Nihat Sırdar
Uçak
Dünyada yangın söndürme uçağı denince akla ilk gelen ve gerek manevra kabiliyeti, gerek su alma kolaylığı açısından en çok tercih edilen uçaklar, şu an Türk Hava Kurumu’nun envanterinde bulunan uçak tipi.
Bu uçaklar Canadair CL-415 veya Bombardier 415 tip ismiyle, Canadair tarafından Kanada’da üretiliyor.
Avrupa’da bizim gibi orman varlığı çok olan ülkelerde (İspanya, İtalya, Yunanistan, Hırvatistan) bu uçaklar kullanılıyor hatta AB bu uçaklardan 3 tanesi bugün itibariyle söndürme çalışmalarına katılıyor.
Bizim THK’nın elinde bulunan ve istenirse 4-5 gün içinde uçuşa hazır hale gelebilecek uçaklarını aşağılayan, dalga geçen, antika diyen hatta varlığını inkar eden yöneticiler AB’den aynı uçakların gelmesine ne diyecekler sizce?
Peki küresel ısınmanın bangır bangır geldiği, mevsimlerin iklimlerin değiştiği, bizzat Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yılın başında bu yaz için yaptığı aşırı sıcak uyarısının Orman Bakanlığı tarafından ciddiye alınmaması, ekstra hazırlık yapılmamasına ne diyeceğiz?
Bu kadar mı beceriksiz olur bir yönetim?
Bu kadar mı vizyonsuz, bu kadar mı iş bilmez olur?
Senin işin ormanları korumak mı, Rusya’ya gidip uçak kullanmak mı?
Varsa pilotluk lisansın kiralarsın tek motorlu uçak uçarsın.
Çok hoşuna gitti diye Türkiye’nin coğrafi koşullarına uygun olmayan yangın söndürme uçağı kiralamak niye?
Üstelik kendine ait hiç uçağın yokken neden sadece 3 tane?
Neden kavurucu sıcaklarla orman yangını riskinin arttığı bu yıl sadece 3 uçak?
Peki Bekir Pakdemirli’yi Orman Bakanı yaptıkları yetmiyormuş gibi aynı zamanda gıda ve tarım bakanı da yapan zihniyet farklı mı sizce?
Uçak sevmiyorlar desek?
Öyle değil çünkü 13 protokol uçağı var. Her yere özel uçaklarla gidiyorlar. Tarifeli uçağa binmeyi ayıp sayıyorlar, o derece.
Bunların 3 tanesi geniş gövdeli, çift koridorlu uçaklar.
1 tane Boeing 747-800 (Katar’ın hediye ettiği iddia edilen), bir tane Airbus A330 ve bir tane de Airbus A340 (Tunus’un devrik lideri Bin Ali’nin lavaboları altın kaplama olduğu söylenen uçağı) mevcut.
Federal Almanya’nın bu tipte yani geniş gövdeli devlet uçağı sayısı 1 (yazıyla bir) tane.
Üstelik o da sık sık arıza yaptığı için Merkel tarifeli uçak kullanmak zorunda kalıyordu.
Yenisini mecliste epey tartıştıktan sonra sipariş ettiler.
Peki bizde de geniş gövdeli bir tane uçak olsa.
Diğerlerini satsak mesela.
Kaç tane yangın söndürme uçağı alırız biliyor musunuz?
Yazının başında bahsettiğim Canadair CL 415 yangın söndürme uçağının yenisinin fiyatı 35 milyon dolar.
Filomuzdaki Boeig 747-800 uçağını Katar Emiri’ne ayıp olması pahasına satsak fiyatı iç donanımıyla yaklaşık 350 milyon dolar.
Yani tam 10 tane yepyeni yangın söndürme uçağı demek.
Airbus A 330’u satsak iç donanımıyla birlikte yaklaşık 120 milyon dolarımız olur. Bu da 4 tane yangın söndürme uçağı demek.
Etti mi size 14 tane kendi malımız uçak.
Daha da içinizi acıtacak olanı hatırlatayım.
Ankara’da bulunan THK Üniversitesi’nin pistinde yatıyor ya o uçaklar.
O üniversiteye çok yakın mesafede Ankapark diye bir garabet var.
Melih Gökçek “kişisel zevkim” diye 750 milyon dolar gömdü oraya.
Altınlarını bozdurup yapmadı, sizin paranızı harcadı.
İşte o parayla tam 20 tane yangın söndürme uçağı alınabiliyordu.
Bir ülke bu kadar izansız, bu kadar kötü yönetilebilir.
Yıka yıka bitiremediler, yaka yaka bitirecekler memleketi.