yapıldığı zaman arandım. Bu tür olaylar dışında aranmadım. Ben de kendisini daima Türkiye’yle ilgili önemli konular üzerinden aradım. Arkadan gizli ne ondan bir çağrı oldu… Tehdidi de kamuoyu huzurunda yaptı, çağrıyı da.

ÖZLEM ZENGİN'İ ARAMADIM

Özlem Hanım’ı başına ekstra bir iş gelmesin diye aramadım. Düşman kuvvet olduğum için. Bu yasa ve İstanbul Sözleşmesi’yle ilgili tavır koyan kim olursa olsun, derlerse ki bir gün Meral Hanım burada dur, durmayan namerttir. 

"MASADA HDP DOLAYLI DA DOLAYSIZ DA YOK"

O masada HDP yok. 31 Mart seçimlerine giderken bizim aday gösterdiğimiz her yerde HDP aday gösterdi. Biz Ahlat’ta Cumhur İttifakı’nın adayını destekledik, Iğdır’da da. Iğdır’da çok ilginç işler oldu, kazandığı halde gitti ve HDP aldı. Hiç derin bir itiraz görmedim Cumhur İttifakı’nda. Bu işte de ne bakanlık ne başka konuda HDP dolaylı dolaysız altında üstünde yok, olamaz. Ha masaya oturabilir. O zaman derler ki Meral Hanım güle güle. O netlikteyiz.

KANDİL'LE DERİN DOSTLUK

Kandil’le derin bir dostluğu olan bir Recep Bey var. Megrileri, teröristlerin kapıdan içeri girmesini anlatmak isterim. 2010 yılıydı, Kürt bir öğrencim aradı, hocam bunlar rahatsız olmasın diye Atatürk’ün resmi ve Türk bayrağı çıkarıldı. Bunu ben söyledim, Oktay Vural sordu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’di, araştıracağız dedi, sonrasında böyle bir şey yok dedi. 

"SAYIN SOYLU, KANDİL'LE KAĞIT İMZALADIYSAM TUTUKLA"

Ben kürtleri incitmek istemiyorum. Selahattin Demirtaş her televizyona çıkmamdan önce mutlaka beyanat verir. Eşiyle birlikte bizim evde kahvaltı etmek istediğini söylemişti. Canlı yayında öğrendim. Ben bunu bilmeyecek adam mıyım? Marş marş şehit ailelerinden helallik alsın diyebilirdim. Mesele Demirtaş değildi, Kürtler üzerine alınır diye… Kürt eşittir PKK’lı kanaati oluştu. Ben Güneydoğu’yu bilirim. Bi taraftan da diyorum ki kan davası var aramızda kardeşim ama kapı çalındığında içeri alınır. Kürtler bana oy verecek vermeyecek endişesi yok burada. Güneydoğu AKP ve HDP arasında sıkışmış, yumruk yeme durumunda. Oradaki korucular olmasa biz Güneydoğu’da neyi konuşacaktık. Sayın Soylu, Kandil’le kağıt imzaladıysam tutukla. Dokunulmazlığım yok. Kandil sizin yakınınız. AK Parti’nin birçok sistemiyle Kandil’in İmralı'nın derin bir ahbaplığı olduğuna inanan bazı bilgiler sahibiyim. Meral Ablanın bulunduğu yerde PKK olamaz, PKK terör örgütüdür diyemeyen de olamaz. 

"BU UCUBE SİSTEM TÜRK İÇİN DE KÜRT İÇİN DE GİTMELİ"

Kürt oyunun sahibi herkes. HÜDA-PAR’ı aldı AK Parti sahibi. HDP sahibi .Güneydoğu’da kadim aşiretler vardır, Erbakan’ın yakın olduğu Kürtler. Bir de seküler Kürtler. O Kürtler HDP’nin seçmeni. HDP’ye oy veren seçmenin Kılıçdaroğlu’na ya da başka partiye oy vermesine hayır diyecek bir sistem olamaz. Herkesin oyuna herkes talip. Ama sayın Kılıçdaroğlu’nu desteklemek için HDP’nin şartları varsa hayır. Asıl mesele. Bu ucume sistem, Türk için de gitmeli Kürt için de gitmeli.

"HAKKIMIN TESLİM EDİLMEDİĞİNİ HİSSEDİYORUM"

Hakkımın teslim edilmediğini hissediyorum. O masadan kalktığımda kendim için bir şey istedim mi hayır. Kazanacak aday üzerinden gitmişiz ve sistemi oluşturmuşuz. Bu iki belediye başkanının herkesten ben dahil popüler olduğunu herkes biliyor mu evet. Tekrar o masaya otururken kendime ve partime dair bir şey istemiş miyim, hayır. İki belediye başkanını koşu partneri olarak koyduk. Manevi sopa yemeyi, her türlü pis cümleyi duyma, iğrenç lince uğrama pahasına bu ucube sistemin gitmesi için bir tavır koymuşum. Ama bu kafayla gidilirse askere, tez alınır tezkere. Bu seçimi kazanmak zorundayız. Kimsenin şımarıklığına göz yumamayız. 

"MANSUR YAVAŞ SOSYAL BELEDİYECİLİĞİ GÖSTERDİ"

Sayın Mansur Yavaş Ankara’da sosyal belediyeciliği harika gösterdi. Her şehirden bir insan var. 35-36 yaşında kadınların dişleri yok bu ülkede.. Ve o evde doğalgaz parasının ödendiği kart var. Bir kilo et alınan kart var ve eğer müracaat etmişse o dişlerin yapıldığı bir sistem var. Somut ii yapan iki kişiden bahsediyoruz. Biz iktidarda yokuz, somut iş yapmış değiliz ama bu iki arkadaş yaptı.

