İmamoğlu: "Cemevleri ibadethanedir" demek kamu adına görevimizdir

İmamoğlu: "Cemevleri ibadethanedir" demek kamu adına görevimizdir
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ile birlikte, Kadıköy’de Alevi vatandaşların Muharrem matemi lokmasına ortak oldu. İmamoğlu, “‘Cemevleri ibadethanedir’...

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ile birlikte, Kadıköy’de Alevi vatandaşların Muharrem matemi lokmasına ortak oldu. İmamoğlu, “‘Cemevleri ibadethanedir’ demek ya da ‘Cemevlerine bizlerin hizmet etmesi, kamu yöneticisi olarak ama Kadıköy Belediye Başkanımız ama ben, bunu yaparken unutmayınız, kamu adına görevimizi yerine getiriyoruz. Bu bir lütuf değildir. Hakkınız olan, hukukunuz olan ihtiyaçlarınıza katkı sunma görevini yerine getiriyoruz" dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Muharrem orucunun 9’uncu gününde, Şahkulu Sultan Dergahı’nda Alevi vatandaşlarla bir araya geldi. Muharrem matemi lokması, dede Ali Doğan’ın duasıyla dağıtıldı. Lokma dağıtımı öncesinde, Odabaşı ve İmamoğlu birer konuşma yaptı.

İmamoğlu şunları söyledi:

“Bir 6-7 yılım, hemen birkaç sokak yukarıda geçti. Dolayısıyla burayı, gıpta ve hayranlıkla yıllardır biliyorum. Burada birkaç kez annemle ziyaretimiz de olmuştu. Buranın maneviyatı ve buranın o çok derin hissiyatı beni etkilemiştir. Allah nasip etti, Beylikdüzü'nde Belediye Başkanı olduktan sonra, bir yarışmayla proje geliştirdik ve güzel bir cemevini oraya hediye etmiştik. Ve orada şu anda ibadet ediliyor. Değerli vatandaşlarımız Fatma Ana Cemevi'ni kullanıyorlar. Bu durumdan onur duyuyorum. Buradan çok etkilenip, o doğayla iç içe, o mistik havası, o yaygın halinin orada yaşatılmasını arzu etmiştim. Gerçekten de öyle bir cemevi oluştu.

"Cemevlerimiz, bu milletin ibadethanesidir"

“Cemevlerimiz, bu milletin ibadethanesidir. Bu milletin asli ibadethanelerinden birisidir. Anadolu'da, bizim insanlarımızın yüz yıllardır ibadetini yaptıkları yerdir. Dolayısıyla cemevlerinin bütün hak ve hukukunun korunması noktasında, bu kardeşinizin makamı, mevkisi ne olursa olsun, makamsız, mevkisiz de olsa, bu mücadeleyi sizlerin hak mücadelesi olarak yerine getireceğini, yapacağını her yerde söyledim, burda da bir kez daha huzurunuzda söyleyeyim. ‘Cemevleri ibadethanedir’ demek ya da ‘Cemevlerine bizlerin hizmet etmesi, kamu yöneticisi olarak ama Kadıköy Belediye Başkanımız ama ben, bunu yaparken unutmayınız, kamu adına görevimizi yerine getiriyoruz. Bu bir lütuf değildir. Hakkınız olan, hukukunuz olan ihtiyaçlarınıza katkı sunma görevini yerine getiriyoruz. Bugüne kadar olan eksiklikleri tamamlama gayreti içerisindeyiz. Bunun siyasi partisi ya da vesairesi de olmaz. Bakın bu hak, hukuk meselesidir. Ülkemizde bütün insanlarımızın, bütün vatandaşlarımızın hakkının, hukukunun korunduğu, hukuksuzluğun da sona erdiği günleri hep birlikte yaşarız.

İslam tarihinin en derin acılarından birinin, en büyük katliamlarından birinin yaşandığı bir günün yıldönümünü hep beraber yaşıyor, anıyor ve o acıdan aslında milletçe barışı, huzuru ve bir daha öyle olayların yaşanmaması adına dersler çıkartıyoruz. Allah, hiçbir zaman milletimize o tür acıları bir daha yaşatmasın. Ne yazık ki, yüzyıllar geçse de yakın zamanda acılar yaşamış milletiz. Ve bunları, içimiz kan ağlayarak hatırlıyoruz. Başımız öne düşüyor. İçimiz yanıyor. Bunların hiçbirisi bu topraklara, bu kadim millete yakışmıyor. O bakımdan, her insanımızın birbirine insan olduğu için özenle, saygıyla baktığı, bir vatandaş olarak da birbirine saygı duyduğu, birbirine güzel gözle baktığı, vicdanıyla, ahlakıyla baktığı bir ortamı hep birlikte var edebiliriz, var etmeliyiz. Bu konuda sonsuz mücadele vereceğiz.

Zalimin zulmü, tarihin her aşamasında olmuştur. Zalimin zulmü karşısında en önemli silah iş birliğidir, duygu birliğidir, sevgidir, akıl birliğidir, kararlılıktır, cesarettir. Biz sevgiyle, saygıyla, kararlılıkla bu memleketin, bu milletin birliği, beraberliği hususunda sonsuz bir mücadele vereceğiz ve bundan asla vazgeçmeyeceğiz. Bu acıların bize ders çıkartma sorumluluğunu verdiği matem ayında ve oruç gününde, dua ediyorum ki, inşallah çocuklarımızın, evlatlarımızın ön yargısız bir şekilde, 86 milyon insanımızın evlatlarının birbirine güzel gözle baktığı günleri bu memleketi hep birlikte hediye edelim. İnşallah görevlerimizde size layık oluruz. Kalben söylüyorum; inşallah görevlerimiz sona erdiğinde hakkınızı helal ettiğiniz yöneticiler oluruz ama ben ama Kadıköy Belediye Başkanımız ama diğer arkadaşlarımız. Çünkü biz, kamuya hizmet ediyoruz. İnşallah mahcup olmayalım. Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Orucunuz kabul olsun.”