Davutoğlu da Kıbrıs tartışmasına girdi: ‘Kasetler üzerinden iktidar mücadelesi’
Gazete Pencere- Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, devletin ve siyasetin en üst düzeyini hedef alan kaset iddiaları üzerinden yürütülen tartışmalara sert çıktı. Kul hakkı konusunda İslam’ın kesin tavrına dikkat çeken Davutoğlu, siyasi hesaplaşmaların kişisel mahremiyetin ifşası üzerinden yürütülmesini “vahim bir tablo” olarak tanımladı.
“Allah’ın 'asla affetmem' dediği kul hakkı konusunda kılı kıpırdamayanlar, samimi bir şekilde tevbe edildiğinde Settar ismiyle örtmeyi vaat ettiği kişisel suçların yer aldığı kasetler üzerinden iktidar mücadelesi veriyorlar!” ifadelerini kullanan Davutoğlu, bu durumu hem dini hem siyasi açıdan eleştirdi.
Davutoğlu, açıklamasında özellikle dindar kesimin iktidarda olduğu bir dönemde yaşananlara dikkat çekerek, “En az üç neslin hasretle beklediği alnı secde görmüş insanların iktidarında geldiğimiz vahim tablo bu!” dedi.
Bu sözlerle, iktidarın dini referanslarla yola çıkan geçmişine gönderme yapan Davutoğlu, mevcut durumun bu idealden uzaklaştığını vurguladı.
Davutoğlu paylaşımını Kur’an-ı Kerim’in Tekvir Suresi 26. ayeti olan “Fe Eyne Tezhebun?” (Nereye gidiyorsunuz?) sorusuyla bitirdi. Bu alıntı, hem siyasi hem ahlaki bir muhasebe çağrısı olarak yorumlandı.
Davutoğlu’nun açıklaması, kamuoyunda günlerdir konuşulan ve Halil Falyalı dosyasına dayandırılan kaset iddialarının siyaseti yeniden şekillendirme potansiyeli taşıdığı bir döneme denk geldi. Kayıp olduğu iddia edilen video kayıtlarının iktidar mensubu bazı üst düzey isimleri hedef aldığı öne sürülürken, bu süreçte dini ve ahlaki değerlerin siyasi hesaplaşmalara araç edilmesi sert eleştirilerin odağında.
Özgür Özel de Kıbrıs konusuna girmişti
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sık sık dile getirdiği "Turbun büyüğü" metaforu üzerinden dikkatleri Kıbrıs'a çekmişti.
Odağında suikastla öldürülen yasa dışı bahis baronu Halil Falyalı ve onunla ilişkili olduğunu iddia ettiği isimler, dahası kayıp videolar vardı.
O kayıp videolar son günlerde Kıbrıs medyasının da manşetinde yer aldı.
Özgür Özel konuşmasında şunları söylemişti:
"Erdoğan’a sormuştum. KKTC Büyükelçisi, Yasin Ekrem Serim’in organize suç örgütü lideri Halil Falyalı ile ilişkisini. Sustu. Hiçbir şey söylemedi. Hala susuyor. Kim bu Ekrem Serim? Erdoğan’ın İBB Başkanlığı döneminden beri yanındaki kasası, Maksut Serim. Başbakan olduğundan beri ve Cumhurbaşkanlığında örtülü ödeneği yöneten kişi. Oğlu Dışişleri Bakan yardımcısı oldu, sonra da Kıbrıs’a Büyükelçi oldu. Sonra o söylediğim gün, apar topar büyükelçilik görevinden alındı. Erdoğan yanıt vermiyor ama 2014-2021 yılları arasında Halil Falyalı’nın finans müdürü Cemil Önal teker teker her şeyi anlattı. Benim anlattıklarımı doğruladı ve çok daha fazlalarını anlattı. Öyle bir şey ortaya çıkıyor ki. Bu işin içinde Hakan Fidan var, bu işin içinde Binali Yıldırım var. Bu işin içinde bu arkadaşların, bu siyasetçilerin, bu önceki başbakanın şimdiki bakanın çocukları var. Bu işin içinde 45 tane kayıt var, bunların 40’ının ele geçirilmişliği, beşinin ortada durmuşluğu var. Bunun içinde Dışişleri Bakan Yardımcısıyken ve Büyükelçiyken İngiltere’deki hesaba gidip gelen büyük büyük paralar var. Bu işin içinde hem yüzen gemiler, yakalanan gemiler var, ayrı. Ama Kıbrıs’ta bütün hepsi döküldü ortaya. İnanılmaz ortaya dökülen hani ‘turpun büyüğü’ diyor ya, böyle neredeyse Kıbrıs kadar turp var. İçinde İbrahim Kalın’ın da bildiği 45 kayıtlık kaset, 40’ı elde, beşi bir yerde. Onun peşinde atanan büyükelçi, ortaya dökülünce bunlar alınan büyükelçi. Sayın Erdoğan, meslekten gelmeyen ve tecrübesi olmayan birini Dışişleri Bakan Özel Kalemi, sonra Dışişleri Bakan Yardımcısı, Kıbrıs gibi gözbebeğimize Büyükelçi yapıp da bu teker teker okusam utanırım. Masumiyet karinesi var. Hakan Fidan’ın oğlu şuna şunu diyor, Binali Bey’in oğlu buna bunu diyor. Bunları buradan söylemeye utanırım, ben Erdoğan değilim. Suçlamalar kesinleşmeden birine hırsız diyecek, yalancı şahitlerin iftiraları üzerinden bir şeyler söyleyecek kişinin adı Erdoğan‘dır. Burada bütün pislikler ortaya döküldü. Şimdi bu adı geçenler üzerinden bir tane, her şeyi göze alan savcı arıyoruz.”
Kaynak:Haber Merkezi