Mansur Yavaş: Belediye başkanlarımızı arsızca suçlayanlar mutlaka ve mutlaka yargılanacaklar

Yenimahalle Belediyesi birlik, beraberlik ve bereketin simgesi Muharrem ayı vesilesiyle "Paylaştıkça Çoğalan Bereket Aşure Lokması" etkinliği düzenledi. Yurttaşlara aşure ikramında bulunulan etkinlik, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ın ev sahipliğinde gerçekleşti.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol katıldı. Programda, bugün yaşamını yitiren CHP'nin eski Genel Başkanı Altan Öymen anıldı.

"'Çalıyor ama çalışıyor" anlayışını Ankara’nın kaldırımlarından söküp attık"

Etkinlikte konuşan Başkan Yavaş, 2019 yerel seçimlerinde göreve geldiklerinde, halkın siyasete duyduğu güvensizliği ve yozlaşmış yönetim anlayışını değiştirmeyi hedeflediklerini vurguladı. Yavaş, "Bizler 2019 yılında seçildiğimizde bir iddiamız vardı. Eski dönem çok kirliydi. "Çalıyor ama çalışıyor" söylemini muhafazakâr kitlelere dahi kabul ettirmişlerdi. "Evet abi, çalıyor ama çalışıyor" diyerek oy veriyorlardı. Biz bu inancı, kini ve nefreti, hırsızlığı Ankara'nın kaldırımlarından da sökmek için göreve geldik. Herkesi kucaklamak, herkese eşit davranmak için seçildik ve bunu da başardık" dedi.

"İnsanlara eşit davranırsanız, halk bunu değerlendiriyor ve ferasetini gösterip size oy veriyor"

Ankara’nın uzak ilçelerinde kendilerine mesafeli yaklaşan seçmenin zamanla bu yaklaşımını değiştirdiğini ifade eden Yavaş, "2019 yılında göreve geldiğimizde tereddütle bakan Ankara'nın uzak ilçelerindeki birçok seçmen, 5 yıllık bu üretken, kimseyi ayırmayan, herkesi kucaklayan belediyecilik anlayışımız sonucunda oylarımızı yüzde 60’a; belediye sayımızı da 3’ten 16’ya çıkardı. Demek ki insanlara eşit davranırsanız, kimseyi ayırmazsanız halk bunu değerlendiriyor ve ferasetini gösterip size oy veriyor.

"İktidar, yeni seçilen belediye başkanlarımızın yüzde 60’ları bulan memnuniyet oranları karşısında paniğe kapıldı"

CHP’li belediyelerin halk nezdinde artan memnuniyet oranlarının iktidarda panik yarattığını ifade eden Yavaş, CHP’li belediye başkanlarına yönelik tutuklamaları sert sözlerle eleştirdi. Yavaş, şöyle konuştu:

"Bunu gören iktidar, 11 olan büyükşehir belediyemizin 14’e; 250 civarındaki toplam belediye sayımızın da 420’ye çıkması ve yapılan anketlerde yeni seçilen belediye başkanlarımızın; ki rahmetle anıyorum Ferdi Başkanımıza Allah rahmet eylesin, cenazesini gördünüz, kısa zamanda nasıl kendini sevdirmişti; yüzde 60’ları bulan memnuniyet oranları karşısında paniğe kapıldı.

Memnuniyet oranlarının yüzde 60’ları bulması, yapılacak en erken seçimde iktidarın değişmesi demektir. Çünkü insanlar uzun süredir, 23 yıldır başka bir iktidar görmedi. Nasıl Ankara’da 25 yıl boyunca başka birini görmeyip kıyaslama imkânı bulamadıysa; işte 23 yıldır da başka bir hükümetle kıyaslama yapamadı. Biz, belediyeler vasıtasıyla, yarın iktidar değiştiğinde bu mutluluğun nasıl artacağını gösterdik. Tıpkı CHP’li belediyelerde yaşayan insanların mutluluğunun artması gibi.

O zaman bir şey yapılmalıydı. Ne yapılmalıydı? En kuvvetli olduğumuz yerden, yani belediye başkanlarımızdan başlanmalıydı. Belediye başkanlarımız asılsız suçlamalarla cezaevine atıldı. Ekrem Başkan dahil, Zeydan Başkan, Muhittin Başkan ve daha birçok belediye başkanımız tutuklandı. Hele Murat Çalık var, durumunu görüyorsunuz. Rahatsız olmasına rağmen hiçbir şey yokmuş gibi, artık zulme dönüşen bir biçimde cezaevinde tutuluyor. Oysa insan hayatı her şeyden önemlidir. Cezaevinde tutuklu olan herkes devletin koruması altındadır. Ona en iyi şekilde bakmak, sağlığıyla ilgilenmek zorundadır."

"Dolandırıcılar serbest, belediye başkanlarımız tutuklu"

İktidar değişikliği halinde adaletin rövanş anlayışıyla değil, tarafsız ve adil biçimde işleyeceğini vurgulayan Yavaş, şunları kaydetti:

"Bugün Forex skandalı, Polatlar vesaire; milyarlarca dolarlık dolandırıcılık ve yolsuzluk iddialarını duydunuz. Hepsi serbest. Ortada hiçbir şey yok ama belediye başkanlarımız tutuklu. Olacak iş değil. Ben şunu söylüyorum: FETÖ derler, birilerini tutuklarlar ama kendileri asla yargılanmaz. Neden yargılanmadınız? "Efendim benim FETÖ’cülerle çok iyi ilişkim vardı" diyorlar. Ailece ilişkisi olan eski bir belediye başkanı çıkıp televizyonda "Beni cinler kandırdı" diyor ve yargılanmaktan kurtuluyor. Bu mudur adalet?

