Kılıçdaroğlu, aday olmama sebebini açıkladı: 'Çekişmelere sebep olmak istemiyorum'

Kılıçdaroğlu, aday olmama sebebini açıkladı: 'Çekişmelere sebep olmak istemiyorum'
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP olağanüstü kurultayında genel başkan adayı olmayacağını duyurdu. Aday olmama kararının gerekçelerini sosyal medyadan paylaşan Kılıçdaroğlu, partisini iç çekişmelere sürüklememek adına bu kararı aldığını belirtti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) olağanüstü kurultay sürecine yaklaşırken, partinin önceki dönem genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun aday olup olmayacağı merak konusuydu. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu hafta sonu yapılacak kurultayda genel başkan adayı olmayacağını duyurdu.

Kılıçdaroğlu'ndan aday olmama kararının sebebi

Kılıçdaroğlu, aday olmama kararının arkasındaki nedenleri resmi X sosyal medya hesabından şu sözlerle açıkladı:

"Aday olmam için imza toplayan, ısrar eden ve çalışan bütün kardeşlerime teşekkürlerimi iletiyorum. Aday olmama kararımın nedeni; ‘Aday olursan yüzüne tükürürler’ diyen tehditler değildir, çünkü çalanların yüzüne tükürülür ve ben çalmadım.

‘Aday olursan taşlarlar’ söylemiyle yapılan linç kampanyalarından korktuğum için değil, çünkü ben yürüdüğüm yolda ölüm dahil hiçbir korkuya yer vermedim. İftiralar nedeniyle aday olmama kararı almadım; ülkem ve partim için verdiğim mücadele milletimin vicdanına emanettir."

Partiyi iç çekişmelere sürüklememek

Kılıçdaroğlu, aday olmama kararının bir diğer gerekçesinin ise partiyi iç çekişmelere sürüklememek olduğunu şu sözlerle belirtti.

"Kurultayımız milletimize, ülkemize ve partimize hayırlı olsun. Biz, gölgemiz olsun ve milletimiz hiçbir tehditten korkmasın diye güneşin altında durmayı görev bilen bir gelenekten geldik."

6fe8dfbe-882b-4873-a539-f04448dfb3dc-w.jpg
Kemal Kılıçdaroğlu'nun X hesabından yaptığı paylaşım
​​​​​​

Kaynak:Haber Merkezi, Sosyal Medya

Öne Çıkanlar

CHP'li Murat Bakan'dan Yerlikaya’ya: Kimlere çakar izni verdiniz?

CHP'li Murat Bakan'dan Yerlikaya’ya: Kimlere çakar izni verdiniz?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya koruma kararları ve çakar takılan araçlar üzerinden yüklendi

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya “kimlere, hangi gerekçeyle koruma ve çakar verildiğini” sordu. Bakan, kamuoyuna yansıyan ‘çakarlı araç terörü’ görüntülerinin, devletin belli kesimlere adeta dokunulmazlık sağladığını ortaya koyduğunu söyledi.

“Tarikat mensuplarına ve eski vekil yakınlarına imtiyaz tanınıyor”

Murat Bakan, her gün trafikte kuralları hiçe sayan, kamuoyunda tanınan bazı şahısların çakar takılı araçlarla görüntülendiğine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Kimisi tarikat üyesi, kimisi mafyatik çevrelerden, kimisi AKP’li eski vekil yakını… Önce koruma kararı çıkarılıyor, sonra bu kişiler trafikte geçiş üstünlüğü kazanıyor. Çakarlı araçla hastane otoparkını karıştıran şahıs eski bir AKP milletvekiline tahsisli araçla geziyordu. İhtiyacı olmayana bu hak veriliyor, sonra da bu hakkı başkalarına kullandırıyorlar.”

“Devletin onuru bu kadar ucuz olamaz”

Bakan, trafikte yaşanan bu keyfiliklerin kamuoyunda öfke yarattığını belirterek, “Kamuoyu tepki verdiğinde sadece çakarın iptal edildiğini ve para cezası kesildiğini söylüyorsunuz. Oysa mesele bir kişiye verilen imtiyaz değil, tüm sisteme yayılan çürümüşlük” dedi.

