TİP, Kışanak ve Demirtaş’ın çağrılarının ardından liste çıkarmayacağı illeri açıkladı

TİP, Kışanak ve Demirtaş’ın çağrılarının ardından liste çıkarmayacağı illeri açıkladı
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, 4 Kasım 2016’dan bu yana Edirne F Tipi Cezaevi’nde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve 30 Ekim 2016’dan beri tutuklu olan eski Diyarbakır Büyükşehir...

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, 4 Kasım 2016’dan bu yana Edirne F Tipi Cezaevi’nde bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve 30 Ekim 2016’dan beri tutuklu olan eski Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gülten Kışanak’ın seçimlere “ortak liste” ile girilmesine yönelik çağrılarına yanıt verdi. Seçime girmeyecekleri illeri açıklayan Baş, ittifakın çıkarlarını öncelediklerini söyledi.

Baş, yayınladığı mektup ile TİP’in Yeşil Sol Parti listelerinden sayı, sıra, kontenjan gibi herhangi bir talepte bulunmadığını, Yeşil Sol Parti'nin herhangi bir ilden çekilmesi yönünde taleplerinin de olmadığını ifade etti. Baş, “Partimiz, Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş. Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van'ın da dahil olduğu bir dizi ilde seçime girmeyeceğini müttefikleriyle paylaşmıştır” dedi.

Baş’ın açıklamaları şöyle:

“Son günlerde Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçim taktikleri ve ittifak partilerinin çalışmaları hakkında süren tartışmaları dikkatle izliyoruz. Özellikle Sayın Gültan Kışanak ve Sayın Selahattin Demirtaş tarafından yapılan yazılı çağrıları da özenle ele alıyoruz. Kendilerine değerli yorumları için teşekkür ediyorum.

‘BU AÇIKLAMA ASLA BİR CEVAP DEĞİLDİR’

Saray Rejimi’ne karşı mücadele bütünlüklü bir özgürlük mücadelesidir. Bunun bir yanı da cezaevlerindeki tüm siyasi tutsakların özgürlüklerine kavuşmasıdır. Bunu henüz başaramamış olmanın yükü omuzlarımızdayken, hukuksuz biçimde tutsak edilmiş yoldaşlarımızla herhangi bir tartışmaya girmek siyasal kültürümüze ve anlayışımıza aykırıdır.

‘EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI’NIN ÇIKARLARINI ÖNCELEDİK’

Dolayısıyla bu açıklama asla bir cevap değildir. Tek amacı ilerici kamuoyunu, oluşan kaygılar hakkında bilgilendirmektir. Böyle görülmesini özellikle rica ediyorum.

Tüm müttefik güçlerimizin bildiği ve gördüğü gibi, Türkiye İşçi Partisi olarak geride kalan dönem boyunca ülkemizin ve Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını önceliklendirdik. Şimdiye kadar ileri sürdüğümüz görüşler de hem ülkemizin hem de Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını ve toplam kazancını büyüteceğine inandığımız görüşler olmuştur. Bu inanç, sadece kendi gözlemlerimize değil birçok farklı kaynaktan teyit ettiğimiz verilere dayanmaktadır.

Bu denli zor ve detaylı konuları canlı yayınlarda konuşurken zaman zaman kastını aşan ifadelerin dile getirilmesi tüm taraflar açısından muhtemeldir ve karşılıklı iyi niyet gereği partimizin tutumunu çarpıtan kimi sözleri de bu açıdan değerlendiriyoruz. Aynı biçimde, bizlerin sarf ettiği kimi sözlerin de dostlarımız ve yurttaşlarımızda kaygı oluşturduğunu gördüğümüzde gerekli adımları atmaktan çekinmiyoruz.

‘AMACIM BİR OYUN BİLE NE KADAR ÖNEMLİ OLABİLECEĞİNİN FARKINDA OLDUĞUMUZU VURGULAMAKTI’

Somut bir örnek vermek isterim: Geçen gün bir TV programında Şırnak’tan söz etmemin nedeni orada daha önce çok az oyla AKP’ye giden bir vekilliği geri kazanmanın önemini vurgulamaktır. Şırnak’ta AKP’nin hak etmediği halde bir vekil kazanmış olması beni de en az HDP’li arkadaşlarımız kadar üzmüş ve o duygunun etkisiyle, bunun bir daha yaşanmaması için örnek vermeye çalışmıştım. Amacım bir oyun bile ne kadar önemli olabileceğinin farkında olduğumuzu vurgulamaktı.

