AK Parti'den milli parkların koruma statüsünde değişiklik teklifi

AK Parti'den milli parkların koruma statüsünde değişiklik teklifi
AK Parti, Milli Parklar Kanunu ve diğer Bazı yasalar üzerinde Değişiklik yapmayı amaçlayan Kanun teklifini TBMM Başkanlığı'na iletti. Teklif, Milli parkların sınırlarının ekolojik dengeyi koruyacak şekilde yeniden belirlenmesini öngörüyor.

(TBMM) - AK Parti, Milli Parklar Kanunu, Bazı Kanunlar ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni TBMM Başkanlığı'na sundu. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, bu durumla ilgili olarak "Teklifimiz ile milli park olarak ilan edilmiş veya edilecek alanların sınırları, güncel bilimsel verilere dayalı olarak ekolojik dengeyi azami ölçüde koruyacak şekilde yeniden belirlenmektedir. Milli parkların bütünlüğünü tehlikeye atmayacak ancak acil kamu yararı gerektiren stratejik altyapı projeleri ile esneklik sağlanması adına Cumhurbaşkanlığımız kararnamesiyle park alanlarının bir kısmında koruma statüsünü de değiştirmeye yönelik sınırlı ve istisnai bir yetki de teklifimizde yer almaktadır" dedi.

Abdullah Güler, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Milli Parklar Kanunu, Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kararnamede Değişiklik Teklifi'ni resmi olarak TBMM Başkanlığı'na sunduklarını bildirdi.

30 maddeden oluşan milli parklarla alakalı Kanun Teklifi'nin detaylarını paylaşan Güler, şu bilgileri aktardı:

"Ülkemizin eşsiz, doğal, tarihi ve kültürel zenginliklerini barındıran milli park alanlarını koruma, tarihi ve kültürel zenginliklerini barındıran milli park alanlarını koruma ve bu mirası gelecek nesillere aktarma sorumluluğumuz bizim için en öncelikli konulardan biridir. Ekolojik dengeyi gözeten, aynı zamanda bölgesel kalkınma ve turizmi de destekleyen, sürdürülebilir, koruma-kullanım dengesini sağlayacak yeni bir çerçeve oluşturulması zorunlu hale gelmiştir. AK Parti döneminden önce ülkemizde 30 civarında milli park düzenlemesi koruma altındaydı. Yaklaşık da 150 civarında tabiat parkı vardı. Bu sayı şu anda 50 milli park ve 262 tabiat parkı olarak çalışmalarını devam ettiren Bakanlığımız ve bünyesindeki Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, mevcut yasalardaki güncel ihtiyaçları karşılamak ve doğan hukuki boşlukları doldurmak amacıyla ve çevre ve şehircilik alanındaki yetkili kuruluşlarımızın da görüşleri alınarak milletvekillerimizle beraber uzun bir çalışmayı ortaya koydular ve yürütme ve yürürlükle beraber 30 maddelik teklifimizi hazırlamış oldular.

Bu ihtiyaç, hem kapasite kullanımı hem orada çalışacak uzmanların yetki, görev, sorumluluk alanları ve aynı zamanda Genel Müdürlüğümüzün yetki, görev, sorumluluk alanları kapsamında da yeniden değerlendirilmiştir.

Kanun teklifimiz ile milli park olarak ilan edilmiş veya edilecek alanların sınırları, güncel bilimsel verileri dayalı olarak ekolojik dengeyi azami ölçüde koruyacak şekilde yeniden belirlenmektedir. Bu düzenleme sadece korumayı değil, bölgede yaşayan halkın makul kullanım alanlarını da gözeten, böylece doğal varlıkların korunması ile sosyoekonomik beklentiler arasında da optimal bir dengeyi hedeflemeyi sağlamaktadır. Milli parkların bütünlüğünü tehlikeye atmayacak ancak acil kamu yararı gerektiren stratejik altyapı projeleri ile esneklik sağlanması adına Cumhurbaşkanlığı'mız kararnamesiyle park alanlarının bir kısmında koruma statüsünü de değiştirmeye yönelik sınırlı ve istisnai bir yetki de bu kanun teklifimizde yer almaktadır. Bu düzenleme doğal varlıklarımızın korunmasından taviz verilmeyecek şekilde sadece zorunlu altyapı ve stratejik yatırıma imkan tanıyarak ülkemizin genel menfaatini gözetmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca milli parklarda yapılacak her türlü yapı ve tesis için izin ve denetim mekanizmaları sıkılaştırılmış, yasa dışı yapılaşmanın ve plansız müdahelenin önüne geçilmesi de teklifimiz içerisinde yer almaktadır."

