Buldan’dan iktidara: 14 Mayıs’ta en güçlü cevabı biz kadınlar vereceğiz

Buldan’dan iktidara: 14 Mayıs’ta en güçlü cevabı biz kadınlar vereceğiz
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi’nin Seçim Beyannamesi etkinliğinde 14 Mayıs’ta rejim oylaması yapılacağını belirterek kadınların AKP’ye en güçlü cevabı vereceğini söyledi.Halkların...

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi’nin Seçim Beyannamesi etkinliğinde 14 Mayıs’ta rejim oylaması yapılacağını belirterek kadınların AKP’ye en güçlü cevabı vereceğini söyledi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan partisinin seçimlerde listelerinden milletvekili adaylarının gireceği Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Kadın Meclisi’nin Seçim Beyannamesi etkinliğinde konuştu. Buldan, kadınlara “Kendi varlıklarını kadınların yokluğu üzerinde kurgulayanlara karşı 14 Mayıs seçimlerinde en güçlü cevabı biz kadınlar vereceğiz” ifadeleriyle seslendi.

“BU SEÇİMLERDE ELDE EDECEĞİMİZ BAŞARI BİZİM OLACAKTIR”

Ankara’da yapılan etkinliğin açılış konuşmasını yapan Buldan kadın mücadelesinin geldiği durumun tarihsel bir arka planı olduğuna vurgu yaparak “Ben bu kıymetli emeğin sahibi olan başta cezaevlerindeki ama aynı zamanda sürgündeki bütün kadın yoldaşlarımızı, hiç duraksamadan hakikatlerin izini süren, kayıpların, faili meçhullerin hesabını soran, adalet arayan, barış nöbetlerinde sabahlayan bütün kadınları, kadınlara karşı işlenen her türlü suça karşı tavrını ortaya koyan, kadın hakları için meydanları, alanları asla boş bırakmayan; sözün, siyasetin, müzakerenin yollarını aşındıran bütün kadın örgütleri ve aktivistleri; iş yerinde, tarlada, köyünde, mahallesinde her türlü talana, yıkıma, sömürüye meydan okuyan kadınları, hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum, bir kez daha önünüzde saygıyla eğiliyorum. Bugün bu kürsü bizim sevgili kadınlar, bu beyanname bizim, bu seçimler bizimdir. Bu seçimlerde elde edeceğimiz başarı bizim olacaktır. Yeni yüzyıl bizim, zafer bizimdir. Şimdi büyük direnişimizi; görkemli mücadelemizi büyük değişime, yeniden inşaya ulaştırma zamanıdır” diye konuştu.

“14 MAYIS SEÇİMLERİNDE KADINLAR OLARAK MEYDAN OKUYORUZ”

Konuşmasında Türkiye ve dünyadaki simgeleşmiş kadın mücadelelerini örnek vererek devam ettiren Buldan, “Kadın beyannamemiz kadınların yıllardır mücadelesini yürüttüğü kadın hak ve özgürlüklerinin, demokrasinin, eşitlik ve adaletin beyannamesidir. Beyannamemiz Deniz Poyrazların ve onun yoldaşlarının mücadele beyannamesidir. Annesini özellikle sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Saçlarını direniş bayrağı yapan İranlı kadınların, Urfa’da adalet için direnen Emine Şenyaşar’ın, Afganistan’da imha uygulamalarına direnen kadınların ve dünyanın dört bir yanında ataerkil ve faşizm zulmüne karşı direnen bütün kadınların onurlu mücadelesinde bir kez daha ortaklaşıyoruz. Ve onların bu iktidardaki zihniyet ortaklarına 14 Mayıs seçimlerinde kadınlar olarak meydan okuyoruz. Buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz. Kadın mücadelemize karşı geliştirilen kumpaslara karşı kendi seçeneklerimizi yaratarak, ilerleyişimize devam ediyoruz. O nedenle önümüzdeki seçimleri Yeşil Sol Partisi ile karşılıyoruz. Seçimlere Emek ve Özgülük İttifakımızla, kadın ittifakımızla, tüm ezilenlerin güçlü ittifakıyla giriyoruz.

