Fatih Altaylı'nın suçlanmasına hukukçu yorumu: Bağlamından kopartılsa dahi “saldırıda bulunacağı” şeklinde yorumlanamaz

Hukukçu Hüseyin Ersöz, gazeteci Fatih Altaylı’nın “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla gözaltına alınmasını değerlendirdi. Ersöz, Altaylı’nın sözlerinin bağlamından koparılsa dahi “fiili bir saldırıda bulunacağı” şeklinde yorunlanamayacağını söyledi.

Altaylı, hedef gösterilen konuşmasında şunları söylemişti:

"Geçmişine bak bu millet yakın geçmişinden de söz etmiyorum. Uzak geçmişine bak. Abi bu millet padişahını boğmuş bir millettir. Hoşuna gitmediği zaman, istemediği zaman. Az uz değildir öldürülen suikaste kurban giden Osmanlı padişahı. Ya boğazlanan veya intihar etti süsü verilen”

Ersöz, konuya dair şu yorumu yaptı:

Gazeteci Fatih Altaylı’nın gözaltına alındığını İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın aşağıdaki açıklamasıyla öğrendik:

“Fatih ALTAYLI hakkında kendi ismiyle anılan “Youtube” sosyal medya kanalında 20/06/2025 tarihli yayında Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan tehdit içerikli sözleri nedeniyle Cumhubaşkanını Tehdit (TCK md. 310/2 delaletiyle 106/1) suçundan re’sen soruşturma başlatılmış olup adı geçen şahıs İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne verilen talimat gereği bugün yakalanarak gözaltına alınmıştır. Kamuoyunun bilgisine duyurulur”

Başsavcılığın bu açıklamasına göre Fatih Altaylı’nın Cumhurbaşkanını Tehdit Suçunu işlediği iddia ediliyor.

Tehdit suçunun oluşabilmesi için “vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle” bir söylemde bulunulması gerekiyor. Oysa ki Fatih Altaylı’nın yayın sırasında sarf ettiği sözler bağlamından koparılsa dahi “fiili bir saldırıda bulunacağı” şeklinde yorunlanabilecek beyanlar değil.

Diğer yandan Fatih Altaylı gibi bir gazetecinin bu suçu işleme kastıyla hareket ettiğini ileri sürmek, mesleki kariyer ve deneyimiyle de açıklanabilir olmaktan oldukça uzak.

Son olarak, sabah saatlerinde yayınlanan sözlere ilişkin akşam saatlerinde yakalama işlemi uygulanması ve Fatih Altaylı’nın bu geceyi gözaltında geçirmesi Özgürlük Hakkı ile bağdaşır bir durum da değil.

Cumhurbaşkanını Tehdit Suçunun cezasının alt sınırı 5 yıl. Yargı pratiğinde ne yazıkki cezası çok daha az olan Cumhurbaşkanına Hakaret Suçuna ilişkin olarak dahi tutuklama kararı verilebildiğine şahit oluyoruz. Umalım ki “kanımca unsurları dahi oluşmamış” böyle bir suçtan dolayı özgürlük kısıtlayıcı bir tedbir uygulanmaz.