Sinan Ateş'in eşinden sert tepki: Bunun adı alçaklık namertlik değil de nedir?

Sinan Ateş'in eşinden sert tepki: Bunun adı alçaklık namertlik değil de nedir?
Suikast sonucu öldürülen Ülkü Ocakları eski genel başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Eşimi, çocuklarımın babasını sokak ortasında iki torbacıya katlettirdiler, yetmedi....
Suikast sonucu öldürülen Ülkü Ocakları eski genel başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Eşimi, çocuklarımın babasını sokak ortasında iki torbacıya katlettirdiler, yetmedi. Doymadılar, tatmin olmadılar. Bunun adı alçaklık, korkaklık yani namertlik değil de nedir?" dedi.

Ülkü Ocakları'nın eski genel başkanı Sinan Ateş'in öldürülmesinin üzerinden bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen cinayet üzerindeki soru işaretleri hala giderilmiş değil.

Dün Sivas’ta partililere hitap eden İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve çocuklarının kendisini ziyaret ettiği güne dair anlattıkları cinayet sonrasındaki tartışmaları alevlendirdi.

Akşener, "(Sinan Ateş’in) Küçük kızı elleri buz gibi, ayaklar buz gibi, burun buz gibi. Neden biliyor musunuz? Haykıra haykıra ağlayasım var. ‘Anne gözümün önünden ayrılma, ya seni de babam gibi vururlarsa...’ Nasıl biliyor musunuz, titriyor. Çünkü torbacılar öldürdü, katletti. Biz geçmişimizde siyasi cinayetlere şahit olduk ama mertçeydi. Onun için de hiçbirimiz korkmadık ama o çocuğun babasını katledenler torbacılar, torbacılar. Ve onların yarın ne yapacaklarını o çocuk bilmiyor. Koruma polisleri çocuğu aldılar, bütün telefon numaralarını verdiler. Bir çocuğa bunu yaşatmaya kimsenin hakkı yok" dedi.

İYİ Parti liderinin bu sözlerini Ayşe Ateş, sosyal medya hesabından paylaşarak şunları söyledi:

 "Eşimi, çocuklarımın babasını sokak ortasında iki torbacıya katlettirdiler, yetmedi. Doymadılar, tatmin olmadılar. Sinan, öte âleme göç ettikten sonra bile hakkında attıkları iftiralara, söyledikleri yalanlara sarılmaya devam ettiler. Dirisine yapamadılar, ölüsünü itibarsızlaştırmaya çalıştılar. Bu da yetmedi beni takip ettirdiler, telefonumu dinlettiler, evimin fotoğraflarını çektirdiler. Çocuklarıma ve bana bir gün bile huzur vermediler, vermiyorlar. Bunun adı alçaklık, korkaklık yani namertlik değil de nedir?"