Temel Karamollaoğlu: Adalet bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz husus

Temel Karamollaoğlu: Adalet bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz husus
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Millet İttifakı'nın İzmir'deki mitinginde konuştu. Adaletin Türkiye'de en çok ihtiyaç duyulan olgu olduğunu kaydeden İYİ Parti lideri, "Ama yeter mi, o da yetmez. İnsanlar geçinebilecekleri...

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Millet İttifakı'nın İzmir'deki mitinginde konuştu. Adaletin Türkiye'de en çok ihtiyaç duyulan olgu olduğunu kaydeden İYİ Parti lideri, "Ama yeter mi, o da yetmez. İnsanlar geçinebilecekleri gelire mutlaka kavuşmak mecburiyetindedir" dedi.

Karamollaoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Önemli bir dönemden geçiyoruz. Seçimlere gidiyoruz. Ancak bu seçimler bugüne kadar yapılmış olan seçimlerden çok ama çok farklı bir seçim olacak. 20 yıldır iktidarda kalan, son 2 dönemdir Türkiye’yi tek başına yöneten arkadaşlar artık patinaj yapmaya başladılar, patinajın ötesinde geri gidiyorlar. Problemleri çözemiyorlar. Son zamanlarda taktik değiştirdiler, bir sürü yeni buluşu güya ‘ne kadar becerikliyiz’ diye anlatmaya çalışıyorlar. Boşuna çaba sarf ediyorlar, milletimizin derdi belli. Adalet bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz husus. Adalet olmadan devlet olmaz. Ama yeter mi, o da yetmez. İnsanlar geçinebilecekleri gelire mutlaka kavuşmak mecburiyetindedir. Bu sadece yandaşlara bazı pozisyonları hibe ederek sağlanmaz. 85 milyonluk ülkemizde, 85 milyonun da hangi kanaatte, hangi düşüncede olursa olsun rahat geçinecek bir gelire ihtiyacı var. Bunu sağlamazsanız huzur olmaz.

"BUNLARI YAPMAK ZORUNDAYIZ"

100 küsur yıl önce İstiklal Harbi’miz başarıyla sonuçlandırdı. Burada düşman denize döküldü ve İzmir bağımsızlığın sembolü oldu. O günkü ecdadımızın torunları olan sizleri tebrik ediyorum. Bu bağımsızlık gururunun ardından İzmir’de art arda 7-8 sene farkla, İzmir İktisat Kongre’leri tertip edildi. Birinci kongre hemen yapıldı biraz uzunca sürdü. Derdimiz neydi? Bağımsızlık mücadelemizi verdik, düşmanı kovduk. Kendi memleketimizde huzurla yaşayabilmek için hangi adımlara ihtiyaç olduğu tek tek belirlendi. Arkasından da ikinci İktisat Kongresi yine İzmir’de yapıldı. 1930’lar burada yapılan kongreler neticesinde ülkemizin nasıl büyük hamlelere sahne olduğunu el birliğiyle gördük. Her ilde fabrikalar, tesisler kuruldu. İnsanlarımıza iş imkânları sağlandı. Hatta biraz daha ileri gidilerek, dışarıya bağlılıktan kurtulabilmek için, yerli malı haftaları bile tertip edildi. Başkasını değil dışarıdan geleni değil, kendi ürettiğimizi tüketmeyi bize bir amaç olarak aktardılar. Bunlar şu anda size çok önemliymiş gibi gelmeyebilir ama bizim politikalarımızın kökünde bu anlayışın yatması mecburiyetindeyiz. Bir başta bir başa sanayi tesisleriyle, yüksek teknolojiyle, her konuda biz varız diyen bir anlayışla yönetmek zorundayız. Her çalışan insan rahatlıkla geçinebilecek bir gelir elde edecek. Bu bizim idealimiz. Biz ülkemizi bir baştan, bir başa yüksek teknoloji içeren, bizi zenginleştiren, ihracat imkânını bize veren tesisleri kurmak zorundayız.

"İŞSİZ TEK İNSAN KALMAYACAK"

Biz ülkemizi bir baştan bir başa sanayi tesisleriyle, yüksek teknolojiyle, her konuda biz varız diyen bir anlayışla yönetmek mecburiyetindeyiz. İşsiz tek insan kalmayacak, herkes rahat geçinebileceği bir gelire sahip olacak.

"PROBLEMİN NASIL ÇÖZÜLECEĞİNİ BİLMİYORLAR"

Şimdi, top arabasıydı, insansız hava araçlarıydı, tanktı, bunların hepsini sergiliyorlar. Televizyonlarda da gösteriyorlar. Ama bizim insanımızın, yani sizin ihtiyaçlarınıza bir türlü nasıl çare bulabileceklerini söyleyemiyorlar. Çünkü bu problemin nasıl çözüleceğini bilmiyorlar. Biz de size hem vadediyoruz hem de nasıl çözebileceğimizi de anlatmaya çalışıyoruz. Beklentimiz, 14 Mayıs’ta Türkiye’de hakikaten bir zihniyet değişikliğine, bir yönetim anlayışının değişikliği. Bu arkadaşlarımız, artık hantallaştılar. Kendilerini değiştiremiyorlar. Kendilerini değiştiremedikleri için bu arkadaşlarımızı 14 Mayıs’ta siz değiştireceksiniz. İktidara bugünkü Millet İttifakı gelecek. Sayın Kemal Bey, inşallah 13’üncü Cumhurbaşkanımız olacak. Kurulacak hükümet, bu milletin bütün ihtiyaçlarını demokratik bir ortamda, insan haklarına yaraşır bir şekilde karşılayacak. 14 Mayıs’ta desteğinizi bekliyorum.