“Giden insanlara yüklediğimiz anlam bizi geride bırakan”

Kurulduğu günden bu yana çizdiği yolda milim sapmadan ilerleyen, romantik ve hüzünlü şarkılarını içimize işleyen rody dünyada, yeni şarkıları “Beklemedim Zaten”i Garaj Müzik etiketiyle tüm dijital platformlarda dinleyiciyle buluşturdu. Karşılık beklemeyen, saf bir sevgiyi konu eden şarkı, rody dünyada sevenleri yine şaşırtmıyor. 

Dergy.com’dan Sebla Koçan’a verdiğiniz röportajda, “Hayatımızın içe kapanık dönemleriydi ve sadece evde doğaçlama bir şeyler deniyorduk. Dışa açılmaktan korktuğumuz ve çekindiğimiz zamanlardı. Müziğimizi insanlarla paylaşmaya korkuyorduk açıkçası” diyorsunuz. Arka arkaya yayımladığınız şarkıları göz önünde bulundurursak bu korkuyu aşmış olduğunuzu düşünüyorum. Doğru mu anlıyorum? 

Dergy.com röportajında bahsettiğimiz dönem çok amatör bir ruhla müzik yaptığımız bir dönemdi. Besteler ve şarkı sözleri olgunlaşmadan insanların karşısına çıkmak bizi tedirgin ediyordu. Fakat insanların tepkileri bizi bambaşka bir motivasyona ve ruh hâline yöneltti. Şu an tek düşündüğümüz daha fazla üretim yapmak. 

Bu korkuyu geride bırakmanızda dinleyici faktörü ne derece etkili? Zira takip ettiğim kadarıyla size sahip çıkan sağlam bir dinleyici kitleniz var… 

rodynin dinleyici kitlesi şarkılarımızı yayınladığımız ilk günden beri bizi hep şaşırttı. Grupla ve şarkılarımızla çok güçlü ve özel bir bağ kurdular. Kemik bir kitlemiz var. Şarkılarımızı çoğunlukla kendi oluşturdukları playlist’lerden dinliyorlar. Onlardan güç alarak daha fazla şarkı yayınlamak için çalışıyoruz. Bizi dinlemeye devam ettikleri sürece üretimimiz devam edecek.

Yeni şarkınız “Beklemedim Zaten” yayınlandı. Var mı özel bir hikâyesi, çıkış noktası? 

Şarkılarımızın sözleri açıkça tüm hikâyeyi anlatıyor aslında. Kendimizi açık ve yalın bir dille ifade etmekten yana olduk her zaman. Şarkının hikâyesi, aşkını hiçbir beklentisi olmadan içinde yaşamış, kendi hâlinde bir adamın hikâyesi. Ne bir telefon beklemiş, ne de nasılsın diye sorulmayı. Kendini hiç öne sürmemiş, hep geride bırakılmış bir adamın hikâyesi. 

Şarkı aşina olduğumuz bir rody dünyada şarkısı ancak ben “Beklemedim Zaten” için duyguların en net şekilde dinleyiciye ulaştığı bir parça olduğunu düşünüyorum. Bunda da sadeliğin ve yalınlığın hem sözlerde hem sound’da çok çok “içeriden” gelen bir biçimle yansıtmanızın etkisi olduğunu düşünüyorum. Herhangi bir şey “beklemediğiniz” o kişiye karşı yaptığınız son bir konuşma da olabilir bu, gecenin bir vakti ucuz bir şarabın dibini görürken yaptığınız monolog da… Katılır mısınız bu görüşüme? 

Aslında bu tam anlamıyla bir yüzleşme şarkısı. Kendi gerçekleriyle yüzleşen, bunları açık yüreklilikle dile getiren, ortaya seren, hiçbir şeyi saklamayan bir şarkı. Diyalog gibi görünen ama monolog bir eser. Sound sözlerle uyum içinde olmalıydı bu sebeple sade bir düzenlemeye yöneldik. Gitar ve vokal şarkının ruhunu tam olarak yansıtıyor. Bestelendiği hâli gibi sade bir düzenleme.

Ümit, “Beklemedim Zaten” hakkındaki düşüncelerini, “Beklemedim Zaten, adından da anlaşıldığı gibi hiçbir karşılık beklemediğim bir sevgiden ortaya çıktı. Ne iyi bir söz bekledim ne bir teselli cümlesi. Kendi içimde yaşadıklarımı naif bir biçimde söz ve müzikle anlatmak istedim” diye açıklıyorsun. “Söz ve müzikle” anlatmasaydın, duygularını ifade etme biçimin bu kadar samimi olur muydu? 

Müzikle tanışmadan önce kendimi ifade etmek için başka yollar deniyordum. Resim ve şiiri sık sık kullanıyordum fakat resimde kendimi yeterli görmedim hiçbir zaman. Şiir daha özgür olduğum bir alandı. Lise yıllarımın başlarında kendimi ifade etmek için hep şiire başvurdum. Ne zaman müzikle tanıştım işin rengi değişti. Notalar ve sözlerin etkisi bana bambaşka bir ifade alanı sundu. Kendim için daha iyi bir ifade biçiminin olmadığını düşünüyorum. Bu hikâyeyi şarkıdan daha iyi anlatacak bir sanat dalının var olduğunu düşünmüyorum.

“Yaşadıklarımı naif bir biçimde söz ve müzikle anlatmak istedim” cümlesine ben de katılıyorum. Ortada ağır bir enkaz bırakmış bir aşk varken geride kalan, onu geride bırakanı da düşünüyor. “Ben hiç istemedim kendini boş yere yormanı/Onca yükün varken benim yaramı sarmanı,” diyor. Belki kurcalansa iğneleme bulanlar olacaktır ama şarkının genelinde böyle bir havanın hâkim olmadığını, bir serzenişten ziyade, “Ne yapalım, olan oldu. Ben de “beklemedim zaten” diyerekten arkanızı dönüp gidiyorsunuz. Geride kalan, gerçek anlamda “geride kalıyor” artık. Bu naifliği böyle açıklamak mümkün mü? 

Geride kalmak incitiyor fakat geride kalmış olmak orada çakılıp kaldığımız anlamına gelmiyor. Kendimizi vazgeçilmez sanmamalıyız. İnsanlar kendi yollarına gidebiliyor. Giden insanlara yüklediğimiz anlam bizi geride bırakan. O yüzden biri gitmek istediğinde ona yolu göstermek insanı büyütüyor. Bırakalım istedikleri yerde arasınlar mutluluğu. 

Üretkenliğinize diyecek yok. Albüm çıkarmayı düşünmüyor musunuz? 

Albüm fikrine çok sıcak bakmıyoruz. Belki bir EP yayınlarız ilerleyen dönemlerde. Klasikleşmiş rody parçalarını bir albüm başlığında toplamak da düşüncelerimiz arasında. Zaman gösterecek. Üretmeye devam.

Bundan sonra neler geliyor rody dünya tarafından? 

Yeni tekliler kaydediyoruz. Alışıldık rody parçalarının dışında şarkılar da denedik. Tepkiler çok beklediğimiz gibi olmadı fakat biz denemeye devam edeceğiz. Farklı sound’larda tekliler yayınlamak istiyoruz. İnsanlara farklı deneyimler yaşatmak istiyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Burak Soyer Arşivi