KİM DAHA KÖTÜ?

KİM DAHA KÖTÜ?
Balotelli mi kötü bir karakter Ali Palabıyık mı?Yoksa her ikisi bir arada mı? Kötülük nereden kaynaklanır?Felsefenin uzunca bir süre kafa yorduğu, “Neden kötülük?” sorusuna cevap ekseriyet “çıkar” ortak yanıtını buluyor....

Balotelli mi kötü bir karakter Ali Palabıyık mı?
Yoksa her ikisi bir arada mı? Kötülük nereden kaynaklanır?
Felsefenin uzunca bir süre kafa yorduğu, “Neden kötülük?” sorusuna cevap ekseriyet “çıkar” ortak yanıtını buluyor. Hazin. Ne öğreniliyor ne yeniliyor?
Ali Palabıyık, kendini üst düzey bir hakem görüyor değil mi? Ne onun kadar kural kitabı okumuşumdur ne de düdük çalmışımdır.
Düdük onun olsun, adalet benim. Adaletli davranayım. Siz Beşiktaş düşmanı bir körsünüz sayın Bayım! Siz dün gece bırakın futbolseverleri, tüm meslektaşlarınızla körlükle suçlanmış, acemilik konusunda hakkınızı almış, bırakın üst düzey olmayı, yanlı, hak yiyen adaletsiz sıfatlarıyla haklı olarak anılmış birisiniz. Yakışır. Yıllardır da yakışıyordu. Dün maç sonundaki o münasebetsiz gülüşünüzü kime gönderdiyseniz karşılığını alırsınız.
1995 yılından beri ilk kez oynanan Adana Demir maçını bir düdükle harcayacak değilim. Kendini düdük sanar. Yanlış anlar, adliyelerde uğraştırır, savcıyı, hâkimi, kolluk kuvvetlerini meşgul eder, son düdük dediğim o değil. Son saniyede yediği hak. Çaldığı düdük yani.
Beşiktaş müsabakaya güzel çıktı. Güç ile çıktı. Maneviyat ile çıktı. 3-0’ı da zor bulmadı, kolay buldu.
Beşiktaş yerden yere vurulabilir. 3-0’dan maçı beraberliğe taşıması cezasız kalmaz. Bu sahadakilere de kenardakilere de yazar. Ama Beşiktaş bu sahadan mağlup çıksa, ağır mağlup çıksa, Beşiktaş düşmanlarını, organize çeteleri haklı kılmaz. Beşiktaş organize işler ile karşı karşıya idi dün gece.
Dar zamana sıkıştırılan maçların zorunlu kıldığı değişiklikler sonuç vermeyince, birbiri ardına gelen sakatlıklar, bu kadro farklılığını zorunlu kılınca istediğiniz oyunu alamamanız olağan.
Ancak Beşiktaş takımının 3-0 öne geçtiği Demirspor karşısında müsabakayı son 10 saniyede öyle ya da böyle 3-3 bitiriyorsa, “Hayırdır” denir.
Bunun cevabını da hoca verir. Veriyor da “Değişiklikler bizi hayal kırıklığına uğrattı” diyor.
Beşiktaş’a gelmesi çok istenen, futbol tüccarlarının iyi pazarladığı Balotelli meselesine gelince… Artık tüccarların elinde bir malzeme olmuş bu futbol emeklisi, tüccarının da gazıyla Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın’a önce maçın içinde sonra sonunda hareket yaptı. Jübilesini yapması gereken bu adam hala hareket peşinde. Tek kelime ile terbiyesiz.
Beşiktaş ile Demirspor arasında bağlar güçlüdür. Bu bağları ne jübilesi gelmiş bir adam ne de tüccarları yıkabilir. Demirspor mücadele etti ama bu mücadelesi haklı bir puan değildi.
Beşiktaş’ın iki puanını çalan, uydurduğu dakikalarla Josef’e “10 saniye var” diyen ama çalınamayan düdüktü.
Düdükler çalınır, çalınmaz. Bu hatıralar, bu anlar Beşiktaş’ı yazar, kafası değişik olanları yazmaz. Tıpkı emekli futbolcu gibi tıpkı düdüğü kiralık gibi.
Beşiktaş, şampiyon olduğu, iki kupa kaldırdığı sene de böyle çelmelere çok maruz kaldı. Kalkmayı bildi. Sahanın en iyilerinden Josef de Souza ne diyor maç sonunda, “Tanrı’nın izniyle saha içinde tekrar şampiyon olacağız.”
Beşiktaş’ın işi Tanrı’ya kalmadı da sizin Tanrı’ya vereceğiniz hesabınız az değil onu düşünün.