Ülkü Ocakları başkanına yanıtı Sinan Ateş’in eşi verdi
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, "cumhurbaşkanına hakaret" gerekçesiyle Ankara'da gözaltına alınmıştı. Özdağ, İstanbul Çağlayan Adliyesi’ne sevk edildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özdağ'a, 19 Ocak'ta düzenlenen Zafer Partisi Antalya İl Başkanları İstişare toplantısındaki sözleri nedeniyle soruşturma başlatmıştı.
Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ’ın tutuklanmasının ardından “Kurdun yuvasına giren çakalın akıbeti parçalanmaktır” mesajını yayınladı.
Ahmet Yiğit Yıldırım şunları yazdı:
“Ümit Özdağ, iftiralarıyla Türk milletine, Ülkücü Hareket’e ve Ülkü Ocaklarına saldıran fitne tüccarıdır. Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi’nin ifade ettikleri gibi, bu şahıs tam anlamıyla bir “istihbarat fosili”dir. Türk milliyetçiliğine zarar vermek için sahneye çıkan bu şahsiyet yoksunu, kirli çıkarları uğruna fitne yaymaktadır. Ancak Ülkücü Hareket, Ümit Özdağ gibi şahsiyet yoksunlarına asla geçit vermez!
Hastalıklı yalanlarının hiçbir karşılığı yoktur. Ancak kendi gençlik kolları başkanının hesabından paylaşılan mesajlar, Bozkurt’un pençesi kadar gerçektir. İhanetini ve çirkin yüzünü saklamaya çalışan Ümit Özdağ, Türk milletinin vicdanında çoktan mahkûm edilmiştir.
Ümit Özdağ gibi ahlaksızlar, Türk milletine ihanet edenlerin tarih boyunca yaşadığı hüsranı yaşayacaktır. Milletimiz seni yalnızca ahlaksızlıklar içinde çırpınan bir müfteri olarak hatırlayacaktır. Türk milliyetçileri, liderine sadık ve güçlü iradeye sahip neferlerle bu kutlu mücadeleyi sürdürüyor. Sen ise tarihin çöplüğünde rezil olmuş bir zavallı olarak anılacaksın.
Unutma, kurdun yuvasına giren çakalın akıbeti parçalanmaktır!”
‘Adalet er ya da geç kapına dayanacak, bekle Ahmet’
Öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, Ahmet Yiğit Yıldırım’a yanıt verdi.
“Ahmet! Tarih boyunca Ülkü Ocaklarına ve Ülkücü Hareket’e sen ve yardakçıların kadar zarar veren bir başka kişi ya da kurum yoktur” diyen Ayşe Ateş sosyal medya hesabından şunları yazdı:
“Sinan, senin döneminde katledildi. Hem de senin en yakınındaki kişiler tarafından. O gün Ülkücülük namına kutsal ne varsa ayaklar altına alındı. Üzerinde Ülkücü şehitlerin hakkı bulunan makam aracında Sinan’ın katili taşındı.
Yıllardır yanı başında duran Emre Yüksel yardım ve yataklıktan, emir erin Tolgahan Demirbaş “azmettirici”likten demir parmaklık ardında. Ezelden dostun Serdar Öktem’in yargılanmasına da devam ediliyor.
Hâl böyleyken sen hâlâ, kamuoyunun, hayattan koparılmadan önce hasımlık ettiğin, hayat arkadaşını dahi takip ettirdiğin, kapısına adam gönderdiğin Sinan’ın katledilmesinde hiçbir payın olmadığını düşünmesini bekliyorsun. Cezasızlığın senin için ebedî olduğu yanılgısıyla sosyal medya üzerinden yargı dağıtıyor, tehditler savuruyorsun.
Ümit Özdağ'a beslediğin nefret ise bu siyasi cinayetin peşini bırakmamasından, Sinan'ın hatırasına sahip çıkmasından kaynaklanıyor.
Bunlar iyi günlerin, keyfini çıkar.
Ama her gece başını yastığa koymadan önce şunları tekrar tekrar söylemeyi de ihmal etme Ahmet:
1-) Kiralık katilin bana tahsisli araçla kaçırıldığı artık bir iddia değil, yargı tarafından tasdik edilmiş bir gerçek, hukuki bir hüküm.
2-) Makam aracım benden habersiz otoparktan çıkamazken Sinan Ateş'in katilinin İstanbul'a kaçırılmasında kullanıldı. Haberim yokmuş gibi yapıyorum fakat kapıdan ilk kez giren bir teşkilatçı bile bu masala inanmaz.
3-) Sinan Ateş suikastı dışında daha birçok suça ilişkin delil niteliği taşıyan özel yazışmalar yaptığım yardımcım Tolgahan, özel kalemim Emre bu siyasi cinayetten dolayı hüküm giydi.
4-) Ateş Ailesi yakamı bıraksa bu aziz millet bırakmayacak.
Adalet er ya da geç kapına dayanacak. Bekle Ahmet.”
Kaynak:Haber Merkezi