Yumruklu saldırıya uğrayan hakem Halil Umut Meler, o gün yaşananları anlattı

Yumruklu saldırıya uğrayan hakem Halil Umut Meler, o gün yaşananları anlattı
Hakem Halil Umut Meler, Ankaragücü - Rizespor maçında yaşadığı yumruklu saldırı sonrası o gün sahada yaşanan her şeyi anlattı. Meler, Emre Belözoğlu'nun provokasyonu sonrası saldırının gerçekleştiğini ifade etti.Hakem...

Hakem Halil Umut Meler, Ankaragücü - Rizespor maçında yaşadığı yumruklu saldırı sonrası o gün sahada yaşanan her şeyi anlattı. Meler, Emre Belözoğlu'nun provokasyonu sonrası saldırının gerçekleştiğini ifade etti.

Hakem Halil Umut Meler Ankaragücü - Rizespor maçının ardından Ankaragücü Başkanı Faruk Koca ve beraberindeki kişilerin saldırısına uğradı. Meler'in uğradığı saldırı, kamuoyunda infiale neden olurken, Faruk Koca'nın da aralarında bulunduğu 3 saldırgan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Hakem Halil Umut Meler, Hürriyet Spor Müdürü Mehmet Arslan’a konuştu. Meler, Ankaragücü-Rize maçında yaşanan olayların başkent ekibinin teknik direktörü Emre Belözoğlu’nun provokasyonu ile başladığını söyledi. O gece ve sonrasında neler yaşandı. Bundan sonra ne yapacak? İşte noktasına virgülüne dokunmadan Halil Umut Meler’in açıklamaları...

"Maç içinde hiçbir sıkıntı yoktu"

Maç bitti, düdüğü çaldın, o andan itibaren ne oldu?

Aslında bunu en baştan anlatmak lazım. Normal, çok da güzel bir maç oldu. Kora kor bir mücadele vardı. Bizim hakemlik anlamında, teknik anlamında oyunu, oyun yönetimini etkileyecek kötü yönetim sergilediğimiz bir ortam oluşmadı. Tribünlerden yana da çok büyük sıkıntılar oluşmadı. Ama şimdi hep düşünüyorum. Ekstra bir durum 90+6’da bir gol oldu. Sadece 1-0’ken 1-1 bitti. Sonuçta paylaşılan bir puan oldu. Oyunculardan herhangi bir protesto yoktu. Çünkü yedikleri gol öncesi tartışmalı pozisyon da olmadı son dakika. Normaldi.

"Yumruk sonrasını hatırlamıyorum"

Maçtan sonra düdüğü çaldıktan sonra oyuncular teşekküre ve tebrik etmeye geldi. Ki bu da görünüyor zaten ekranlarda. O arada Emre Belözoğlu’nun elini, kollarını gördüm. O arada rakip teknik direktör İlhan Palut onu tuttu. Tam biz ne oluyor, ne bitiyor, neler deniyor diye oraya odaklandığımızda eylemi yapan şahıs sol tarafımdan yumruğu vurdu. Ondan sonrasını hatırlıyor muyum, hatırlamıyorum. Çünkü yerde darbe yiyordum. Zaten polis de temsilciler de bunu beklemiyordu. Beklenmeyen bir durum, çünkü oluşabilecek hiçbir hadise yoktu. Sadece bu durumu provoke eden teknik direktördü. Başka hiç kimse değildi.

"Benimle ilgili şahsi görüşü sürüyor"

Emre Belözoğlu mu provoke etti?

Evet bu alenen gözüken bir şey. Maç içerisinde desin ki ‘Bana bu hatayı yaptın, ben senin yüzünden gol yedim.’ Yok. Ankaragücü Spor Kulübü ya da taraftarlarının da bir şeyi yok. Normal bir aksiyonu var. Ya bunu öncesinde planladı. Çünkü biliyorsunuz 2018 yılında benimle ilgili şahsi bir görüşü vardı. Bu şahsi görüşün devam ettiğini düşünüyorum ben de şu an.

"Üzgün olduğunu söylüyor ama neye üzgün?"

Darbe yediğinde ben ona gülmüşüm. ‘Güldüğümü ispatlasın, tamam’ dedim ben. Benim için problem değil. Ben bunu hiçbir zaman şahsileştirmedim. Onun görüşüydü. Ama şu güne geldiğimizde beni üzen konu şu; bana o eylemi yapan kişi, yumruk atan kişi benden ve ailemden yazılı olarak özür dilemesine rağmen kendisi özür dilemedi. Emre Belözoğlu özür dilemedi. Varsa ispatlayın, yaptı deyin, ‘mesaj attım’ desin... Ama şu ana kadar, farkındaysanız 2 gün öncesinde verdiği röportajda da herhangi bir şey yok. Üzgün olduğunu söylüyor ama neye üzgün? Şiddeti yapanın şu durumda olduğuna mı üzgün? Yoksa bu duruma kendisi getirdiği için mi üzgün? Yoksa ben darbe yediğim için mi üzgün?

Emre Belözoğlu bir röportajında “Hayatımda hiçbir hakemin, ben tekme yerken güldüğünü görmedim. Halil Umut Meler’i hayatım boyunca unutmayacağım. O da bunu iyi bilsin” demişti.

"Faruk Koca'yı affetmedim, affetmeyeceğim"

Hukuksal olarak sürecin takipçisi olacağını söyledin peki vicdanen affettin mi Faruk Koca’yı?

Hayır affetmedim, affetmeyeceğim. Bunu özellikle bir çok yerde söyledim bunu yapan kendisi bir yumruk attı, yıkıldım ve yere düştüm. Ama asıl yerdeyken vurulanlar benim hayatım boyunca unutamayacağım bir durum olacak. O yüzden vicdanen asla affetmeyeceğim. Hiçbir şekilde affetmeyeceğim, yapanları da bunu tahrik edenleri de asla affetmeyeceğim. Bunu özellikle söylüyorum tahrik edeni de edenleri de affetmeyeceğim.

"Asla bir camiaya mal etmiyorum"

Bunu kimse kesinlikle ama kesinlikle bir camiaya mal ettiğimi düşünmesin. Bir kişinin veya birkaç kişinin yaptığı bir şeyi asla koca bir camiaya mal etmem. Bu konuda herkesin gönlü rahat olsun. Hakem arkadaşlarımın da bundan sonra gideceği müsabakalarda sahada gördüklerini çalacaklarından hiç şüphem yok. Kulağıma bazı şeyler geliyor bu konuyla ilgili. O olacak bu olacak şeklinde.

¹Hakemler Ankaragücü’nü cezalandıracak’ iddiaları için ne dersin?

Hayır asla böyle bir şey yok. Benim hakem arkadaşım gidecek gördüğünü çalacak bu kadar. Kimsenin bu konuda gözü arkada kalmasın. Herkes bundan sonra işine ve futboluna odaklansın. Ama şahsi olarak eylemi gerçekleştiren ve buna çanak tutanları asla affetmeyeceğim.

· “O eylemler gerçekleştikten sonra ben orada bir duruş sergiledim. Mesajım şuydu; biliyorsunuz ki 2024-2026 (Avrupa Şampiyonası-Dünya Kupası) belki de kariyerimize başladığımızda en büyük hedeflerimizden biridir. Ve buna en büyük adaylardan biriyken, ben şu kararı verdim orada: Bu şiddet devam ettiği sürece ben yokum. Akabinde hastaneye gitme, hastane süreçlerinden sonra gelişen olaylarda sayın Cumhurbaşkanımızın çok büyük desteği ile sayın bakanlarımızın çok büyük destekleri ile birlikte çok hızlı bir reaksiyon alındı. Bu süreç içerisinde arayan, soran, döndüğüm dönemediğim herkesten çok olumlu tepkiler aldım. Zaten herkes bu şiddete karşı. Ve süreç artık çok hızlı bir şekilde sürdüğü ve devletin kontrolünde olduğu için şu anda sadece düşünme aşamasındayım.

"Öğretmenleri bu konuyu konuşmayı yasaklamış"

Hayır hiç izlemedim. İzlemeyi de düşünmüyorum. Birinci sınıfa giden oğlum var. Bütün okul bu konuyu konuşuyor. Öğretmenlere de çok teşekkür ediyorum çünkü okulda bu konuyu konuşmayı yasaklamışlar. Onlar yasakladığı için bizim evde de konuşmak yasak.

Oğlun hiç sormadı mı?

Ne oldu dedi, çarpışma oldu sadece dedim.

"Bu psikolojiyle Süper Kupa'yı yönetemem"

Hayalinde hangi maçı yönetmek var?

Dünya Kupası finali. Olur, olmaz hiçbir şey söylemiyorum. Vardı ve olacak.

Riyad'da Süper Kupa finali var. Yönet deseler bugün yönetebilir misin?

Hayır yönetemem.

Neden?

Psikolojik olarak hazır değilim. Çünkü o maçlar özel maçlar. Her maça gerekli özenin gerekli hassasiyetin gösterilerek en şeffaf şekilde psikolojik olarak kendini hazırlayarak gitmen gerekiyor. Emek harcayarak gitmen gerekiyor. Ondan dolayı hazır değilim.

"Dönüşüme ailem karar verecek"

Eşinin, annenin, babanın, büyükannenin reaksiyonları, tepkileri ne oldu?

Nasıl olabilir? Bunun olmaması lazımdı. Ailemin bu duruma düşürülmemesi lazımdı. Sonuç itibariyle bir aileyiz biz. Benim en çok üzüldüğüm onlar oldu. Şu anda zaten onların vereceği karar benim için daha önemli. Onların söylemleri ile bir şekilde yoluma devam edeceğim.

Hakem arkadaşlarının o gece o yumruk sonrası tavrını nasıl değerlendirdin?

O gece FYS sistemine 25 hakemin birden mazeret girmesi sana neler hissettirdi?

Haberim yoktu. Onlar da bir eylem gerçekleştirdiler. Bunu benim için değil hakemlik için yaptılar. Birlik olabileceğimizi gösterdiler. Tüm spor kamuoyuna ‘biz de futbolun bir paydaşıyız’ mesajı verdiler. Nasıl ki bir futbolcu olmadan müsabaka oynanmıyorsa bir hakem olmadan müsabaka oynanmaz. Bakın sahanın içindeyiz biz. Ben o arkadaşlarıma çok teşekkür ettim. O desteği bana hissettirdiler. Hastanede onları görünce moralim yükseldi. O desteklerini hayatımın sonuna kadar unutamayacağım.

(Röportajın tamamı)