Eğitim Sen, MEB'e tepki gösterdi: Okullarda gösterilen videolar pedagojik açıdan zararlı

Eğitim Sen, MEB'e tepki gösterdi: Okullarda gösterilen videolar pedagojik açıdan zararlı
Eğitim Sen, Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullarda gösterdiği Filistin'e dair videoların çocuklara zarar verdiğini söyledi.

Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu, bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, Bakan Yusuf Tekin'in Gazze ile ilgili sendikaya yönelttiği eleştirilere yanıt verildi.

Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, sendika genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında önemli ifadeler kullandı.

"Bizim mücadele tarihimizde savaş çığırtkanlığı değil, barış talebi var"

Irmak, Eğitim-Sen'in kuruluşundan bu yana barış ve halkların kardeşliği için mücadele eden bir sendika olduğunu belirtti ve "Gazze’de yaşanan katliam karşısında susan, hatta bu vahşeti kınamayı politik hesaplarla erteleyen iktidar temsilcilerinin bize "duyarlılık" dersi vermesi büyük bir ikiyüzlülüktür. Eğitim-Sen, Filistin halkının uğradığı zulme karşı sesini defalarca yükseltmiş; emperyalist işgale, savaş politikalarına ve her türden insanlık suçuna karşı kararlılıkla mücadele etmiştir. Bizim mücadele tarihimizde savaş çığırtkanlığı değil, barış talebi vardır. Gazze’de yaşanan acıların sorumlularıyla siyasal ve ekonomik ilişkilerini sürdüren iktidar temsilcilerinin bize ders vermeye ne hakkı ne de inandırıcılığı vardır" dedi.

"Bu durum, sahte bir vicdan gösterisinden başka bir şey değil"

Irmak, açıklamasının devamında şunları söyledi:

"Bakan’ın Filistin konusundaki sözde "duyarlılığı" üzerinden Eğitim Bir-Sen Başkanı’na teşekkür etmesi, iktidar ile yandaş sendika arasındaki çıkar birlikteliğini bir kez daha görünür kılmıştır. Bu durum, sahte bir vicdan gösterisinden başka bir şey değildir. Gazze halkının yaşadığı acılar üzerinden siyasal meşruiyet devşirmeye çalışanların bu ikiyüzlülüğü, gerçek dayanışmanın sesi olan Eğitim-Sen’e saldırarak açığa çıkmaktadır. Ayrıca Bakan bey, isim vermeden sendikamızı okullarda toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik çalışmalarımızı gerekçe göstererek hedef göstermiştir. Kendisine hatırlatmak isteriz ki, şu an koltuğunda oturduğu bakanlık 2019 yılına kadar liselerde toplumsal cinsiyet eşitliği dersi uygulanmıştır. Bakan bey sendikacılık yapmak istiyorsa görevinden istifa etmeli ve teşekkür ettiği sendikanın başına geçmelidir. Milli Eğitim Bakanı kamu görevlisidir ve her sendikaya eşit mesafede durmak zorundadır.

Bakanlığın Filistin'de yaşanan vahşetle ilgili okullarda gösterdiği videolar pedagojik açıdan sakıncalı"

Milli Eğitim Bakanlığı'nın, Filistin'deki vahşetle ilgili okullarda gösterdiği videolar, çocukların üstün yararını gözetmeyen içerikler taşıyor ve pedagojik açıdan büyük riskler barındırıyor. Bu tür içerikler, çocukların yaşına uygun olmayan şiddet ve travmatik unsurlar içerdiğinde, duygusal dengeyi bozabilir, kaygı seviyelerini artırabilir ve empati yerine korku ya da çaresizlik hislerini güçlendirebilir. Küçük yaş grubundaki öğrencilerin bu ağır konuları anlamakta zorlanması kaçınılmazdır. Eğitim ortamlarında çocukların yaş ve gelişim seviyelerine uygun, rehberlik eşliğinde sunulan içeriklerin tercih edilmesi, onların psikolojik ve duygusal sağlığını korumak açısından son derece önemlidir. Ancak görülüyor ki, MEB böyle bir kaygıya sahip değil. Bugün bakanlık koltuğunda oturanların görevi, öğretmenleri, sendikaları ve muhalefeti hedef göstermek değil; ülkenin gerçek eğitim sorunlarına somut ve kalıcı çözümler üretmektir. Sendikamıza yönelik bu tür açıklamalar, örgütlü mücadelemize karşı siyasal ve ideolojik bir saldırıdır ve asla kabul edilemez. Eğitim Sen olarak bir kez daha ifade ediyoruz: Bizi susturamaz, mücadelemizi engelleyemezsiniz.

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar