'KKTC Türkiye'ye katılmalı' diyen Bahçeli'ye Erhürman'ın partisinden yanıt: 'Açık bir saldırı ve saygısızlık...'
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye’nin “82. ili” olması yönündeki açıklamalarının yankısı sürüyor.
Bahçeli, bugünkü grup toplantısında, "KKTC parlamentosu acilen toplanmalı, federasyona dönüşün kabul edilemeyeceğini ilan etmeli ve T.C.'ye katılma kararı almalıdır. 81 Düzce'den hemen sonra 82 Kerkük, 83 Musul deme hakkının önünde hiçbir güç duramayacaktır. 81 Düzce'den sonra 82'nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olması artık hayat memat konusu haline gelmiştir" ifadelerini kullanmıştı.
KKTC'de Cumhurbaşkanlığını kazanan Tufan Erhürman'ın partisi Cumhuriyetçi Türk Partisi, Bahçeli'nin sözlerine tepki gösterdi. Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Kıbrıs Türk halkı, 2025 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir kez daha kendi geleceğini belirleme hakkını güçlü bir biçimde kullanmış ve demokratik iradesini sandığa yansıtmıştır.
Resmî seçim sonuçlarına göre, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, oyların %62,76’sını alarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yeni Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Bu sonuç, halkımızın değişim, öngörülebilir bir gelecek ihtiyacı, kardeşlik ruhu, çözüm ve ortak akıl yönündeki talebinin açık ifadesidir.
Cumhuriyetçi Türk Partisi olarak, bu sürece katkıda bulunan, sandığa giderek demokratik iradesini ortaya koyan tüm yurttaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Halkın iradesine saygı göstermek ve sandıktan çıkan mesajı kabullenmek tüm kesimlerin önemsemesi gereken ilkelerdir.
Demokratik olgunluğumuzu korumak ve halkımızın güvenini ve ilişkilerini zedeleyecek açıklamalara izin vermemek hepimizin ortak sorumluluğudur.
Bu bağlamda, Türkiye Cumhuriyeti siyasi partilerinden Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye’nin ‘82. ili’ olması yönündeki ifadeleri, Kıbrıs Türk halkının iradesine, siyasi eşitliğine ve uluslararası hukuk gerçeklerine tamamen aykırıdır. Kabul edilemezdir.
Bu tür açıklamalar, Kıbrıs Türk halkının kendi kaderini tayin hakkına, yıllardır süregelen kendi kendini yönetme mücadelesine ve uluslararası alanda saygı gören eşit siyasi özne olma talebine açık bir saldırı ve saygısızlıktır.
Kaynak:Haber Merkezi