Bilirkişi raporu ortaya koydu: Sisli Vadi'deki sel felaketinde Vali Osman Bilgin de suçlu bulundu

Bilirkişi raporu ortaya koydu: Sisli Vadi'deki sel felaketinde Vali Osman Bilgin de suçlu bulundu
Kırklareli iline bağlı İğneada Beldesi’ndeki Sisli Vadi adlı tesiste meydana gelen sel felaketinde 6 kişi hayatını kaybederken, bungalov evlerin işletmecileri tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Sel felaketine ilişkin bilirkişi...
Kırklareli iline bağlı İğneada Beldesi’ndeki Sisli Vadi adlı tesiste meydana gelen sel felaketinde 6 kişi hayatını kaybederken, bungalov evlerin işletmecileri tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Sel felaketine ilişkin bilirkişi raporunda, Vali Osman Bilgin de suçlu bulundu.

İğneada longoz ormanlarındaki Foggy Valley (Sisli Vadi) adlı tesiste yaşanan ve 6 kişinin ölümüyle sonuçlanan sel felaketiyle ilgili yürütülen adli soruşturmada, şirketin ortağı olarak görünen Sevcan Ulutürk, Bülent Bayrak ve Cenan Aydın’la birlikte tutuklanan isimler arasında yer almıştı.

Olaya ilişkin yeni bir gelişme yaşandı.

T24 yazarı Tolga Şardan'ın aktardığına göre, olaya ilişkin 13 sayfalık bilirkişi raporu Kırklareli Cumhuriyet Başsavcılığına geçen hafta perşembe günü teslim edildi.

Rapor, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Muzaffer Lekesiz tarafından bizzat teslim alındı ve dosyaya konuldu.

Bilirkişi heyetinin kaleme aldığı raporda, tesisin imar durumu, inşa süreci ve faaliyete geçmesiyle ilgili olarak dönemin Kırklareli Valisi Osman Bilgin'in yasaya aykırı işlem yaptığı tespitinde bulunuldu.

Bilgin'in yanı sıra, özellikle İl Özel İdaresi yönetiminin de yasaya aykırı işlem yapılması nedeniyle suçlu bulunduğu raporda, "kanun gerektirdiği üzere tesisi yıkılmış olsaydı ve işletmesine izin verilmemiş olsaydı olay günü tesiste kimsenin konaklaması mümkün olmayacaktı ve soruşturmayı konu olay yaşanmamış olacaktı" tespiti dikkati çekti.

"Vali Bilgin, kanuna aykırı hareket etmiştir"

Raporda şu ifadeler yer aldı:

"(...) Tesislerin tamamının yapı ruhsatsız bir şekilde inşa edildiği ve işletme ruhsatsız bir şekilde konaklamalı turizm tesisi olarak faaliyet gösterdiği anlaşılmıştır.

* 2020 yılının sonlarına doğru, yapı sahibi tarafından izin başvurusunda bulunulmuş ise de sonuçlandırılamamıştır.

* Yasal bir şekilde inşa edilmediği için kanuna aykırı şeklide inşa edilen bu yapılar hakkında yapı denetim firması, yapı müteahhidi, şantiye şefi, fenni proje mesulleri veya teknik uygulama mesulleri bakımından bir tespit yapılamamıştır.

* Yine yapımında görev alan kişilerin, işçi, usta gibi mesleki yeterlilik belgesi, ustalık belgesi sahibi olup olmadıkları bilinmemesine karşın, bu kişilerin teknik uzman, mühendis, tekniker gibi değerlendirilemeyeceği ve 3194 sayılı İmar Kanunu'na göre bir sorumluluk veya ihmalinden söz edilemeyeceği görüş ve kanaatine varılmıştır.

* Tesis ve yapıların ruhsatsız bir şekilde inşa edilmesi hususunda, yapı sahibi veya kendisi için yapan ya da yaptıranların 3194 sayılı İmar Kanunu'na aykırı hareket ettiği hususunda görüş ve kanaate varılmıştır.

* Tesis ve yapılan ruhsatsız bir şekilde konaklamalı turizm tesisi işletmesi olarak faaliyet göstermesi hususunda yapı sahibi veya yapıları kendisi için yapan ya da yaptıran 3194 sayılı İmar Kanunu'na aykırı hareket ettiği hususuna görüş ve kanaate varılmıştır.

* Tesis ve yapılan ruhsatsız bir şekilde inşa edilmesine müsaade edilmesi hususunda yerinde yapılan incelemelerde; bizzat görülmesi ve yazılı rapor ve il encümen kararlarında belirtilmesine ve işlem yapılmadığı hususunda şikâyete rağmen, işlem yapmayan İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürü Rahim Zobu ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Kuş'un şikayetler sayesinde farkında ve bilincinde olduğu halde İmar Kanunu'na aykırı hareket ettiği hususunda görüş ve kanaate varılmıştır.

* Tesis hakkında yapı tatil tutanakları düzenlendikten sonra mühürlü olduğu halde tesisin çok çok uzun süre faaliyetlerine devam etmesine izin veren, imar kirliliği ve mühür bozma hususlarında savcılığa suç duyurusunda bulunmayan İl Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürü Rahim Zobu ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Kuş'un beyanlarından da anlaşıldığı üzere, "farkında ve bilincinde" olduğu halde kanuna aykırı hareket ettiği hususunda görüş ve kanaate varılmıştır.

* İl encümeni tarafından verilmiş olan yıkım kararını kanuni süresi içerisinde tebliğ etmeyen ve tebliğ sonrasında da tesis hakkında verilmiş olan yıkım kararını kanuni süresi içerisinde veya süresi dolduktan sonra dahi uygulamayarak (kanun gerektirdiği üzere tesisi yıkılmış olsaydı ve işletmesine izin verilmemiş olsaydı olay günü tesiste kimsenin konaklaması mümkün olmayacaktı ve soruşturmayı konu olay yaşanmamış olacaktı) Özel İdaresi İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürü Yüksel Akış ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Kuş ve İl Valisi Osman Bilgin'in kanuna aykırı hareket ettiği hususunda görüş ve kanaate varılmıştır.

* Yukarıda yer verilen kişiler ve kurumların, kanuna aykırı iş ve işlemleri sonucunda iş bu soruşturmaya konu olayın meydana gelmiş olduğu hususunda görüş ve kanaate varılmıştır. (...)"