TBMM’deki istismar skandalına tepki: TKDF, acil taleplerini açıkladı
TBMM lokantasında stajyer olarak çalışan kız çocuklarının, TBMM çalışanları tarafından cinsel istismara maruz bırakılması olayının yankıları sürüyor.
Skandalın gündeme gelmesinin ardından açıklama yapan TBMM Genel Sekreterliği de skandalı doğruladı. Bir kişinin ise tutuklandığı öğrenildi.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), TBMM lokantasında stajyer kız çocuğunun cinsel istismara maruz bırakılmasıyla ilgili yazılı bir açıklama yayımlayarak, olayın yalnızca bireysel bir suç değil, “ihmaller zincirinin sonucu” olduğunu vurguladı. Federasyon, TBMM dahil hiçbir kamu kurumunda çocukların güvensiz olmasının kabul edilemeyeceğini belirtti. Açıklamada, “TBMM’nin duvarları arasında dahi bir çocuk güvende değilse, hiçbir çocuk güvende değildir” denilerek, sorumluluğun yalnızca faile yüklenemeyeceği ifade edildi. Açıklamada; danışman öğretmenlerden okul yönetimlerine, Meclis lokantası sorumlularından ilgili bürokratlara, milletvekillerinden TBMM Genel Sekreterliği’ne kadar geniş bir sorumluluk alanına dikkat çekildi.
Federasyon, olayın üstünün örtülmeye çalışıldığını savunarak, bu tutumun çocuk haklarına aykırı olduğunu vurguladı. Açıklamada, çocukların cinsel istismardan korunması için TBMM’de acilen önleyici mekanizmaların hayata geçirilmesi gerektiği belirtildi. Bu kapsamda stajyerler için “Sıfır Tolerans Protokolü” oluşturulması, tüm personel için zorunlu “Çocuk Koruma ve Cinsel Tacizi Önleme” eğitimleri verilmesi, personel alımlarının liyakat esasına göre düzenlenmesi ve siyasi etkiden bağımsız bir “Çocuk ve Genç Stajyer Güvenlik Birimi” kurulması çağrısı yapıldı.
TKDF Başkanı Canan Güllü imzasıyla yayımlanan açıklamada ayrıca, ihmali bulunan herkes hakkında idari soruşturma başlatılması, tüm siyasi partilerin konuyu parti sınırlarının dışında ele alması ve kadın milletvekillerinin ortak bir açıklama yaparak “çocuğun tarafında” durduklarını göstermesi gerektiği ifade edildi.
TKDF konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
Bu olayda önleme mekanizmasının olmadığı açıkça ortadadır.
Bu nedenle acilen;
a-)Stajyer ve genç çalışanlara yönelik cinsel istismar risk analizleri yapılmalı, kapalı alan kamera denetimleri, güvenli danışmanlık ve mentor sistemi, rehberlik ve psikolojik destek hizmeti verilmesinin sağlanacağı Sıfır Tolerans Protokolü oluşturulmalıdır.
b-)TBMM’de çalışan tüm personel için uluslararası standartlarla uyumlu, yıllık yenilenen bir sistem içeren zorunlu “Çocuk Koruma ve Cinsel Tacizi Önleme” eğitimi uygulanmalıdır.
c-)Personel alım süreçleri liyakate dayalı yeniden düzenlenmeli ve şeffaflaştırılmalıdır.
d-)TBMM bünyesinde siyasi etkiden tamamen bağımsız, uzman bir mekanizma olmalı, bağımsız bir “Çocuk ve Genç Stajyer Güvenlik Birimi” kurulmalıdır.
e-)Olayın üstünü örtmeye çalışan veya ihmali olan herkes için idari soruşturma başlatılmalıdır.
f-)Tüm siyasi partiler, bu konuyu parti sınırlarının dışında, çocuk hakları ortak paydasında ele almalıdır.
g-)Kadın milletvekillerinin ortak bir açıklama yapması gerekmektedir, bu açıklama siyasetin değil çocuğun tarafında durulduğunu gösterecektir.
Kaynak:Haber Merkezi