DEVA’dan kuraklık alarmı: “Çiftçi hem donla hem susuzlukla mücadele ediyor”
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, mart ayında son 35 yılın en düşük yağış seviyesinin görüldüğünü belirterek, tarımda kuraklık tehlikesine dikkat çekti. Karal, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi sundu.
Karal, Meteoroloji verilerine göre mart ayı yağışlarının 28,8 mm’ye düştüğünü, bunun son 35 yılın en düşük seviyesi olduğunu söyledi. Yağışların normale göre yüzde 53, geçen yıla göre ise yüzde 59 azaldığını belirten Karal, Ege’de 65, Marmara’da 39, İç Anadolu’da 35 ve Karadeniz’de 32 yılın en düşük seviyesinin kaydedildiğini vurguladı.
“Çiftçi aynı sezonda doğanın tüm yükünü taşıyor”
Aydın’da DSİ ve Valilik kararına göre 2025 sulama sezonunda tarım alanlarının yalnızca yüzde 50’sine su verileceğini, çiftçilere en fazla iki defa su sağlanacağını ve alanların yarısında kuru tarıma geçileceğini hatırlatan Karal, bu kararın ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağını ifade etti. “Sulama kısıtlamaları, üretimi ve geçimini toprağa bağlamış binlerce aileyi doğrudan etkileyecek. Zincir kırılırsa hem üretici hem tüketici zarar görür” dedi.
Geçtiğimiz haftalarda yaşanan don felaketinin ardından kuraklık tehdidinin de ortaya çıktığını belirten Karal, “Bu yalnızca iklim sorunu değil, aynı zamanda gıda güvenliği ve ekonomik krizdir. Tarım politikalarının günü kurtaran değil, geleceği planlayan bir vizyonla yürütülmesi gerekir” diye konuştu.
Karal’ın Bakan Yumaklı’ya yönelttiği sorular:
Aydın’daki kuraklık karşısında çiftçilerin mağduriyetini gidermek için hangi alternatif su kaynakları geliştirilmektedir? Modern sulama sistemleri için destek sağlanacak mıdır?
Sulama alanlarında yüzde 50 su kısıtlaması Aydın’daki tarımsal rekolteyi nasıl etkileyecektir? Bu kayıplar nasıl telafi edilecektir?
Büyük Menderes Havzası’nda su rezervlerini artırmaya yönelik hangi uzun vadeli planlamalar yapılmaktadır?
Su yetersizliği nedeniyle uygulanacak kuru tarım politikasıyla çiftçinin ekonomik sürdürülebilirliği nasıl sağlanacaktır? Herhangi bir destek paketi hazırlanmakta mıdır?
Aydın ve çevresindeki üretim düşüşü iç piyasada fiyatları ve tüketiciyi nasıl etkileyecektir? Bakanlık buna karşı hangi önlemleri alacaktır?
Kuraklık yönetimi ve su kaynaklarının etkin kullanımı konusunda sürdürülebilir bir planlama var mıdır? Çiftçiler bu konuda nasıl bilinçlendirilmektedir?
Karal, sözlerini “İklim krizinin etkileri artık teoride değil, tarlada yaşanıyor. Tarım politikalarında vakit kaybetmeden köklü bir dönüşüme ihtiyaç var” diyerek tamamladı.