“KADINLARA YÜZYILIN FELAKETİNİ YAŞATTILAR”

AKP’nin 20 yıllık iktidarı boyunca kadınlara karşı işlenen suçların önünü açtığını ifade eden Buldan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yaşananlara ilişkin, “Bu iktidar yakın zamanda meydana gelen depremlerde hem bu ülkeye hem depremde yaşamını yitiren ama aynı zamanda onların yakınlarına, kadınlara yüzyılın felaketini yaşattılar. Kadınları kendi yarattıkları enkazın altında bıraktılar. Canını kurtarabilenleri bir çadıra, bir yudum suya, bir plastik kaba muhtaç ettiler. Kadınları muhtaçlığa, çaresizliğe, acıya ve yasa mahkûm edenleri asla unutmayacağız, asla unutturmayacağız. Yaşattıkları bu acıların, ihmallerin ve yıkımın hesabını kesinlikle soracağız bu iktidardan” dedi.

“Yüzyılın felaketine karşı yüzyılın inşasını gerçekleştirmek için geliyoruz” diyen Buldan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Biz kadınlar; tam eşitlik, gerçek demokrasi için, hakikatlerin gün yüzüne çıkarılması ve tarihsel yüzleşme için, koşulsuz adalet için geliyoruz, erkek iktidara bağlı saray yargısına karşı; tam bağımsız gerçek yargı için geliyoruz; kadınların önlenebilir şiddet ve cinayetlerde yitirilmemesi için geliyoruz, kadının perdelenen emeğini görünür kılmak için, kadının emeğini ve yaşamını güvence altına almak için geliyor olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. Tüm yönetim ve temsil kademelerinde, karar mekanizmalarında eşit temsiliyet için, eş başkanlık sistemini sarsılmaz bir güvenceye kavuşturmak için geliyoruz; kazanılmış tüm haklarımızı korumak ama aynı zamanda geliştirmek için; 6284 sayılı yasayı dokunulmaz hale getirmek, İstanbul Sözleşmesi’ni etkin bir şekilde uygulamaya koymak için geliyoruz.

Kayyım gaspından hesap sormak, bizim olan ne varsa geri almak için geliyoruz. Tekçi erkek iktidarın yarattıkları eşitsizlikler üzerinden sürdürdükleri saltanatlarını yıkmaya, rant ve vurgun sefalarını sonlandırmaya geliyoruz. İnsanlığa karşı işlenen bütün suçlar ile birlikte faşizme, işkenceye, tecrit politikalarına son vermek için geliyoruz. Kriz, çözümsüzlük, yıkım politikalarına karşı; çözüm iddiamız, değişim gücümüz, eşit ve onurlu bir barışı kurma sözümüzle geliyoruz.”

“İNSAN HAKLARI VAATLERİYLE GELMİŞLERDİ, KADIN DÜŞMANI POLİTİKALARIYLA GİDECEKLER”

Cumhur İttifakı’na yeni katılan partileri hatırlatan Buldan, “Biz kadınlar iyi biliyoruz ki 14 Mayıs seçimleri kadınlar için salt bir iktidar seçimi değildir. 14 Mayıs’ta kadınlar açısından bir rejim oylaması yapılacaktır. Bu nedenle; kendi varlıklarını kadınların yokluğu üzerinde kuranlara karşı 14 Mayıs seçimlerinde en güçlü cevabı biz kadınlar vereceğiz, buradan bunu sözünü veriyoruz bütün kadın yoldaşlarımıza. İktidara demokrasi ve insan hakları vaatleri ile gelmişlerdi, kadın düşmanı politikaları ve bu ittifaklarıyla da gidecekler, gidecekler, gidecekler. Onları biz kadınlar göndereceğiz. Kadınlar değişim ve dönüşümün, yeniden inşanın kurucu gücüdür” dedi.