Benim söyleyeceğim şudur: Eğer bu ülkede gerçek adalet varsa, "Çalıyor ama çalışıyor" söylemini bütün Türkiye’ye yayan Ankara'nın Marcos ailesi yargılanmadan bu ülkede adalet gerçekleşmez. Ama inşallah iktidar değiştiğinde, bizim belediye başkanlarımızı arsızca suçlayanlar mutlaka ve mutlaka yargılanacaklardır. Bizler zalim olmayacağız. Adil bir şekilde yargılayacağız.

Evet, yapılan haksızlıklara çok kızıyoruz, öfkeliyiz. Ama asla zalim olmayacağız. İş başına geldiğimizde, "Şimdi sıra bizde, gününüzü göreceksiniz" demeyeceğiz. Türkiye'de artık rövanş hukuku sona erecek ve adalet herkese eşit şekilde dağıtılacak. Ancak o zaman bu sözlerin hakkı verilmiş oluruz. Bu anlayışla yolumuza devam edeceğiz. İnşallah tüm ülkeye örnek olan çalışmaları belediye başkanlarımızla birlikte sürdüreceğiz."

Gamze Taşçıer: Bir tarafta Yezid geleneği, bir tarafta İmam Hüseyin geleneği devam ediyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer de şöyle konuştu:

"Sizlere öncelikle, bugün Trabzon'da olan Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in selamlarını getirdim. Ve Muharrem ayı boyunca tuttuğunuz oruçların, yaptığınız ibadetlerin Hak katında kabul olmasını diliyorum. Kaynattığınız aşurelerin, dağıttığınız lokmaların da İmam Hüseyin katında karşılık bulmasını temenni ediyorum. Sevgili canlar, tam 1350 yıldır aslında biz, bugün yaşadığımızı yaşıyoruz. Tam 1350 yıldır zalimlere karşı dimdik duruyoruz. Ve o günden bugüne, bir tarafta Yezid geleneği, bir tarafta İmam Hüseyin geleneği devam ediyor.

Yezid’in yolundan gidenler, suçsuz yere bir insanı sırf kendi bekası için hapiste tutabiliyor, bir annenin gözyaşlarını görmezden gelebiliyor. Yezid’in yolundan gidenler; işte bugün bu ülkenin doğasına, toprağına, suyuna, zeytinliğine göz dikenlerdir. O yolu tercih edip o yoldan gitmeye devam ediyorlar. Ama bir taraftan da İmam Hüseyin’in yolundan gidenler var. İyiden, doğrudan, haklıdan, adaletten yana olan ve bin kere mağdur olsa da bir kere zalim olmamayı tercih edenler var. O nedenle selam olsun dilinden barışı düşürmeyenlere. Selam olsun yolunda doğruluk olanlara. Selam olsun yüreğinde sevgiyi taşıyanlara."

Umut Akdoğan: Fethi Yaşar, kamu kaynağıyla Türkiye'de ilk kez cemevi yapan bir yerel yöneticidir

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar'ın gerçekleştirdiği cemevi projesini hatırlatan CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan da "Yenimahalle Belediye Başkanımız, kamu kaynağıyla Türkiye'de ilk kez cemevi yapan bir yerel yöneticidir. Ergazi Mahallemizde Pir Sultan Abdal Cemevi'miz var biliyorsunuz, Başkanımız onu yeniledi diyemeyeceğim, yeniden yaptı. Türkiye'ye projesiyle, işleyişiyle, mimarisiyle örnek olacak bir cemevini daha kazandırdı. Kendisine çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Ümit Erkol: İnsanların gönlünü kazanmanın yolu, senden daha çok gönüllere girenleri tehdit etmekten geçmez

CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol ise şunları söyledi:

"Biz bu ülkenin birleştirici gücüyüz. Biz barışın, biz Türkiye’de baharın müjdecisiyiz. Biz bu ülkede işçinin, emekçinin, memurun, yoksulun, mazlumun yüzünü güldürmek için siyaset yapıyoruz. Ve bu siyasetin en önemli taşıyıcılarından biri de belediye başkanlarımızdır. Onlar bizim gururumuz, başımızın tacıdır. Sizlere adaletli, eşit bir hizmet veriyorlar. Kim tökezlerse elinden tutuyorlar. Tüm mazlumların yanındalar. Dar gelirlilere her türlü sosyal desteği sağlıyorlar. Biz de onlarla gurur duyuyoruz.

Ancak bizim gurur duyduğumuz başkanlarımızı tehdit olarak görenler var. Zannediyorlar ki; başta Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu olmak üzere; bu isimler tehdit edilerek durdurulabilir. Ama bilmiyorlar ki bu ülkede insanların gönlünü kazanmanın yolu, senden daha çok gönüllere girenleri tehdit etmekten geçmez. Aksine, bu millet seni daha da aşağılara çeker. Nitekim her belediyemize yapılan saldırıdan 1 hafta, 10 gün sonra yapılan anketlerde iktidarın oyları bir puan daha düşüyor. Bu böyle devam edemez.

Türkiye, tüm yaşananlara rağmen hâlâ duyarlı insanları olan, zalime karşı direniş geleneği olan, sandığı milletin önüne getirme iradesi olan bir ülkedir. Bu sandık yine milletin önüne gelecek ve o gün geldiğinde millet gereken cevabı verecek."