DEM Parti Eş Başkanı Hatimoğulları: “Muhalefeti dışlayarak toplumsal barış kurulmaz”

DEM Parti Eş Başkanı Hatimoğulları: “Muhalefeti dışlayarak toplumsal barış kurulmaz”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları, “Bu süreç muhalefetsiz olmaz. Toplumun yarısını dışarda bırakarak toplumsal barış sağlanamaz. Askeri vesayet rejiminin yerine başka vesayetleri ikame ederek demokratik bir anayasa yapılamaz” dedi.

“Tıkanıklık değil ama ilerleme de yok”

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, yeni çözüm sürecine ilişkin değerlendirmesinde, süreçte bir yavaşlık yaşandığını ancak bunun “tıkanıklık” olarak nitelendirilemeyeceğini söyledi.

DW Türkçe'den Gülsen Solaker'in sorularını yanıtlayan Hatimoğulları, “Bir durgunluk olduğu gözüküyor. O nedenle doğru bir tespit sizinki de. Ancak bu durgunluğa sürecin tıkanıklığı diyemeyiz tam olarak. Fakat sürecin daha hızlı ilerlemesini herkes çok istiyor” dedi.

PKK’nin kongre toplayarak silah bırakma kararı almasının tarihi bir gelişme olduğunu belirten Hatimoğulları, “Şimdi bu tarihi gelişmelerin barışla neticelenmesi, silahsızlanma ve çatışmasızlıkla neticelenmesinin yolu karşılıklı bu adımları büyütmekten geçiyor. Bunu herkes biliyor, herkes söylüyor ama yapılmıyor” diye konuştu.

“Komisyon göstermelik olmamalı”

DEM Parti lideri, TBMM’de kurulması planlanan çözüm komisyonunun yalnızca rapor sunan değil, karar alma yetkisi olan yasal bir yapı olması gerektiğini vurguladı:

“Bizim muradımız; karar alma yetkisine sahip olan, yasayla kurulmuş bir komisyon. Çünkü böyle bir komisyon işlevli olur. … 100 yıllık Kürt sorununun ve demokratikleşme meselelerinin Türkiye'de çözümüne somut anlamda katkı verecek bir komisyon olarak tarihe girebilir.”

Hatimoğulları, MHP lideri Bahçeli’nin önerdiği 100 kişilik komisyondan söz ederek, bunun ciddiyetle ele alınması gerektiğini, yoksa sıradan bir araştırma komisyonuna dönüşeceğini söyledi.

“Ortadoğu yeniden şekillenirken iç barış sağlanmalı”

Ortadoğu’daki gelişmelerin süreci doğrudan etkileyebileceğini vurgulayan Hatimoğulları, İsrail-İran çatışmasının küresel bir krize dönüşme potansiyeline dikkat çekti:

“İsrail-İran savaşı bölgenin ve dünyanın bütün dengelerini etkileyecek bir savaş. … Türkiye'nin ayağındaki en büyük pranga bu sorun. Ve bu sorunu demokratik yöntemle çözerse, Türkiye'nin ayağındaki pranga ortadan kalkar, Türkiye rahatlar.”

“Bu süreç muhalefetsiz olmaz”

Sürecin ilerlemesinde en önemli engellerden birinin muhalefetin dışlanması olduğunu vurgulayan Hatimoğulları, muhalefetin sürece dâhil edilmemesi durumunda barışın toplumsallaşamayacağını söyledi:

“Bu süreç muhalefetsiz olmaz. Bu çok net. Türkiye 86 milyonsa bunun yarısı muhalefet. … Toplumun yarısını dışında tutarak bir toplumsal barış, bir toplumsal mutabakat sağlamanız mümkün değil.”

İmamoğlu ve CHP’ye yönelik baskıların da süreci olumsuz etkilediğini belirten Hatimoğulları, “Muhalefete ve rakiplere bu şekilde yüklenilmesini asla doğru bulmuyoruz” dedi.

“Demokratik anayasa için yol temizliği şart”

Yeni anayasa tartışmalarına dair soruya ise Hatimoğulları şu yanıtı verdi:

“Türkiye'de aydın, yazar, gazeteci, siyasetçi, seçilmiş belediye başkanı, meclis üyesi, kent uzlaşısı üyeleri birçok insan hapishanede. Dışarıda da bir tweet atarsam gözaltına alınır mıyım duygusunun yaşandığı yerde demokratik anayasa yapım sürecinden bahsetmek ucube kaçar.”

Hatimoğulları, “Askeri vesayet rejiminin yerine başka vesayetleri ikame ederek demokratik bir anayasa yapılamaz” ifadeleriyle anayasa sürecinin gerçek bir demokratik ortamda yürütülmesi gerektiğini vurguladı.

Kaynak:Alıntı

Öne Çıkanlar