“İTTİFAKIMIZI VE DAYANIŞMA HUKUKUMUZU KORUYUP GÜÇLENDİRMEK İÇİN TÜM GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMAYA DEVAM EDİYORUZ”

Çeşitli mecralarda örneklerini gördüğümüz provokatif ve kötü niyetli yorumları ise görmezden gelmeye, düşmanlaştırma politikalarına karşı Kürt ve Türk halklarının kardeşliğini savunmaya, ittifakımızı ve dayanışma hukukumuzu koruyup güçlendirmek için tüm gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.

Birçok kez ifade ettiğimiz gibi,

1. Geçmişte olduğu gibi bugün ve bundan sonra da ülkemizin mevcut karanlıktan kurtulmasını zora sokan ve ittifakımızın kazandığı mevzileri riske atan tutum ve girişimlerden uzak duruyoruz.

2. Türkiye İşçi Partisi, kendi programı, örgütü ve siyasal hedefleri olan bağımsız bir partidir; kararlarını kendi kurullarında alır ve bunları müttefikleriyle açıkça müzakere eder.

3. Şu ana kadar kurullarımızın yürüttüğü müzakerelere dair şu hususların ise bilinmesi gerekir:

              a. Partimizin Yeşil ve Sol Parti listelerinden sayı, sıra, kontenjan gibi herhangi bir talebi olmamıştır.

              b. Partimizin Yeşil ve Sol Parti’nin herhangi bir ilden çekilmesi yönünde talebi olmamıştır.

              c. Partimiz, Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Diyarbakır, Gaziantep, Hakkari, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Van’ın da dahil olduğu bir dizi ilde seçime girmeyeceğini müttefikleriyle paylaşmıştır.

              d. Partimiz, iki partinin seçime girmesi halinde milletvekili çıkarma şansının taraflar için      riskli olduğu Aydın, Bursa ve İzmir’in birer bölgesi, Kocaeli ve Manisa’da seçime      girmeme ve Yeşil ve Sol Parti’ye oy çağrısı yapma eğilimini müttefikleriyle paylaşmıştır.

              e. Partimiz, yasalar gereği seçime katılmak zorunda olduğu en az 41 ilin belirlenmesinde de sadece Yeşil ve Sol Parti’ye değil, diğer muhalefet güçlerine de zarar vermemeyi esas almıştır.

4. Bu iller ve seçim bölgeleri dışında kalan bölgeler için hem ülkemizin hem de Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çıkarlarını azamileştiren ve müttefiklerin birbirine zarar vermeyeceği formüller titizlikle çalışılmaktadır. Emin olunmalı ki, partimiz yalnızca milletvekili çıkarma potansiyeli gördüğü illerde, ittifakımıza ve hatta muhalefetin hiçbir bölmesine zarar vermemeyi esas alan bir yaklaşımla seçimlere katılacaktır.

Türkiye İşçi Partisi, ülkemizde sürdürülen kurtuluş mücadelesini büyütmek konusundaki kararlılığını tüm gücüyle koruyor. Bu kararlılığımız Emek ve Özgürlük İttifakı’na sunduğumuz ve sunacağımız katkıyı büyütmeyi de bir görev haline getiriyor. Hem ittifak hem de parti olarak ülkemizin kurtuluşunu, ittifakımızın güçlenmesini ve yurttaşlarımızın her bir oyunun değerli olabilmesi için gerekli tüm simülasyonları en ince detaylarına kadar değerlendiriyor ve geliştiriyoruz.

Emek ve Özgürlük İttifakı’na ve Türkiye İşçi Partisi’ne desteğini sunan tüm yurttaşlarımızın gönlü rahat olsun. Yoldaşlığımız, dayanışmamız kadar barış ve kardeşlik arzumuz da köklüdür, güçlüdür.

Bu sürecin sonunda Saray Rejimi’nden hep birlikte kurtulacağız. Buna inancımız tamdır.

Birlikte direndik, birlikte kazanacağız.”