Bilal Erdoğan'dan öğretmenlere: Birçoğu idealist değil, memur olmak için öğretmen oluyor

Bilal Erdoğan'dan öğretmenlere: Birçoğu idealist değil, memur olmak için öğretmen oluyor
Türkiye'de öğretmen belirleme sisteminin "ideal meslek" kurgusuna göre değil memuriyet sistemine göre yapıldığını aktaran Bilal Erdoğan, "Türkiye'de kimse iddia edemez ki ama idealist insanlar öğretmen oluyor. Böyle bir iddiası...

Türkiye'de öğretmen belirleme sisteminin "ideal meslek" kurgusuna göre değil memuriyet sistemine göre yapıldığını aktaran Bilal Erdoğan, "Türkiye'de kimse iddia edemez ki ama idealist insanlar öğretmen oluyor. Böyle bir iddiası olan var ise tartışabiliriz tabii fakat birçoğu memur olmak için öğretmen oluyor" dedi.

Bilal Erdoğan'ın açıklaması şu şekilde:

"Türkiye'de kimse iddia edemez ki ama idealist insanlar öğretmen oluyor. Böyle bir iddiası olan var ise tartışabiliriz tabii fakat birçoğu memur olmak için öğretmen oluyor. Velhasıl kelam, 'Ben ideal meslek olarak öğretmenliğe girdim.' diyerek gelenlerle bu öğretmenlik mesleği kurgulanmıyorsa Türkiye'de, o zaman bu gelen arkadaşlarımızı biz nasıl değerli hissettirebiliriz, yaptıkları işin önemine nasıl vakıf hale getirebiliriz, nasıl motive edebiliriz, buna kafa yormamız lazım ve bu şu anda eğitimde en hızlı sonuç alabileceğimiz ve sivil toplum olarak boynumuzun borcu olan bir çalışma sistematiği diye düşünüyorum. Gelin hep birlikte biz imam hatip mezunu dernekleri olarak, imam hatipliler olarak kendi okullarımızdaki öğretmenlere kıymet vermeyi tercih edelim."

"İdealist öğretmen bile 3 yıl sonra 'Niye uğraşıyorum' diyor"

ABC gazetesinde yer alan habere göre Erdoğan "Ben olsam ben kendime güvenemem. 'Niye uğraşıyorum?'. 'Daha başarılı oldum diye birisi beni mükafatlandıracak mı?', 'Daha başarılı oldum diye bana bir kuruş fazla bir şey mi verilecek?' Var mı böyle bir şey öğretmenlikte? Yok. Başlıyorsun, emekliliğe kadar gidiyorsunuz. Yani dolayısıyla bir de bir tarafta yan gelip yatan çok fazla gayret göstermeyen birkaç öğretmen arkadaşını görürsen o da seni de demotive ediyor, 'Ben niye uğraşıyorum' diyorsun. Böyle bir ortamda bizim o zaman bu işin destekçileri, gönüllüleri olarak bu öğretmen arkadaşlarımızı yermek yerine, kınamak yerine, karşımıza almak yerine, yanımıza almanın, arkasında durmanın, desteklemenin mücadelesini verirsek, moral-motivasyon verecek emekleri güdebilirsek o zaman onun neticesini biz bir öğretmenle onun o gün sınıfındaki 30-40 öğrencide gerçekleştirmiş, başarmış oluruz." dedi.