Yerlikaya’ya açık sorular yöneltti

Murat Bakan, İçişleri Bakanı’na şu soruları yöneltti:

  1. Koruma kararı verilen kaç kişi yakın polis koruması ile korunuyor? Kaçı sivil, kaçı siyasetçi, kaçı bürokrat?

  2. Koruma kapsamındaki kaç araç trafikte geçiş üstünlüğü hakkına sahip?

  3. Meclis’te görev yapan kaç milletvekili koruma altında? Partilere göre dağılımı nedir?

  4. Hangi kişiler, hangi yasal dayanakla çakar takma yetkisine sahip?

Soylu dönemine işaret etti

CHP’li Bakan, Yerlikaya’ya daha önce yönelttiği ancak yanıtsız bırakılan soruları da yeniden hatırlattı. Eski Bakan Süleyman Soylu döneminde verilen çakar ve geçiş üstünlüğü izinlerinin ne kadarının usulsüz olduğunu soran Bakan, bu izinlerin ne kadarının iptal edildiğini ve kimler hakkında işlem yapıldığını öğrenmek istediklerini söyledi.

“Kamuoyu bu soruların cevabını bekliyor”

Murat Bakan açıklamasını, “Gerçekten hukukun işlediği bir devlet olmak istiyorsak, çakar takanlara değil, bu çakarı kimlerin verdiğine bakmalıyız” sözleriyle tamamladı. Yerlikaya’nın bugüne kadar sorulara yanıt vermemesi ise muhalefetin tepkisini artırıyor.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar

İBB'den “Çözüm Merkezi’nde işe gelmeyenlere maaş veriliyor” iddiasına yalanlama

İBB'den “Çözüm Merkezi’nde işe gelmeyenlere maaş veriliyor” iddiasına yalanlama
İBB, Çözüm Merkezi'nde siyasi bağlantılı kişilere çalışmadan maaş ödendiği iddialarını “asılsız ve mesnetsiz” olarak nitelendirdi. Şeffaf ve mevzuata uygun personel alımı yapıldığını belirten kurum, hukuki süreç başlattığını açıkladı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), son günlerde kamuoyunda gündeme getirilen, “Çözüm Merkezi’nde işe gelmeyen, siyasi ilişkili kişilere maaş ödeniyor” yönündeki iddialara yazılı bir açıklamayla karşılık verdi. Belediye, söz konusu iddiaları “asılsız ve mesnetsiz” olarak tanımlayarak, iddiayı dile getirenler hakkında hukuki işlem başlatıldığını duyurdu.

Personel artışı planlı ve ihtiyaca göre

Açıklamada, artan nüfus ve kamu hizmeti talebine bağlı olarak özellikle pandemi süreci ve sosyal destek uygulamalarının yoğunlaştığı dönemlerde Çözüm Merkezi’nin kapasitesinin yeniden yapılandırıldığı belirtildi. Personel artışlarının rastgele değil, kamu hizmeti ihtiyacına göre ve yasal çerçevede yapıldığı vurgulandı.

Yıllara göre personel sayısı açıklandı

İBB, Çözüm Merkezi’nde çalışan sayısının yıllara göre gelişimini de kamuoyuyla paylaştı:

  • 2019: 727 kişi

  • 2020: 886 kişi

  • 2021: 964 kişi

  • 2022: 1.010 kişi

  • 2023: 1.102 kişi

  • 2024: 1.065 kişi

  • 2025: 1.251 kişi

2025 itibarıyla aktif görev yapan personel sayısının 1.251 olduğu, bu sayının üçte ikisinin çağrı merkezi operatörlerinden, kalanının ise çözüm ve idari birim çalışanlarından oluştuğu bildirildi.

“İki bin kişi” iddiası doğru değil

Kurum açıklamasında, iddia edilen “iki bin kişilik kadro”nun gerçeği yansıtmadığı, herhangi bir çalışmadan maaş alındığına dair söylemlerin ise tamamen uydurma olduğu ifade edildi.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar