Osmaniyeli depremzede gözyaşlarıyla isyan etti: Bana işyerini boşalt diyorlar, tamam da biz nereye gidelim?

Osmaniyeli depremzede gözyaşlarıyla isyan etti: Bana işyerini boşalt diyorlar, tamam da biz nereye gidelim?
Osmaniye'de esnaflık yapan esnaf Mustafa Salınan, 6 Şubat'ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli deprem felaketlerinin ardından yaşadıkları mağduriyeti gözyaşlarıyla anlattı. Esnaf Salınan, "Bin liraydı karşıda bir dükkanın kirası...

Osmaniye'de esnaflık yapan esnaf Mustafa Salınan, 6 Şubat'ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli deprem felaketlerinin ardından yaşadıkları mağduriyeti gözyaşlarıyla anlattı. Esnaf Salınan, "Bin liraydı karşıda bir dükkanın kirası şimdi oldu beş bin lira. Para da yetmiyor, güç de yetmiyor" dedi.

CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya’ya sorunlarını anlatan esnaf Mustafa Salınan, iş yerinin olduğu caddede hâlâ iyileştirme çalışmalarının yapılmadığından yakınarak "Görüyorsunuz sayın vekilim. Daha ilk defa siz geliyorsunuz. Bakın Vali Bey de gelmedi, belediye başkanı da gelmedi. Hiç kimse gelmedi. Herkes ana caddeden gidiyor, ana cadde değil ama şu binaların içinde en az elli altmış tane esnaf var" şeklinde konuştu.

"Her şeyim gitti"

Aylardır çocuklarına hasret kaldığını belirten Mustafa Salınan, şunları söyledi:

"Bugün beş ay oldu. Çoluk çocuk Denizli’de evde bıraktım. Çocuklar orada. Üç yaşında kızım var. Her gün video var. Her gün video atıp 'baba ne zaman geliyorsun' diyorlar. Her şeyim gitti. Bir şey istemiyorum bak. Aş istemiyormuş, iş de istemiyorum. Bana işyerini boşalt diyorlar. Tamam boşalt boşalt da biz nereye gidelim? Nereye çıkacağımı bilmiyorum. Bana diyorlar ki tasını, tarağını topla, Denizli'ye git. Efendim burada bir sürü alacaklarım var, bir sürü vereceklerim var. Ben 14-15 sene bu memleketi ticaret vermişim. Burada yanımızda çalışanlar var, ürünlerimiz, mal pazarlayan insanlar var.

"Bize diyorlar ki bu şehri terk edin, gidin"

Burası boşaltılacak. Nereye koyayım? Bu kadar malzemeyi nereye koyayım? Burada amcam yok, dayım yok, teyzem yok, halam yok. Boş bir dükkân yok. Nereye koyayım? Bin liraydı karşıda bir dükkânın kirası şimdi oldu beş bin lira. Para da yetmiyor, güç de yetmiyor. Yarından sonra oraların yıkılmayacağı, oraların da gitmeyeceğinin garantisi yok. Yani bize diyorlar ki bu şehri terk edin, gidin. Yok kimseye seslenemiyorum. Bak bu cadde Osmaniye'de çarşı içinde en fazla yıkımın olduğu cadde. Bu caddede bak bir sürü bina yıkıldı. Görüyorsunuz sayın vekilim. Daha ilk defa siz geliyorsunuz. Bakın Vali Bey de gelmedi, belediye başkanı da gelmedi. Hiç kimse gelmedi. Herkes ana caddeden gidiyor, ana cadde değil ama şu binaların içinde en az elli altmış tane esnaf var. Bizim burası köylünün can attığı yer. İnsanlar şu harabeyi gördüğü zaman zaten bizim dükkanlara korkularından girmiyorlar. Enkazlar da kalkmadı hala." (ANKA)