AKP’li Çelik, "değerlendiriyoruz" demişti: Abdülkadir Selvi, AKP’nin Can Atalay kararını yazdı

Anayasa Mahkemesi’nin, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliğinin hukuka aykırı bir şekilde düşürülmesinin ‘yok hükmünde’ olduğuna dair kararı sonrası TBMM, Cuma günü olağanüstü bir toplantı gerçekleştirecek. Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, AKP’nin bu süreçte nasıl bir tavır alacağını içeren 'kulis' bilgilerini yazısında paylaştı.

Selvi, AKP’nin bu durumda üç ana gerekçe ileri süreceğini belirtti ve "Tahliye edilip, yemin ederek görevine başlaması beklenmiyor" dedi. Ayrıca, Selvi yazısında "Bu işlerin başından beri bir iklim meselesi olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Normalleşme süreci devam etmiş olsaydı, bugün farklı bir durumu konuşuyor olurduk" ifadelerine yer verdi.

Selvi, “Bazı haber siteleri Can Atalay’ın tahliye edileceği ve 16 Ağustos’ta Meclis’te yemin ederek, görevine başlayacağını yazdı. Peki öyle mi olacak? Öyle olmayacak” dedi.

Can Atalay, TİP'ten milletvekili seçildikten sonra Gezi davası gerekçesiyle hapiste kalmıştı. Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurmasının ardından, AYM hak ihlali kararı verdi. Ancak, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi bu kararı tanımayarak, tahliye talebini reddetti. Yargıtay da AYM’nin kararını kabul etmedi ve Atalay’ın tahliyesi yönünde bir adım atılmadı.

Ne olmuştu?

Yargıtay’ın ikinci hak ihlali kararını da reddetmesi üzerine, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi için TBMM’ye yazı gönderdi. 30 Ocak'ta TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ tarafından okunan kararla Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü. Bu duruma itiraz eden TİP Genel Başkanı Erkan Baş ve DEM Parti milletvekilleri, AYM’ye başvuruda bulundu. AYM, 1 Ağustos’ta kararının gerekçelerini açıkladı.

AYM, Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi işleminin geçersiz olduğuna ve kararın ‘yok hükmünde’ olduğuna işaret etti. AYM’nin kararının ardından Atalay’ın avukatları İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu, ancak mahkeme AYM kararının mahkemeyle doğrudan bağlantısının olmadığını belirtti ve karar verilmesine yer olmadığına hükmetti.