Teğmenlerin avukatı Serdar Öztürk: Jandarma mülakatında Risale-i Nur sorusu soruldu mu?

Teğmenlerin avukatı Serdar Öztürk: Jandarma mülakatında Risale-i Nur sorusu soruldu mu?
Törende “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı attıktan sonra TSK’dan ihraç edilen teğmenlerin avukatı Serdar Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı’ya Jandarma mülakatında Risale-i Nur sorusu olup olmadığını sordu.

Gazete Pencere- 30 Ağustos günü düzenlenen Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde, yeni mezun teğmenler kılıçlarını çatarak hep bir ağızdan Subaylık Andı’nı okuyarak yemin etmiş ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları atmışlardı. Törende yaşananlar nedeniyle hedef gösterilen teğmenler, ihraç talebiyle YDK’ya sevk edilmiş ve teğmenler Ebru Eroğlu, Batuhan Gazi Kılıç, Deniz Demirtaş, Talip İzzet Akarsu ve Serhat Gündar, TSK’dan ihraç edilmişti.

Teğmenlerin avukatı Serdar Öztürk, jandarmadaki astsubay mülakatıyla ilgili çarpıcı bir iddiayı gündem getirdi.

Avukat Serdar Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Ali Çardakçı’ya Jandarma mülakatında Risale-i Nur sorusu olup olmadığını sordu.

Serdar Öztürk’ün mesajı şöyle:

“Jandarma kıtadan astsubay alımı mülâkatı sorusu:

‘Hüda semadan indi, deha zeminden çıktı. Hüda kalpte işliyor; dimağı da işletir. Deha dimağda işler; kalbi de karıştırır. Hüda ruhu eder tenvir, taneleri sümbüllettirir. Karanlıklı tabiat onunla ışıklanır.’

beyitinin açıklanması.

Risale-i Nur’dan alıntıymış.

Evet, Jandarma Genel Müdürü Orgeneral Ali Bey'e soralım bu iddia doğru mudur? Doğruysa ilgililer hakkında gereğini yaptın mı?”

ggfcgxfdxfdx.png

Risale-i Nur nedir?

Risale-i Nur, konu sırası takip etmeyen, güncel, İslami konularda Said Nursi tarafından 1925 yılında yazılmaya başlanmış, 24 yılda tamamlanmış kitap ve kitapçıklardan oluşan bir külliyat…

Risalelerin -Kur’an-ı Kerim gibi- kendisine “indirildiğini” ve “yazdırıldığını” söyleyen Said Nursi, Risale-i Nur için "Tenzîlül Kitab" yani "indirilen kitap" ifadesini kullanıyordu.

Saidi Nursi’nin Atatürk’ü hedef alan sözleri

İlahiyatçı-Yazar Müslim Karabacak, Atatürk'ün "gökten indiği sanılan kitaplar" ifadesini Said-i Nursi'nin kitapları için söylediğini dile getirmişti... Tabi Nurcu çevreler sözün ısrarla Kuran-ı Kerim için söylendiğini iddia ediyor...

Said-i Nursi’nin eserlerinde sıklıkla bahsettiği “Deccal” kavramı ile Atatürk’ü işaret ettiği belirtilir.

Saidi Nursi, “Deccal” Atatürk’ü şöyle hedef almıştı:

“Ölmüş gitmiş dünyadan ve hükümetten alakası kesilmiş bir adam hakkında otuz sene evvel bir Hadis–i Şerif’in ihbariyle Kur’an’a zararlı bir adam çıkacak demiştim.Sonra Mustafa Kemal’in o adam olduğunu zaman gösterdi. (Emirdağ Lahikası I/278,Yirmiyedinci mektuptan Sabık Reis–i Cumhur’a ve üç makama gönderilen istida)”

Saidi Nursi, ayrıca Atatürk’ü “Mustafa Kemal’e bir mahrem eserde ‘din yıkıcı Süfyan’ dediğimizi (...)” sözleriyle hedef almıştı.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar