Semiramis Öner’den eski İstanbul’a geçit: “Hatıra Kurucular” Metrohan’da açıldı

Ressam Semiramis Öner’in “Hatıra Kurucular” adlı kişisel sergisi, İstanbul’un simgesel yapılarından Metrohan’da ziyarete açıldı. Sergi, sanatçının Kuzey Rönesansı tekniğiyle resmettiği eski Türkiye fotoğraflarından üretilmiş yağlı boya tablolar ve bu görsellere eşlik eden enstalasyonlardan oluşuyor. İBB Kültür ve İBB Miras’ın katkılarıyla düzenlenen sergi, küratörler Gülseli İnal, Balkız İnal ve Beliz İnal’ın rehberliğinde hazırlandı. Sergi, 29 Haziran 2025 tarihine dek pazartesi hariç her gün 10.00 – 18.00 saatleri arasında ücretsiz gezilebilir.

İstanbul portrelerinde saklı hikâyeler

Serginin ilk bölümü “İstanbul Portreleri” başlığını taşıyor. Bu bölümde, Öner’in 1995’ten bu yana sahaflardan topladığı 1890 – 1940 yıllarına ait eski fotoğraflardan ilhamla yaptığı yağlı boya tablolar yer alıyor. Sanatçı, kimi zaman arkalarındaki notlardan isimlerini öğrendiği bu kişileri, kendi hikâyeleriyle birlikte yeniden kurguluyor. Stüdyo fotoğraflarındaki ağır atmosferi, büyük tuvallere taşıyan Öner; koyu renkler, derin bakışlar ve sembolik objeler aracılığıyla Türkiye’nin modernleşme sürecini kendi bilinçaltının süzgecinden geçirerek anlatıyor. Bu bölümde sanatçının bugüne kadar yaptığı 70 tablodan 40’tan fazlası sergileniyor.

Eşyaların sessiz tanıklığı

İkinci bölümde, tabloların içinden çıkıp gelen objeler yer alıyor. “Hatıra Masası” adını taşıyan bu enstalasyonda, fotoğraflarda görülen eşyalar – semaverler, saatler, kolyeler, gözlükler, mektuplar uzun bir masa üzerinde bir araya getiriliyor. Her biri bir zamanlar birilerine ait olmuş bu eşyalar, Öner’in deyimiyle “emanetler” olarak yeniden hayat buluyor. Sanatçının daha önce Hollanda’da yaptığı Barış Tablosu’nu da hatırlatan bu yerleştirme, el emeğiyle üretilmiş eşyalar aracılığıyla geçmişin gündelik hayatına sessiz bir tanıklık sunuyor.

Ütopyaya davet

Serginin son bölümünde, Semiramis Öner’in hayalindeki Türkiye yer alıyor. Bu bölümde sanatçı, renkli ve umut dolu portrelerle izleyiciyi iyimser bir geleceğe davet ediyor. “Dünya karışık dönemlerden geçerken, sanatçının sığınağı ütopyadır,” diyen Öner, bu eserlerle kaçmak istediği dünyayı kendince kuruyor. “Hatıra Kurucular”, geçmişle geleceği, bireysel hafızayla toplumsal belleği buluşturan üç katmanlı yapısıyla dikkat çekiyor.