CHP lideri Özgür Özel’den Türk-İş’e ziyaret: ‘CHP iktidarında 4 işçiden 3’ü sendikalı olacak’

Gazete Pencere- CHP Genel Başkanı Özgür Özel, asgari ücrete ara zam talebi konusunda DİSK, TİSK ve Hak-İş ziyaretlerinin ardından bugün Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nu (Türk-İş) ziyaret etti.

Türk- İş Genel Başkanı Ergün Atalay ziyaretinden dolayı CHP lideri Özgür Özel’e teşekkür etti.

CHP lideri Özgür Özel “Sayın Genel Başkanı ve onun şahsında Türk-İş’i ve çatısındaki altındaki tüm işçi sınıfını selamlıyoruz. En kötü sendika sendikasızlıktan iyidir. Sözümüze değer veren herkesi sendikalarda örgütlenmeye davet ediyoruz. İşçinin sendikasıyla verdiği örgütlü mücadele ancak sonuç alır” dedi.

Kurultaydaki konuşmasındaki sendika vurgusunu hatırlatan CHP lideri Özgür Özel şunları söyledi:

“Şundan bahsetmiştim, biz aynı 1970’lerdeki CHP’nin başardığı gibi, hem dünyadaki rüzgarları doğru okuyan Türkiye’yi doğru okuyan ve sendikal hareketle işçilerle, köylülerle, emeklilerle, meydanlarda olan bir yönetim anlayışı göstereceğiz. Ve söz veriyoruz dedim, nasıl 1970’lerin CHP’si ve Ecevit Başkanlığı’ndaki CHP partiyi girdiği iki seçimde de birinci parti çıkardıysa partiyi birinci parti yapmaya söz veriyoruz dedim. Ve göreve geldik, 6 ay sonra girdiğimiz ilk seçimde 47 yıl önce Ecevit’in bıraktığı yerden partiyi birinci parti yaptık. Ecevit’in bıraktığı yerde bir şey vardı, 4 işçiden 3’ü sendikalıydı. CHP nasıl o dönemde bu mücadeleyi desteklemiş, önünü açmış ve nasıl o noktaya getirdiyse yarın CHP iktidarında da 10 yılın sonunda 4 işçiden 3’ünün sendikalı olmasının önünde bir engel olmayacak.

Geçen sene Türk-İş bu antidemokratik yapısı olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan çekildi.

Bir hakkı teslim etmek gerekir, hem DİSK’te hem TİSK’te bugün Hak-İş’te de söyledim, burada da söyleyeyim, Türkiye’nin şartları zor, iklimi sert, siyaseti gergin, hiçbir sorumluluğumuz olmadığı halde, bu ülkede kazandığımız seçimden sonra normali diyalogtur, siyasette bu kadar sertliğe yer yoktur deyip adımlar atmıştık. Adımlarımız boşta kaldı. Ve çok sert bir iklim başlattılar. Ama bu zor şartlarda Türkiye’deki konfederasyonların bütün farklılarına, bütün rekabetlerine rağmen ortak doğru noktasında, nezaketle yürüttükleri çabaların siyasete örnek olması gereken bir noktadır. Millet birbirini tehdit eden birbirine hakaret eden bir yaklaşım yerine müzakere ile sonuç alabilen bir siyaset istiyor. Gösterdikleri ev sahipliği ve dayanışma için bir kez daha teşekkür ediyorum.”