TCMB Başkanı Erkan "Hediye paketi" derken neyi kast etti?

TCMB Başkanı Erkan "Hediye paketi" derken neyi kast etti?
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, göreve gelmesinin ardından kameralar karşısındaki ilk sınavını verdi. Yılın 3. enflasyon raporu sunumunu gerçekleştiren Erkan, kurumun yıl sonu enflasyon tahmininin...

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, göreve gelmesinin ardından kameralar karşısındaki ilk sınavını verdi. Yılın 3. enflasyon raporu sunumunu gerçekleştiren Erkan, kurumun yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 22,3'ten yüzde 58'e yükseltildiğini duyurdu. "Faiz sebep, enflasyon sonuç" teorisinden "rasyonele dönüş" patikasına geçiş yapan TCMB'nin üçüncü enflasyon raporu herkes tarafından merakla takip ediliyordu. Sunumda önceki döneme dair ciddi değişiklikler olması "olumlu" bir gelişme olarak kabul görse de "siyasi baskı" ve "bağımsızlık" kaygısının tam manasıyla giderilememesi, atılacak adımlara karşı şüpheci bir yaklaşımın oluşmasına yol açıyor.

Enflasyon raporu adından da anlaşılacağı üzere, TCMB'nin yakın dönemde enflasyona ilişkin atacağı adım ve beklentilerini anlattığı geleneksel bir toplantı. Ancak önceki dönemde Şahap Kavcıoğlu Başkanlığı'nda gerçekleştirilen sunumlar da ana konu enflasyon yerine daha çok "ekonomik büyüme" üzerine belirleniyordu. Uygulanan heteredoks politikaların anahtar kelimeleri ise "Yatırım, üretim, ihracat ve istihdam"dı. Öte yandan bugünkü toplantıda bu kelimeler yer almazken, konunun daha çok enflasyonun durdurulmasına ilişkin olması olumlu karşılandı.

Kavcıoğlu döneminde bir diğer anahtar kelime ise dolar kurunun enflasyon üzerindeki baskının hafifletilmesi için atılan "liralaşma" stratejisiydi. TCMB Başkanı Erkan, liralaşma stratejisine de raporda yer vermezken, TL'ye ilişkin olarak sadece "Çalışmalarını başlattığımız TL tasarruf enstrümanlarını çeşitlendireceğiz. Sermaye piyasalarının derinleşmesini destekleyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Enflasyonu yüzde 85'e fırlatan teori tamamen bitti mi?

Türkiye'de enflasyonu yüzde 85'e zıplatan "Faiz sebep, enflasyon sonuç" teorisi ve beraberinde getirilen makroihtiyati adımlar, Merkez Bankası'nın sunumundan tamamen çıkmış gözükse de işin bir de siyasi ayağı var. Kamuoyu, halen bu politikanın tamamen rafa kaldırılmadığına inanıyor. Bir diğer konu da Merkez Bankası'nın "tam bağımsızlığı". Erkan bugünkü toplantı da söz konusu teoriye ilişkin bir soruya "Merkez Bankası Başkanı olarak benden siyasi bir açıklama almayacaksınız" yanıtını verdi.

Bir diğer soru da Merkez Bankası'nın bağımsızlığı üzerineydi. Erkan bu soruya da "Merkez Bankası tamamen bağımsız bir kurumdur" cevabını verdi.

Enflasyondan önce dolarla mücadele

Türkiye'de enflasyon üzerinde en temel belirleyici sorun döviz kurundaki yükseliş. Eski Başkan Kavcıoğlu'nun dövizi aşağı çekmek için stratejisi; düşük faiz ortamında yükselen kurun, ihracatta rekabet avantajı sağlaması, bu yolla artan ihracatın da ülkeye giren döviz miktarını artırarak, doları ve cari açığı dengeye getirmesini beklemekti. Bunun için onlarca düzenleme yapıldı. Yeni Başkan Erkan ise bu düzenlemeleri, kucağına bırakılmış ve kurtulunması gereken bir hediye paketi olarak gördü.

Erkan ise dolar artışının dengelenmesi için çarenin parasal sıkılaşma olduğuna işaret etti. Erkan "Döviz kuru geçişkenliği son dönemde yükselmeye başlamıştır.  Mevcut durumda geçişkenlik yüzde 25 civarında. Geçişkenlik talep koşullarının güçlü olduğu dönemde hızlı gerçekleşir. Parasal sıkılaştırma süreci döviz kuru istikrarını da destekleyecek. " dedi.

Daha gerçekçi ve şeffaf yaklaşım

Kavcıoğlu döneminde Merkez Bankası'nın fiyat istikrarı için mücadele verdiği söylense de bu sözlerin altı pek doldurulmuyordu. Enflasyon düşüşü tamamen yeni stratejiye bağlanarak "bekle ve gör" politikası uygulanıyordu.

Erkan'ın bugün yaptığı açıklamalar ise önceki döneme göre daha gerçekçi mesajlar içerdi. Erkan, enflasyonun kısa vadede yükseleceğini açık şekilde söylerken, alınan kararların etkisi için 2024'e işaret etti.