Ali Erbaş diyanete ait villada mı kalıyor: Fatura kurumdan, personel Erbaş ailesine hizmette

Ekonomik kriz ile birlikte bakanlıklar ve kamu kuruluşları için yayınlanan tasarruf genelgesi diyanet tarafından delinmeye devam ediyor.

Diyanete ait Ankara'nın en lüks semtlerinden birinde bulunan ve üç katlı olduğu belirtilen 450 metrekarelik konutun, özellikle yüksek doğalgaz faturalarıyla ısıtıldığı ve büyük bütçelerle yönetildiği iddiaları tartışma yarattı.

Birgün'ün haberine göre, dev bütçesi ve hoyrat harcamalarıyla tartışılan Diyanet İşleri Başkanlığı’na ait başkanlık konutu, toplam üç kattan oluşan 450 metrekare kullanım alanlı konutun kış aylarında ancak binlerce liralık doğalgaz faturalarıyla ısıtılabildiği belirtiliyor.

İlginç iddialar

İddiaya göre, her gün sabah 09.30’da başkanlığın daimi işçilerinden iki kişi, Diyanet Başkanlık Konutu’na giderek villanın temizliğini yapıyor. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşi Seher Erbaş’ın yönlendirmesiyle çalışan personel, akşam saatlerinde işlerini bitirerek başkanlığa dönüyor. Villada temizlik yapan işçilerin, “Seher Erbaş’a hizmet etmesi için” hacca da götürüldüğü öne sürülüyor.

Personel Erbaş ailesi için çalışıyor

Villa için yapılan seferberlik bunlarla da sınırlı kalmıyor. Diyanet kaynaklarının verdiği bilgiye göre, bahçenin bakımını da Diyanet personeli yapıyor. Erbaş Ailesi’nin, “Göz zevki” için sürekli muhtelif bitkiler alınıp villanın bahçesine ekiliyor. Ali Erbaş’ın eşi Seher Erbaş’ın, “Kışlık gıda hazırlığını” da Diyanet’te sürekli işçi olan kadın personele yaptırdığı savunuluyor.

Lojmanlar genelge dışı

Yürürlükteki Tasarruf Tedbirleri Genelgesi, mevcut lojman ve sosyal tesislerin ekonomiye kazandırılmasını öngörüyor. Savunma ve güvenlik hizmetlerinde kullanılan lojman ve sosyal tesisler uygulamadan hariç tutuluyor.

İYİ Parti’li Turhan Çömez’den tepki

Turhan Çömez X’ten yaptığı paylaşımda duruma tepki göstererek “Ankara'nın prestijli bir semtinde, üç katlı, 450 metrekarelik bir villada oturuyormuşsun! Gelen hizmetçilerin, bahçıvanların ücretleri ve tüm sabit giderler de Diyanet Vakfı tarafından karşılanıyormuş! Hani şu “ne verirsen elinle o gider seninle” diyerek cami önlerinde fakir fukaradan toplanan paralarla” ifadelerini kullandı