KCDP: “Kadınların ölümü şüpheli, iktidarın ihmali kesin”
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu tarafından (KCDP) İstanbul’da düzenlenen basın açıklamasında, kadın cinayetleri, şüpheli kadın ölümleri ve devletin sorumlulukları gündemin odağına alındı. Açıklamada, kadına yönelik şiddetin Türkiye’de günlük hayatın sıradan bir parçası hâline getirildiği vurgulanarak, bu durumun sistematik ve politik bir sorun olduğu ifade edildi.
Açıklamaya göre, son bir yıl içinde 282 kadın öldürüldü, 287 kadın ise şüpheli şekilde hayatını kaybetti. İlk kez şüpheli kadın ölümlerinin sayısının, kadın cinayetlerini geçtiğine dikkat çekildi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın kadın cinayetlerinde düşüş olduğunu savunan sözlerine karşılık ise resmi rakamlar ile bağımsız veriler arasındaki çelişkiye dikkat çekildi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu İstanbul Temsilcisi Vahide Şevval Argunşah , kadın cinayetlerinin büyük bölümünün “aile” içinde işlendiğini hatırlatarak, “aileyi güçlendirme” söylemleriyle sunulan politikaların, kadınların en fazla şiddete maruz kaldığı alanı görünmez kıldığını belirtti. Yılın ilk 10 ayında öldürülen 237 kadının 114’ünün aile içerisinde katledildiği vurgulandı.
Açıklamada, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması ve 6284 sayılı yasanın etkin uygulanmaması da eleştirildi. Kadınların koruma talebinde bulunmalarına rağmen çoğu zaman “somut tehdit yok” denilerek geri çevrildiği, koruma kararlarının kâğıt üzerinde kaldığı ve pek çok kadının elinde koruma kararı varken öldürüldüğü ifade edildi.
Kadın cinayetlerinde uygulanan iyi hâl ve haksız tahrik indirimlerinin şiddeti besleyen en büyük unsurlardan biri olduğuna dikkat çekilerek, cezasızlığın failleri cesaretlendirdiği vurgulandı. Açıklamada, adaletin sağlanmasının, şiddeti durdurmanın temel yollarından biri olduğu kaydedildi.
Ayrıca, kadınlara yönelik bakım yükü ve ev içi emeğin siyaseten yüceltilmesine de itiraz edildi. Devletin kadınları istihdamdan uzaklaştıran politikalar izlediği, bakım sorumluluğunu tek taraflı olarak kadınlara yüklediği ifade edildi.
Açıklama, kadınların ve LGBTQ+ bireylerin kazanılmış haklarına yönelik her saldırıya karşı örgütlü mücadele vurgusuyla sona erdi. Kadına yönelik şiddetle mücadelenin devletin yükümlülüğü olduğu hatırlatılarak, “failler yargılanana, şüpheli ölümler aydınlatılana ve cezasızlık son bulana kadar” mücadelenin süreceği belirtildi.
Kaynak:Haber Merkezi