Tolga Şardan’ın bilgisayar ve telefonuna, içerik kopyaları teslim edilmeden el konuldu!

Tutuklanan T24 yazarı Tolga Şardan’ın evinde yapılan polis araması sırasında, Ceza Muhakemesi Kanunu’na (CMK) göre zorunlu olmasına rağmen bilgisayar ve cep telefonuna yedekleme (imaj alma) yapılmadan el konulduğu anlaşıldı.

“Cumhurbaşkanlığı’nın yargıyla ilgili ortaya atılan iddiaların araştırılması talimatı verdiğine” yönelik köşe yazısı gerekçe gösterilerek tutuklanan T24 yazarı gazeteci Tolga Şardan’ın evinde de arama yapılmıştı. Arama sonrasında Şardan’ın cep telefonu ve bilgisayarına da inceleneceği belirtilerek el konuldu.

CMK’ya göre, el koyma işlemi yapılmadan önce bilgisayar ve cep telefonunun yedeklenmesi, yedekten bir kopya çıkartılarak şüpheliye ya da avukatına verilmesi gerekiyor.

Bilgisayar ve telefonuna yedekleme yapılmadığı anlaşıldı

Ancak Şardan’ın evindeki arama sırasında bilgisayar ve cep telefonunun yedeklenmediği, yedekleme yapılmadan el koyma işleminin gerçekleştirildiği anlaşıldı.

CMK’daki bu düzenleme, el konulan bilgisayar, telefon gibi dijital malzemelere sonradan ekleme yapılmasının önlenmesi amacını taşıyor. Daha önce de birçok soruşturmada polisin bu işlemi yapmadan dijital materyallere el koyması eleştirilmişti. Çok sayıda davada, dijital verilerle oynandığı iddiaları ortaya atılmıştı.

Silivri Cezaevi’ne nakledilmesi bekleniyor

1 Kasım’da Ankara’da tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne gönderilen gazeteci Tolga Şardan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla dün gece saatlerinde İstanbul’a getirilmişti. İstanbul’a getirilen Şardan’ın Silivri Cezaevi’ne nakledilmesi bekleniyor.

Bakan Tunç: Herkes istediğini yazabilir ama bunun da bir sınırı var

Hürriyet Gazetesi’nin etkinliğinde gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Yılmaz Tunç, gazeteci Tolga Şardan’ın tutuklanmasına ilişkin konuşmuştu. “Hiçbir gazetecinin gönlümüz razı olmaz. Herkes istediğini yazabilir. Ama bunun da bir sınırı var” ifadelerini kaydeden Tunç, şunları söylemişti:

“Gazeteci Tolga Şardan, ‘Yargıda çürümüşlüğe ilişkin MİT raporu Cumhurbaşkanlığı’na teslim edildi’ diye bir yazı yazdı. Soruşturma açıldı, gözaltına alınıp tutuklamaya sevk edildi. Burada yargının verdiği kararlara bizim müdahale etmemiz mümkün değil.

Burada bir MİT raporundan bahsediliyor. Ancak, İletişim Başkanlığı’nca ortada böyle bir rapor olmadığı açıklandı. Ortada böyle bir rapor olmadığına göre bu bir dezenformasyon ve yalan haber. TCK’nın 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi öngören 217/a (Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu) maddesine göre soruşturma yapılıyor. Hep beraber soruşturmanın neticesini bekleyeceğiz.

Hiçbir gazetecinin tutuklanmasına gönlümüz razı olmaz. Herkes istediğini yazabilir. Ama bunun da bir sınırı var.

Kişilerin şeref ve haysiyetine dönük, eleştiri sınırını aşan konularda soruşturma açma mecburiyeti var. Olmayan bir MİT raporuna var demek doğru mu? TCK’da halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu var. Bir algı yaratılmak isteniyor.”