Mehmet Şandır

Mehmet Şandır

KARAR ZAMANI

Farkında mısınız?

Seçim hızla üzerimize geliyor!

“Bir gece ansızın” duyabiliriz; İktidar sahipleri, “madem bu kadar çok istiyorsunuz, buyurun iki ay sonra seçime gidelim” diyebilirler.

Gerekçe hazır; Demokrasi… Milletin hakemliğine kim karşı çıkabilir?

Dağ gibi biriken ekonomik sorunları kimin çözebileceğine, ertelenen umutları hangi partinin gerçekleştirebileceğine, ülkemizin etrafında daralan kuşatmayı hangi liderin kırabileceğine millet karar versin, “hodri meydan” diyebilirler.

Son günlerde İktidar kanadında seçim hazırlıkları olağan dışı hızlandı.

MHP, bölge mitinglerinin üçüncüsünü geçen haftasonu Kayseri’de yaptı. “Adayımız belli karar net” temalı mitinglerde coşkulu büyük kalabalıklara Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmasını bir “beka meselesi” olarak gördüklerini anlatıyorlar.

AKP, seçim stratejisi hazırlama toplantılarına başlayalı çok oldu. Teşkilatlara seçim için seferberlik talimatı verildi.

Cumhurbaşkanı, milletin kesesinden bol kepçe dağıtmaya başladı.

Daha önce 6 milyona yakın vatandaşın 30 milyar liraya yaklaşan elektrik, su, doğalgaz, telefon gibi icraya düşmüş borçlarını Devlet’in üstlendiğini açıklamıştı. Geçen hafta Cumhuriyet’in en büyük projesi diye 900 milyar TL yatırım bedelli sosyal konut ve arsa projesini açıkladı. Üniversite öğrencilerine parasal müjdeler verdi. EYT’liler sorunu çözülüyor, 3600 ek gösterge uygulama aşamasında…

2023 yılı bütçe teklifi hazırlanmaya başlandı. Bu bütçe ile emekliye, asgari ücretliye ve tüm çalışanların maaşlarına yüksek oranlarda zamlar yapılacak, çiftçiye destekler, esnafa ve sanayiciye faizsiz krediler verilecek…

Bunların tümü doğrudan seçim yatırımıdır.

Seçim tarihi, iktidar partileri tarafından kendilerini en avantajlı muhalefet partilerini en hazırlıksız buldukları tarih olarak açıklanacaktır. Ancak bu tarihin kara kış gelmeden önce olacağını düşünüyorum.

TOKİ, 81 il 609 ilçede 250 bin sosyal konut yapacak ve 100 bin arsa dağıtacak. 30 Ekim tarihine kadar müracaatlar alınacak ve inşaatlara yıl başından önce başlanacak, ancak kuralar 2023 Mart ayında çekilecek? NEDEN?

Bu durum seçimin marttan önce yapılacağının işaretidir.

Projeye müracaat edecek vatandaşlar/seçmenler aile yakınları ile en az 20 milyon kişi yani toplam seçmenin üçte biri büyüklüğünde bir toplum kesimi, maliyetinden yüzde 40 ucuza ve 240 ay taksitle ev veya arsa sahibi olmak umudunu AKP’nin seçimi kazanmasına bağlamış olacaktır. Yani AKP seçmenlere “yeniden iktidar olursak dar gelirliler, gençler, emekliler, engelli vatandaşlar, şehit ve gazi yakınları ev sahibi olacaksınız” demiş olacaktır.

Bu süreçte sorunları büyüterek, “çılgın projeler” ile umutları besleyerek ve dış politika konularında “bir gece ansızın gelebiliriz” tehdidi ile çatışma ihtimalini büyüterek toplumu tek çözüm seçim, tek çare Cumhur İttifakı çaresizliğine getireceklerdir.

Daha önceki birçok seçimde başarı ile uygulanan korkutma, umutlandırma, rüşvet, şantaj, tehdit ve sıkı baskılama/takip ile sonuç alınmaya çalışılacaktır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2007 seçimleri öncesinde (son hafta Isparta mitingi) “Tek başına seçilmezsem bırakır giderim, bugünü ararsınız, 2001 krizini unutmayın, istikrarı bozmayın” tehdidini hatırlatırım. Toplum, “Evdeki bulgurdan olmak” korkusuyla çaresiz, bir anlamda alternatifsiz AKP’ye yüzde 50’ye yakın OY vermişti.

İktidar partileri/Cumhur İttifakı, bu seçim sürecinde yeniden toplumun korku ve umut duyguları üzerinde sörf yaparak kararsız, bağımsız ve genç seçmenleri etkilemeye, kendi seçmenlerini motive etmeye ve “Sorunları biliyoruz, biz çözeriz” iddiasına toplumu inandırmaya çalışacaklardır.

İktidar partilerinin en büyük propaganda gücü, muhalefet partilerinin içinde bulunduğu durumdur.

Muhalefet partileri/Millet İttifakı, hala İktidarın kendilerine belirlediği gündem içinde ve yaptığı suçlamalara cevap yetiştirmek telaşında çırpınıp duruyor, HDP çıkmaz sokağında körebe oynuyor. İktidar partileri ve yandaşlarının FETÖ, HDP yanlısı olmak suçlamaları karşısında içine düştükleri savunma psikolojisinden bir türlü kurtulup iktidara karşı siyasi taauruza geçemediler ve topluma kendilerini ve projelerini anlatamadılar.

FETÖ ve HDP/PKK’dan ilişkili olmak suçlaması muhalefet partileri elinde AKP’ye yöneltilecek en önemli siyasi silah olabilirdi ve toplum nezdinde çok da ses getirirdi. FETÖ ve APO ile görüşenler, hatta birlikte yürüyenler, iktidar sahipleri olmasına rağmen suçlananlar muhalefet liderleri…Bu sonuç iktidarın propaganda başarısı olmasından daha çok muhalefetin başarısızlığı ve beceriksizliğidir.

Muhalefetin parlementer sisteme dönüş projesini topluma yeterince anlatabildiğini söyleyebilmek mümkün değil…

BENCE
Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en stratejik seçimlerine gitmektedir.

Toplum, bu seçimlerde parlamenter sistem veya başkanlık sistemi arasında bir tercih yapacaktır; ya Batı tipi çok partili demokratik sisteme geri döneceğiz ya da dönülmez bir şekilde “Doğulaşacağız.”

Cumhurbaşkanı, “Hedefimiz, Şanghay İşbirliği Teşkilatı’na tam üye olmak” diyor.

Kafamızı kuma sokmayalım(!)

Karar zamanı!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Şandır Arşivi