"Liman tesisleri, kıyı tesislerini işletenler ve deniz aracı kiralayanlara yönelik kimlik bildirim yükümlülüğü getirilmekte"

19 maddelik Bazı Kanunlarda Değişiklik Teklifi hakkında bilgi veren Güler, teklifle devletin koruma, denetim ve kültürel miras yönetimi alanlarındaki yetkilerinin güçlendirileceğine ve etkin hale getirileceğine vurgu yaptı, şunları söyledi:

"Diğer kanun teklifiyle toplumsal, ekonomik ve teknolojik gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan güncel ihtiyaçlar doğrultusunda hukuki altyapımızın güncellenmesi, hem de AYM'nin geçmiş dönemde vermiş olduğu bazı iptal kararları vardı, bu noktada hukuki boşluğun giderilmesi için de yine kanun teklifimizde değişik çalışmalara teklifimizde yer vermiş oluyoruz. Teklifimizin getirdiği ana düzenlemeler; devletimizin koruma, denetim ve kültürel miras yönetimi alanlarındaki yetkilerini güçlendirmekte ve aynı zamanda etkin hale getirmektedir.

Teklif ile milli güvenlik ve genel asayişin temini arttığı için kritik bir adım atılmakta, kimlik bildirme kanununda yapılan değişikliklerle sadece kara konaklama tesisleri değil; marinalar, liman tesisleri ve kıyı tesislerini işletenler ve deniz aracı kiralayanlara yönelik kimlik bildirim yükümlülüğü getirilmektedir. Bu sayede giriş-çıkış ve konaklama işlemleri kontrol altına alınarak suç ve saldırılara karşı da daha caydırıcı, etkin tedbirler geliştirilmektedir. Ayrıca konaklama tesislerinin genel kolluk bilgisayar terminallerine anlık veri gönderme zorunluluğuna uymamaları halinde uygulanacak idari para cezaları artırılmakta, tekrarı halindeyse işletme ruhsatlarının iptaline kadar gidecek müeyyidelere de teklifimizde yer vermiş bulunuyoruz."

"Karşılıklı ateşkes ve devamında alınacak tedbirlerle ilgili hususlar henüz bize intikal etmiş değil"

Güler, kanun teklifleri hakkında yapılan bilgilendirmenin ardından basın mensuplarından gelen soruları yanıtladı. Filistin ve İsrail arasındaki ateşkes anlaşmasının ardından Gazze'ye gönderilmesi gündeme gelen görev gücüne dair tezkerenin TBMM Başkanlığı'na sunulma tarihine ilişkin soruya Güler, şu yanıtı verdi:

"Detayı Dışişleri Bakanlığımız ve Milli İstihbarat Başkanlığımız çalışıyorlar. Yakın zamanda karşılıklı ateşkes ve devamında alınacak Gazze ve bölgesindeki tedbirlerle ilgili hususlar henüz bize intikal etmiş değil. Ekim ayı içerisinde Meclis Başkanlığı'mıza süresi biten 3 tezkeremiz var, belki bazılar devam etmeyebilir. Suriye-Irak tezkeresi, Lübnan tezkeresi, Orta Afrika ve Mali Cumhuriyeti'ne yönelik tezkeremiz bu ay içerisinde Meclis Başkanlığı'mıza gelecektir. Bunun da çerçevesini tabii hem Dışişleri Bakanlığımız hem Milli Savunma Bakanlığı oradaki durumu... Bu konuda ortaya bir teklif çıkacaktır, değerlendirme yapılacaktır, sonra da Cumhurbaşkanlığı'mızın tezkeresi olarak Meclis Başkanlığı'mıza gelecektir. Henüz daha erken. Katil, soykırımcı, zalim İsrail, anlaşmanın olduğu tarihte ve saatlerde bile maalesef Gazze'yi bombalamaya devam etmişti. İnşallah orada bu saldırganlık, bombalamalar da son bulur. Masum ve mağdur Gazze halkı, yaşadıkları kendi topraklarına inşallah dönerler."

"Bizim hedefimiz, terörün son bulmasıdır, terörün ortadan kalkmasıdır"

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyeleri arasında seçilecek bir heyetin İmralı Adası'na gitmesiyle ilgili iddialar hakkında sorulan soruya Güler, şöyle yanıt verdi:

"Komisyon değerlendirecektir. Çarşamba günü itibarıyla da komisyon toplantısını yaptı. Bizim buradaki mevcut yapılan çalışmanın birincil amacı terörün bir daha bu toplumun gündemine gelmeyeceği şekilde, hiçbir şart ve hiçbir koşul altında, asla bir daha silahın ve şiddetin konuşulmayacağı ortamı ve kalıcı varlığı tespit etmesi lazım. Bizim hedefimiz, terörün son bulmasıdır, terörün ortadan kalkmasıdır, silahların tamamen ortadan kaldırılmasıdır ve PKK terör örgütünün de kendi almış olduğu fesih kararı noktasında da her türden faaliyetlerini dağıtması ve kendini feshettiği kararı doğrultusunda ortadan kaldırması lazım. Bizim esas sormamız, takip etmemiz gereken husus budur. Bu önceliğin önüne, yanına, sağına soluna herhangi bir şey koymaya gerek yok. Komisyon yeri geldiğinde, çalışmaların tamamladığında ihtiyaçlar neyse tekrar değerlendirilir, bir değerlendirmeden sonra ortaya bir husus çıkar, gündemimize alır, konuşuruz. Komisyona farklı bir yol çizmemiz bir durum değil."

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar