Tülay Hatimoğulları Öcalan'ın mesajını aktardı: 'Tarihsel bir çıkışa hizmet edecek'
Gazete Pencere- Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmeler bulundu.
Hatimoğulları'nın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Siirt Belediye Eşbaşkanına hapis cezası
Siirt Belediye Eşbaşkanımıza 6 yıl 3 ay ceza verildi. Bu ceza halkın iradesine apaçık bir saldırıdır. Apaçacık bir darbedir. Belediye asbaşkanlarımızı hedef alan b u saldırılarla ve barış arayışının bu şekilde baltalanması asla kabul etmiyoruz. Bir yandan barış konuşulurken öte yandan belediye eşbaşkanlarımıza dönük bir ceza sistemi uygulanmasını doğru bulmuyoruz.
Bu karar bir kez daha yargının bütün muhalefete karşı saldırısının göstergesidir. Cezaevleri, baskılar, siyasi soykırım operasyonlarıyla bugüne kadar bir tek adımı geri atmadık. Bizler bu siyasi soykırım operasyonlarına karşı asla diz çökmeyeceğiz, aman dilemeyeceğiz.
Grand Kartal Otel yangını
Bir haftadır, yitirdiğimiz canları, ihmaller dizisini konuşuyoruz. İktidar ise ne bir özür diliyor ne de istifa kelimesini ağzına alıyor. Sadece tüm gücüyle sorumluları acaba nasıl korurum diye bir çalışmanın içine girmiş durumda. Bu felakete kapı aralayanlar, sermaye kazansın diye denetim yapmayanlardır.
Bizler nasıl ölüyoruz biliyor musunuz? Felaketlerin kol gezdiği bir ülkede yaşadığımız için adına kaza dedikleri ama aslında cinayet olan bir biçimde ölüyoruz.
Otel yangınında sorumlulukları olan yetkililere istifa çağrısı
Başta Kültür ve Turizm Bakanı olmak üzere bu felakette sorumluluğu olan bütün yetkililer derhal ama derhal istifa etmelidir. Sadece istifa yetmez, yargı önünde de hesap vermelidir. Bu katliamın hesabı sorulmadığı müddetçe yeni katliamlara kapı açacağını, çok daha büyüğünün yaşanacağını biliyoruz. Kültür ve Turizm Bakanı derhal ama derhal, bir saniye beklemeden o koltukta istifa etmelidir. Bu bir tercih değil, bir zorunluluktur.
İmamoğlu açıklaması
"Kimse karnından konuşmasın. Olası rakiplerini yargı yoluyla yarışın dışına itmeye çalışmak hukuksuzluktur, antidemokratikdir. İktidara soruyorum; yakında insanlar konuşmaya başlamadan, daha düşünürken mi soruşturma açacaksınız? Zira size göre düşünen ve konuşan her insan tehlikelidir" ifadelerini kullandı.
Öcalan'ın mesajları
Değerli Türkiye halkları hepimizin merakla beklediği ikinci İmralı görüşmesi gerçekleşti. İmralı görüşmesinde neler konuşuldu? İmralı görüşmesinden çıkan yol haritası elbette ki bu ülkede yaşayan Türklerin, Kürtlerin ve bütün halkların merakla beklediği bir konudur. Bunu biliyoruz. Ben öncelikle bu konuyla ilgili ayrıntılı bilgiye geçmeden önce Sayın Öcalan’ın dışarıdaki bütün yurttaşlara gönderdiği selamı buradan sizlerle paylaşmak istiyorum.
'Çalışmalarıma devam ediyorum'
Sayın Öcalan görüşmede şunları ifade etmiş; 'Çalışmalarıma devam ediyorum' demiş. Kamuoyunda meraklı beklediği görüşmeye ilişkin Türkiye toplumunu ilgilendiren bazı önemli hususları da şu şekilde sizlerle paylaşmak isterim. Sayın Öcalan, küresel, bölgesel ve ulusal krizlerin üst üste bindiği tarihsel bir dönemden geçtiğimizi değerlendirmiştir. 'Bu üst üste binmiş kriz döneminde Kürt sorununun çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi ile ilgili oyalama, zaman kazanma, bekle-gör politikalarına tevessül etmek Türkiye halklarına yapılacak en büyük kötülük olur' demiş.
Yaşanan krizlere karşı Türkiye toplumunu ve bölge halklarını korumanın yolu bellidir. Sayın Öcalan'ın çağrısı nettir. Türkiye’yi demokrasi zeminine çekmek, krizlerden kurtarmanın tek çaresidir. Bu kapsamda Sayın Öcalan meseleyi şiddet ve çatışma zemininden demokratik hukuk ve demokratik siyaset zemine çekmeyi hedeflediğini bir kez daha bu görüşmede de ısrarla vurgulamıştır. Sayın Öcalan'ın son görüşmede vurguladığı gibi tarihin kritik dönemeçlerinde sağlanan ortaklaşmalar, sorunların çözümüne önemli katkılar sağlar.
22 Ocak tarihindeki görüşmede Sayın Öcalan, mevcut sorunların ancak demokratik hukuk yoluyla kökten çözümünün mümkün olduğunu önemle vurgulamış. Sayın Öcalan’ın şu hususları önemli altını çizdiğini ifade etmeliyim; Sürekli beka kaygısı üreterek, işçi ve emekçinin alın terini güvenlik politikalarına harcandığı, yoksulluğun derinleştirildiği, hukuksuzlukların sıradanlaştığı, sömürünün yaygınlaştığı, kadın ve çocuk düşmanlığının arttığı bu kısır döngüden çıkmanın yol haritasını sunmaya hazır olduğunu ifade etmiş.
Türkiye’nin bütün bu prangalardan kurtulmasının zeminini oluşturmaya hazır olduğunu güçlü bir şekilde dile getirmiştir. Evet, biz de diyoruz ki tarihin bu önemli kırılma dönemlerinde Türkiye bütün prangalarından kurtulmalı ve kısır döngüden kurtulmadır.
Ayrıca sayın Öcalan son görüşmede heyetimize 'Bahçeli'nin yaklaşımının devlet aklıyla buluşması halinde barışa hizmet edecek tarihsel bir çıkışa vesile olacağını' belirtmiştir."
Kaynak:Haber Merkezi