İstanbul seçimleri öncesi Öcalan’ın notunu paylaşan akademisyen Kemal Özcan: İmralı odaklı yeni bir süreç başlatılabilir

İstanbul seçimleri öncesi Öcalan’ın notunu paylaşan akademisyen Kemal Özcan: İmralı odaklı yeni bir süreç başlatılabilir
Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı olduğu dönemde, İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin yenilendiği 23 Haziran 2019 tarihinden iki gün önce sürpriz bir şekilde İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan’la...

Tunceli Munzur Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı olduğu dönemde, İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin yenilendiği 23 Haziran 2019 tarihinden iki gün önce sürpriz bir şekilde İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan’la görüşen, Öcalan’ın mektubunu canlı yayında okuyan, Prof. Kemal Özcan, Kürt meselesinin çözümüyle ilgili “Garantisi yok ama yeni bir sürecin başlatılma ihtimali var” diye konuştu.

Serbestiyet’ten Mustafa Ali Aykol’un sorularını yanıtlayan Kemal Özcan, "Hem Türklük hem de Kürtlük ciddi bir beka sorunuyla karşı karşıyadır” yorumunu yaptı.

Aykol’un “Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra Erdoğan iktidarının Kürt meselesinde yeni bazı adımlar atabileceği konuşuldu, tartışıldı. Siz iktidarın böyle bir girişimde bulunacağını, yeni bir süreç başlatacağını düşünüyor musunuz?” sorusuna Prof. Özcan şu yanıtı verdi:

"Tabii ki yeni bir süreç başlatılma ihtimali var. Şu anda garantisi yok elbette ama, ben Anadolu topraklarında 1000 yıllık bir geçmişi olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin intihar edebileceğini düşünmüyorum. Öyle kolay intihar edemez. Eğer bu devlet Anadolu’daki varlığını sürdürmek istiyorsa –ki isteyecektir– yeni bir İmralı-Odaklı süreç dışında başka bir çare, yol yoktur. Çünkü bu işin çalışmasını yapan onun dışında kimse yok: Ne akademik arenada ne de siyasi arenada herhangi bir çalışmayla karşılaşmış değilim. Düşünün ki benim gibi çömez bir sosyolog bile, bu meseleyi çalıştığım için dünya çapında Türkiye’de en çok atıf yapılan sosyoloji profesörüyüm. Ílgi çekici bir sosyoloji profesörü olmamı Abdullah Öcalan’ı çalışmama borçluyum. ‘Öcalan’ın sırtında profesör oldum’ dedim çok kez. O’nun beni profesör yaptığı anlamında değil, kendim çalışıp-çabalayarak oldum şüphesiz. Ama adamın analizleri benim sosyolojik çalışmalarımı gerçekten felsefi ve tarihi bir zemine oturttu. Ve ilgi gördü.

Yiğidi öldürüp hakkını vermek ‘övmek’ değildir. Benim yaptığım budur. Eğer Abdullah Öcalan devreye sokulmaz ise, Türk-Kürt ilişkileri çok ciddi bir bölünmeyle karşı-karşıya olur. Bölünme demek, boğazlaşma demektir…  Önümüzdeki en az 50 yıl, Ortadoğu’da feci bir kaos ortamı demektir. İran-Irak- Suriye’nin hâlini görüyoruz Allah beterinden saklasın! Hem Türklük hem de Kürtlük ciddi bir beka sorunu ile karşı karşıyadır.

Öyle ‘çözüm süreci’ gibi ciğeri kediye teslim eden yöntemlerden uzak, tecrübelerden ders alarak yeni bir İmralı odaklı sürecin başlatılma ihtimali kuvvetle muhtemeldir.”

Munzur Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi olan Prof. Kemal Özcan, “terör örgütü liderini övmek” iddiasıyla yapılan ihbarın ardından rektörlük tarafından görevinden uzaklaştırıldı.