Gülşen'den basın açıklaması

Gülşen'den basın açıklaması
İmam Hatiplilere hakaret ettiği iddiasıyla hakkında üç yıla kadar hapis cezası talep edilen şarkıcı Gülşen'in yargılandığı davada karar çıktı. Gülşen'e, 10 ay hapis cezası verilerek hükmün açıklanması geri bırakıldı....

İmam Hatiplilere hakaret ettiği iddiasıyla hakkında üç yıla kadar hapis cezası talep edilen şarkıcı Gülşen'in yargılandığı davada karar çıktı. Gülşen'e, 10 ay hapis cezası verilerek hükmün açıklanması geri bırakıldı. Şarkıcı Gülşen karar hakkında sosyal medya hesabından basın açıklaması yayımladı.

Açıklamasında "Bugün müvekkil Gülşen'i yargılayan mahkeme de yaklaşık 10 aydır üzerine atılıTCK 216/1 "halk kin ve nefrete alenen tahrik" suçunu işlemediğine kanaat getirerek esasen BERAAT kararı vermesi gerekirken; hiçbir şekilde yargılamasının yapılmadığı, hakkında ek savunma hakkı dahi tanınmayan bambaşka bir suçtan TCK 216/2 "halkın bir kesimini, sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama" suçundan cezalandırıldı. işbu durum hem müvekkilimizin hem de bizim savunma hakkımızı kısıtlayan ağır bir hatadır." ifadeleri kullanıldı.

Söz konusu açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bugün müvekkil Gülşen ÇOLAKOĞLU hakkında verilen hukuki olarak yorumlanamayacak haksız ve hukuka aykırı kararın ‘GÜLŞEN CEZALANDIRILDI’ başlıklarıyla haberleştirilmesi neticesinde müvekkil aleyhinde oluşan olumsuz algı sebebiyle konuyla ilgili açıklama yapmak gerekmiştir. Müvekkil Gülşen 25 Ağustos 2022 günü usul ve yasaya aykırı bir şekilde konutundan alınarak TCK’nın 216/1. maddesi kapsamında ifadesi alınmış, tutuklanmış ve hakkında aynı suçtan iddianame düzenlenmiştir. O günden bugüne, fırsat ve gerek olan her mecrada TCK 216/1 kapsamında tanımlı suçun unsurlarının oluşmadığı, bu maddenin öngörülen ceza miktarının tutuklama sınırının üstünde olması nedeniyle kötü niyetle kullanıldığını, müvekkilin atılı suç nedeniyle yaşadıklarının hukuka aykırı olduğunu müteakip kere ve muhtelif şekillerde belirttik. Bugün müvekkil Gülşen’i yargılayan mahkeme de 10 aydır üzerine atılı TCK 216/1 ‘halkı kin ve nefrete alenen tahrik’ suçunu işlemediğine kanaat getirerek esasen BERAAT kararı vermesi gerekirken hiçbir şekilde yargılamasının yapılmadığı, hakkında ek savunma hakkı dahi tanınmayan bambaşka bir suçtan TCK 216/2 ‘halkın bir kesimini, sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama’ suçundan cezalandırıldı. İşbu durum hem müvekkilimizin hem de bizim savunma hakkınızı kısıtlayan ağır bir hatadır.


“HUKUKİ BİR ZARURET HALİ”


Bu noktada önemle belirtmek gerekir ki Ceza Muhakemesi Kanunu’nun ‘Suçun Niteliğinin Değişmesi’ başlıklı 226. maddesinin 1. fıkrası, ‘Sanık, suçun hukuki niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek bir halde bulundurulmadıkça, iddianamede kanuni unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkum edilemez’ şeklindeki kanun hükmü mahkemenin ağır hatasını açıkça ortaya koymaktadır. İddianamede kanuni unsurları gösterilen suç açıkça TCK216/1 iken, müvekkil Gülşen’e suçun niteliğinin değişebileceğine yönelik ek savunma hakkı da verilmediğine göre, müvekkilin TCK 216/1 dışında bir kanun maddesinden mahkum edilmesi hukuken mümkün değildir. Kaldı ki yargılamada müşteki konumunda olan 702 kişinin büyük bir kısmı şikayetini geri almış, bir kısmı için de yapılan talimat duruşmaları dahi tamamlanmadan talimat duruşmalarından vazgeçilmesine dair karar oluşturulmadan alelacele Gülşen’in TCK 216/2 maddesi kapsamında cezalandırılmasının hukuki olduğunu söylemek taktir edeceğiniz üzere mümkün değildir. Tarafımızca yapılacak kanun yolu müracaatları akabinde TCK 216/2 maddesinin uygulanması ile ilgili yapılan ağır hatanın düzeltilerek müvekkilin BERAATİNE karar verileceğine inancımız tamdır, zira bu durum hukuki bir zaruret halidir.”


NE OLMUŞTU?

Gülşen’in geçtiğimiz yıl nisan ayında verdiği bir konserde, “İmam hatipte okumuş. Sapıklığı oradan geliyor” demesinin yer aldığı bir video günler sonra dolaşıma sokulmuştu. Kime söylendiği belli olmayan söz konusu ifadenin yer aldığı videonun yayılmasının ardından Twitter’da ‘#GülşenTutuklansın’ diye etiket açılmıştı.

Kıyafetleri üzerinden gerici çevrelerce sık sık hedef alınan şarkıcı Gülşen, iktidara yakın isimler tarafından sosyal medyada hedef gösterilmişti. Gülşen, 25 Ağustos’ta halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçlamasıyla tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmişti.

Suçlamayı reddeden Gülşen, sözleri nedeniyle özür dilemişti. 29 Ağustos tarihinde tutukluluğuna yapılan itirazın kabul edilmesiyle konutu terk etmeme adli kontrol şartıyla tahliye edilen Gülşen'in konutu terk etmeme şartı da 12 Eylül'de kaldırılmıştı.

21 Ekim Cuma günü hâkim karşısına çıkan Gülşen'in karakola imza atma şartı da kaldırılmıştı. Son olarak şarkıcının 'yurtdışına çıkış yasağı' da 250 bin TL'lik güvence miktarı yatırması karşılığında mahkeme tarafından kaldırıldı.

İSTİNAFA BAŞVURACAĞIZ

Şarkıcı Gülşen'in avukatı Emek Emre, "Karar usul ve yasaya aykırıdır. Yasaların müvekkilim için adil ve eşit bir şekilde uygulanmasını beklerdik" diyerek karara itiraz edeceklerini söyledi.