İmamoğlu 'adliyedeki konuşmalar kulağımıza geliyor' diye açıkladı: 'Bakan bize karışamaz'

Gazete Pencere - Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, gündeme Rıza Akpolat ve Ahmet Özer'in tutuklanmasında önemli rol oynayan bilirkişi S.B. hakkında bilgiler verdi.

İmamoğlu kendisiyle ilgili olmayan raporu yazan kişinin ve İBB’yi ilgilendiren konularda da S.B'nin bilirkişilik yaptığını ifade etti.

Söz konusu bilirkişinin en son Rıza Akpolat’ın tutuklanmasına neden olan yolsuzluk raporunu da yazan kişiydi.

'Hükümet yetkide var sorumlulukta yok'

Ekrem İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkan diğer detaylar ise şu şekilde:

"Tüm Türkiye yastayken yine ne yazık ki ilk anlarda bir kısım nifakçılar bu olayda da ortaya çıktı.

Yetki sahibi olmak için yanıp tutuşanlar iş sorumluluk almaya gelince adam asmaca oynuyorlar.

Tek başına gerçeklerin ortaya çıkması için çabalayan ve facia yaşandığı ilk andan itibaren durmaksızın çalışan Tanju Başkanımıza da burada selamlarımı iletiyorum ve kolaylıklar diliyorum.

Hükümet sıra sorumluluk almaya gelince ortadan kayboluyor.

'Hem Özdağ hem Demirtaş bırakılmalı'

2025 yılında yani darbeden 45 yıl sonra genel başkanların cezaevine atılmasını asla kabul edemeyiz.

Buradan hem Sayın Ümit Özdağ'a hem de Sayın Selahattin Demirtaş'a sevgilerimi ve saygılarımı yolluyorum. Başlarına gelen bu hukuksuzluğun da son verilmesini umut ediyorum.

Bu çağrım Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'adır. Tabi ne kadar anlarlarsa bu çağrıyı.

İnsanların huzursuzluğunu dindirecek bir adım beklenebilir mi bu akıldan diye kendilerine sormaları gerek.

Her ne olursa olsun bugünkü sürecin içindeki aktörlerin tek kaygıları siyasi iktidar kaygısıdır.

Kadınlarımız sokakta korkuyla geziyor. Çeteler etrafta cirit atıyor. Ama sorsanız hükümetin bunlardan hiçbir kabahati yok. Hele hele bir kriz bir facia olsa asla ortada yoklar.

Bugün çok çarpıcı bir tezgahı ortaya sermek için sizlerle buluştuk.

'CHP yönelik operasyonlarda bir numaralı bilirkişi'

31 Mart seçimlerinden birinci olarak çıkan CHP'ye yönelik operasyonlar devam ediyor.

Sizin yetkililerden duyduğunuz ilk cümle yargı bağımsızdır cümlesidir. Siz onlara inanmayın. Başkanı ve yardımcısı cumhurbaşkanı tarafından atanan kurum hakimlere ve savcılara karar vermiyor mu?

Hal böyle olunca belli amaçlar için atanan kişiler hedef gözetiyor.

Siyaset köküne kadar yargıya karışıyor bu kadar net.

Bunu ben demiyorum cumhurbaşkanı diyor. Turpun büyüğü heybede diyor. Sabahından akşamına bu işin içinde olan insanlarla irtibatta olan kişiler var.

Basın toplantımızın adı turpun büyüğü bugün heybeden turp niyetine çok enteresan bir kişilik çıkacak.

Bu kişinin hukuksuzluğa çekildiğini, olmayan raporlarla, imzasız raporlarla bu kişilerin nasıl tutuklandığını buradan sizinle paylaşacağım.

Heybeden çıkaracağımız turpla ilgili cumhurbaşkanı ve adalet bakanı ne diyecek diye de merakla takip edeceğim.

5 yargıcın imzasına rağmen dava açıldı

Beylikdüzü belediye başkanıyken hakkımda siyasi yasak ve hapis cezasıyla ihale dosyasıyla yargılanıyorum.

2022 yılında bana ceza sorumluluğu yüklenemeyeceğini Danıştay karara bağladı. 5 yüksek yargıcın imzası bulunuyor buna rağmen bana dava açıldı.

Benimle ilgili bilgileri yeterli bir bulmayan mahkeme bilirkişiye başvurdu. Bu sıra dışı bilirkişi Danıştay'ın 5 yargıcının imzaladığı raporu doğru bulmadı.

