MSB kaynaklarından YAŞ değerlendirmesi: 400’den fazla Albayın emekli edildiği haberleri yalan
MSB kaynakları gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kaynaklardan edinilen bilgilere göre Suriye’de Esad yanlısı aşiretlerle SDG arasında yaşanan çatışmalara ilişkin “İsrail ile İran arasında yaşanan gerginlik sonrası İran’ın bazı ABD üslerine de saldırısı olmuştu. ABD’nin yeni bir saldırı endişesiyle SDG’lileri bu bölgeye sevk ettiğini değerlendiriyoruz” ifadeleri kullanıldı.
MSB tarafından yapılan açıklamalar şöyle:
Irak’la yapılan anlaşmalar
Bakanlık kaynakları, terörle mücadelede kapsamında Irak hükümeti ile koordinasyonun nasıl devam ettiği, ortak operasyon yapılıp yapılmadığına dair sorulara da şu yanıtı verdi:
“Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın son Irak ziyaretinde alınan kararlar çerçevesinde Irak hükümeti ile koordineli çalışmalarımız olumlu şekilde devam ediyor. Hem sahada hem de Irak tarafından alınan son kararlarda bunu açıkça görüyoruz. PKK’nın ‘yasaklı örgüt’ ilan edilmesi önemli bir adım ama biz tamamen ‘terör örgütü’ ilan edilmesini bekliyoruz. PKK ile bağlantılı üç organizasyonun kapatılmasını da önemsiyoruz. Sahadaki işbirliğinin artarak devam edeceğini öngörüyoruz.
Suriye’deki çatışma
Bakanlık kaynakları, Suriye’nin kuzeyinde Arap aşiretleri ile terör örgütü PKK/YPG arasında devam eden son çatışmalarla ilgili de şunları söyledi:
“Bu çatışmalar dönem dönem alevleniyor. Çünkü Deyrizor bölgesinde terör örgütü SDG ve YPG’nin yapmaya çalıştığı işlere oranın gerçek sahipleri olan yerel halk karşı çıkıyor. ABD’nin de o bölgeye oraya bir miktar SDG’liyi sevkettiğine dair bilgiler var. İsrail ile İran arasında yaşanan gerginlik sonrası İran’ın bazı ABD üslerine de saldırısı olmuştu. ABD’nin yeni bir saldırı endişesiyle SDG’lileri bu bölgeye sevk ettiğini değerlendiriyoruz.”
Rusya ve Suriye’nin ortak hareket etmesi
Bakanlık kaynakları, Rusya ile Suriye rejiminin Ayn-el Arap bölgesinde ortak üs kurduğuna dair haberlerle ilgili şunları söyledi:
“Barış Pınarı Harekatı sonrasında ABD ve Rusya ile iki mutabakat imzalamıştık. Bu mutabakatlar kapsamında; terörist unsurların belli bir bölgeye çekilmesiyle ilgili tedbir alınması yer alıyordu. Biz o günden bugüne kadar bu kapsamda yapılacak her türlü çalışmayı olumlu olarak değerlendiriyoruz. Orada da Ruslar ile rejimin bir faaliyeti olduğu açık ve bizim tespitlerimizde de bu var. Bu çalışmayı terör örgütü PKK/SDG/PYD-YPG varlığının o bölgede zayıflaması olarak değerlendiriyoruz ve yakinen de gelişmeleri takip ediyoruz. Bizim için esas olan sınırlarımızın, halkımızın güvenliğidir. O bölgelerden bize herhangi bir taciz, saldırı olması durumunda da gerekli karşılığı her zaman misliyle veririz.”
YAŞ kararları
Son Yüksek Askeri Şura Kararlarına yönelik sorular üzerine Bakanlık kaynakları şunları söyledi:
“TSK’da görevli general/amiral ve albayların terfi ve emeklilik işlemleri 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile 3 ve 8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri’nin ilgili maddeleri kapsamında icra edilmektedir.
MSB tarafından, Genelkurmay Başkanlığı ile Kuvvet Komutanlıkları ve tüm TSK’nın katılımı ile yaklaşık 1 yıl süren, titiz bir çalışma yapılmaktadır. YAŞ değerlendirmesine girecek general/amiral ve albayların; meslekî safahatları ayrıntılı olarak değerlendirilmektedir. Tüm bu çalışma, inceleme ve analizler; Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığındaki, YAŞ Heyeti’nin değerlendirmelerine sunulmakta, heyetin değerlendirmeleri sonucu alınan YAŞ kararları, Sayın Cumhurbaşkanımızın onayı ile tekemmül etmesini müteakip, kamuoyu ile paylaşılmaktadır.
926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu gereği General/Amiral rütbelerine yükselebilmek için; asgari lisans düzeyinde eğitim şartı aranmaktır. Bu kapsamda, yükselme sırasında bulunan albay rütbesinde bir personel, kaynağı ne olursa olsun, ilgili mevzuatta gerekli terfi şartlarını sağlaması halinde ve kadro ihtiyacı kapsamında, Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığındaki, Yüksek Askerî Şûra Heyeti’nin değerlendirmeleri neticesinde, dün olduğu gibi bugün de, generalliğe/amiralliğe yükseltilebilmektedir. Ayrıca, büyük bir özveri ve onurla görev sürelerini tamamlayarak emekliye ayrılan personelimizin de, özlük haklarına ilişkin herhangi bir hak kaybı bulunmamaktadır. Bu hususlara yönelik her türlü yasal düzenleme yapılmıştır.
Albayların emekliliği
Sosyal medyada iddia edildiği gibi 400’den fazla Albayın emekli edildiği bilgisi doğru değildir, abartılı bir ifadedir. Emekli edilen Albay sayısı çok daha azdır. Emekli bildirimleri personelin kişilik haklarını korumak maksadıyla sadece ‘kişiye özel’ yapılmaktadır. Emekli edilen Albaylarla ilgili ortaya atılan iddialar doğru olmadığı gibi, TSK’nın ihtiyaçları doğrultusunda 455 Albayın görev süresi 2 yıl süreyle uzatılmıştır. TSK’da her bir personel kıymetlidir. Emeklilikle ilgili yapılan tüm değerlendirmeler TSK’nın ihtiyaçları, personelin mesleki safahati ve kadro durumuna göre yapılmaktadır.”
Kaynak:Haber Merkezi