"BABACAN BAKANLIK TEKLİF ETTİ"

Sayın Babacan itiraz etti bu iki arkadaşın başkan yardımcılığına. Ben ikna etmeye çalıştım, o tam bir saat arkadaşlarıyla konuştu sonra. Müzakere ettik. Ben Lozan türü müzakere ederim. Babacan geldi ve şehircilik bakanlığı ve afet bakanlığı verelim bu arkadaşlara dedi. Ben de arkadaşların böyle bir talebi olmadığını, meselenin kazanmak olduğunu söyledim. Davutoğlu buna katıldı ama sonra son iki maddeyi o yazdı ve kabul ettik, imzaladık. Bugün herkes çok mutlu, ben de çok mutluyum. Özellikle sol liberal kesimin ağır sözleriyle karşılaştım.

"BENİ MANSUR YAVAŞ İKNA ETTİ"

O metni başından sonuna ben yazdım. Gerçekten de oturmayacaktım, sertliğin amacı o. Netliğim anlaşılsın, ne vericen ablama abime istemediğimi ispatlamış oldum. Esasından biraz da sayın Mansur Yavaş ikna etti. Mansur Bey’e de benim kadar çemkirildi. Genel Başkanlıktan çıktık, sonuçta abimin arkadaşı, kardeşim bunu yapacaksın çünkü beraberce kazanacağız. İmamoğlu’nun da büyük gayreti var. Çalışacak mısınız dedim ben de. Evet dediler. Onsan sonra evet dedim. Al ver yok. 

KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER, KOCAELİ'DE MİTİNG YAPACAK

6 genel başkanın bir arada olduğu 3 miting var benim bildiğim, İstanbul, Ankara İzmir. Bir de her genel başkanın sayın Kılıçdaroğlu ile olduğu miting olacak. Benimki Kocaeli’de.

"GENÇLERİN OYU SABİT DEĞİL, ONLARI ANLAMALIYIZ"

İnce’nin Millet İttifakı içinde olmasını isterdim. CHP’nin teklif getirmesi gereken bir durumdu. Aday olmazdan evvelden bahsediyorum. Şu da yanlış. Sayın İnce ve Oğan’ın aday olma hakkı analarının ak sütü gibi helaldir. İnce’nin lince tutulmasını doğru bilmiyorum. Oyu hakkında bilgim ve fikrim yok. Bizim de çalıştığımız anket şirketleri gençlerin asla biR yerde kalmadıklarını, sabit olmadığını söylüyor. Doğru olmayabilir ama nedenini düşünmeli ve gençler ne diyor anlamak mecburiyetindeyiz. Gençler sayın Kılıçdaroğlu’na oy vermekten geri duruyor ise bize düşen bu insanları anlamalıyız, seslerini duymak ve çözüm üretmek durumundayız. Genç seçmeni de ikna etmek bizim görevimiz. Niye İnce’nin yanındasın deme hakkımız yok.

"ÇIRAY VE AĞIRALİOĞLU'NUN KONUŞMA HAKKI VAR"

Masadan kalktıktan sonra ne yapacağımızı da ben GİK ile konuştum. Mesela ön seçim yaptık biz, uymaya gayret gösterdim. Katılmayan arkadaşlar oldu önseçime. Katılmayanlara ikinci sıraları kontenjan olarak teklif ettim ama kabul etmeyenn arkadaşlarımız oldu. Yapabileceğim bir şey yok. Genel olarak vekiller ve partimizden ayrılanlar ilgili polemik yapmadım. Kırılınır tabii. Biz demokrasiyi içselleştirdik. Ben CEO’yum, genel başkan değilim. Hesap sorulan bir CEO’yum. Bu ülkede genel başkanlara hesap sorulamaz. Sayın Çıray’ın da sayın Ağıralioğlu’nun da konuşma hakları var. Katılmayabilirim ama sonsuz saygım var. 

"KILIÇDAROĞLU KAZANACAK ADAY"

Sayın Kılıçdaroğlu kazanacak aday. Tuncer Akşener'e geliyoruz: "Kazanıyoruz Meral." Durumumuz öyle.

"SUÇLUYSA SUÇLUDUR, AF YOK"

Bir cumhurbaşkanının itilip kakılması doğru bir şey değildir. Ama çok büyük suçlar işlemişse, veya çevresindekiler de yargı manasında suç olan işler yaptılarsa elbette ki yargı gereğini yapmalıdır. Hırsızdan, uğursuzdan, yolsuzdan hesap sorulacak. Direkt sayın Erdoğan’a ‘bak sana neler yapacağım’ diyemem. O bana ‘daha neler gelecek başına’ diyor. Şimdi de demediği kalmadı. Bu yanlış. Hukukun üstünlüğü sağlanacak. Suçluysa suçludur, af yok. Hamili kart yakınımdır yok. 

AKEŞENER HANGİ BAKANLIKLARI İSTİYOR?

Ben birinci parti olmayı hedefledim. Cumhur İttifakı var, Millet İttifakı var, bir de İYİ Parti var. Millet İttifakı içinde 4 partinin ortak listesi var. Biz kendi logomuzla gireceğiz. Diyelim ki biz üçüncü olduk, o zaman konuşma gücünüz ona göre olur. Hayalinizdeki bakanlıkları isteme hakkınız olur.

Öne Çıkanlar