'Satılmış bey art niyeti var'

Kesinlikle bu Sart niyeti var. İETT davasına bilirkişi olarak atandı. savcı yanıt vermeden tam 6 ay bekledi. 6 ay sonunda bu soruşturmanın bilirkişisi olarak devam etti. Beklendiği gibi İETT aleyhine bir rapor hazırladı. Savcı başka bir bilirkişiye ihtiyaç olmadı.

Bu bilirkişiye özel olarak sürekli sayın bilirkişi bizimle ilgili konulara atanıyordu. Geçtiğimiz eylül ayında İSFALT davasına bilirkişi olarak atandı. Ve yine İBB aleyhine rapor yazıyor.

Dördüncü davada ise İBB lehine karar veriyor bu sefer Satılmış bey bunların her birisi aslında çok büyük skandal bizim soruşturmalarımız ne tesadüftür ki hep Satılmış beye denk geliyor. Temel alanı Satılmış bey gibi muhasebe olan 1891 kişi var İstanbul'da. Toplam da 8 bin bilirkişi var.

Göreve geldiğimizde geçmişte yapılan usulsüz iş ve işleyiş için talimat vermiştik. Teftiş kurulu çok sayıda rapor hazırladı ve İçişleri Bakanlığı bu raporlara el koydu.

2018 yılında İSPARK'ta yapılan bir ihaleyle ilgili bir usulsüzlük tespit ettik. Mahkeme yine Satılmış beyi seçti, usulsüzlük var dedik ve ancak bu sefer 2019 öncesinde son derece ılımlı olan Satılmış bey, 2019'dan sonra şahin oldu.

'Peki kimdir bu Satılmış bey'

Bu arkadaşa her zaman CHP davaları düşmüş. 8 binden fazla bilirkişisi olan İstanbul'da neden hep Satılmış Büyükcanayakın tercih ediliyor.

2014-2016 yılları arasında şu anda çok ünlü bir yargı mensubumuz Çerkezköy'de de hakim.

İnsanın aklına gelmiyor değil.

Beşiktaş ve Esenyurt Belediyelerindeki operasyonlarda bilirkişi olarak atandı. Adalet Bakanlığı diyor ki bilirkişi grubunda bilirkişiler tek tek rapor veremez diyor. Bilirkişilerin kurul halinde görevlendirmeleri halinde toplantı yaparak kurul halinde bilirkişi raporları hazırlanmalıdır.

Adalet Bakanı Tunç'a: Sözünüz İstanbul'da geçmez

3 Ocak tarihli bilirkişi raporunun mucizesi bu raporda diğer iki bilirkişinin imzası yok. Raporu hazırlayan da Satılmış Büyükcanayakın ve tek onun imzası var. Kurallara göre 3'ünün de imzası olması lazım. Bilirkişiler imzalamıyorlar. Salt bilirkişi raporu ile operasyon yapılmasa da Ahmet Özer'i şüpheli yapıyor. Diğer iki bilirkişi kendi raporlarını savcıya sunuyorlar bu rapor iki imzalı.

İşte o raporun ilk sayfası burada gördüğünüz gibi şüpheliler arasında Ahmet Özer yok. Adalet Bakanı olarak hareket etmeni istiyorum bir vatandaş olarak. Sakın bana 'bağımsız yargı' diye tweet atmayın. Ama yapamayacaksınız gücünüz yetmez. Sözünüz İstanbul'da geçmez. Adliyede, koridorlarda konuşulan bir şey kulaklarımıza geliyor: 'Bakan bize karışamaz' diye. Çünkü milletin bağlı olduğu hukuk kuralları değil başka bir bağlılık ve bağımlılıkları var.

'Sayın Cumhurbaşkanı huzurla uyumayı Allah size de nasip etsin'

Sayın cumhurbaşkanı... Sizde böyle maharetli bilirkişi Satılmış Bey oldukça, nokta atış bu kişiyi bulan yargı mensupları oldukça heybenizde büyük turplar taşıdığınızı düşünebilirsiniz. Sizin turp sandıklarınız bu milletin gönlünde zerre yer etmez. Yargıyı kumpaslarla siyasi emeller için kullanmak sizden önce ve döneminizde nasıl ayağına dolaştıysa yarın da emin olun sizin ayağınıza dolaşacak. Böyle yaparsanız millet size hakkım haram olsun der. Kul hakkı yemeyin, günahtır. Turpun büyüğü senin heybenden çıktı. Aslında işin çok kolay. Bu kadar heybeyi sırtında taşımana gerek yok. Bu kadar yük taşıyacağına kendini sadece milletin sandıktaki vicdanına emanet ettiğin an rahatlayacaksın. Ben geceleri Allah'ıma bin şükür huzurla uyuyorum. Bunu da huzurla uyuyamayan düşünsün. Allah size de nasip etsin."