Ebeveynlere karne uyarısı: Ceza yaralayıcıdır, aile arasındaki ilişkiyi zedeler
Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 19 milyon öğrenci, geçtiğimiz hafta karne alarak yaz tatiline girdi. Öğrencilerin notlarıyla ilgili durum değerlendirmesi yapmanın önemine değinen Klinik Psikolog Öğr. Gör. Selin Kalabaş, ceza yöntemlerinin öğretici olmadığını belirtti ve “Ceza, yaralayıcıdır ve aile arasındaki ilişkiyi zedeler” uyarısında bulundu.
Her dönemin sonunda olduğu gibi bu dönem de öğrenciler karnelerini aldılar. Karne gününde kimileri heyecan içindeyken kimilerini de kaygı sarıp sarmaladı. Daha karneyi almadan önce ‘Acaba annem ya da babam bana çok kızar mı?’ ‘Bana ne diyecekler şimdi’ gibi ifadelerin öğrencilerin zihninde yankılandığı belirten Klinik Psikolog Öğr. Gör. Selin Kalabaş, öğrencilerin düşük not alma sebeplerinin araştırılarak, durum değerlendirmesi yapılmasının önemine değindi.
Karnede düşük notların bulunması demek, kişinin ‘başarısız’, ‘yetersiz’, ‘işe yaramaz’ olduğu anlamına gelmiyor. Sadece düşük not aldığı dersi, çeşitli faktörlerden kaynaklı yapamadığı anlamına geldiğini ifade eden Klinik Psikolog Öğr. Gör. Selin Kalabaş, “Öncelikle ailelerin çocuklarının düşük not aldığı dersle ilgili sohbet etmesi ve arka plandaki nedenleri bulması gerekiyor. Çocuklarının düşük not alma sebepleri; seviyesinin üstünde olması, seviyesinin altında olması, ilgi çekici bulmaması, anlamlı gelmemesi, motivasyon eksikliği, duygusal faktörler ya da dikkat dağınıklığı gibi bir sorundan kaynaklı olabilir. Bu nedenler tespit edildikten sonra, duruma uygun çözüme geçilebilir” diye konuştu.
"Ceza sadece bir kontrol mekanizmasıdır"
Çocuk eğitiminde, ceza yöntemlerine birçok ebeveyn sıklıkla başvuruyor. Cezanın öğretici olmadığını belirten Kalabaş, “Ceza sadece bir kontrol mekanizmasıdır. Ceza alan çocuk, durum ile ilgili herhangi bir şey öğrenmez. Ayrıca, kontrol mekanizması ortadan kalkınca kişilerin istenilmeyen davranışlara devam ettiği görülür. Ceza, aynı zamanda yaralayıcıdır ve aile arasındaki ilişkiyi zedeler” dedi. Çocukların en küçük çabasının takdir edilmesinin çocukta olumlu etki yarattığını da sözlerine ekleyen Kalabaş, “Çocukların en küçük çabası takdir edilmeli ve çocukların potansiyeline güvenilmeli. Çocuklara mutlaka rehber olunmalı ve işlevsel alternatifler sunulmalı. Yargı ve eleştiriden ise kesinlikle uzak durulmalı” şeklinde ifade etti.
"Çocuklarınıza koşulsuz sevgi ile yaklaştığınızı hissettiriniz"
Çocukların ‘utanç’ ve ‘suçluluk’ duygularının dışa vurumunun sağlanması gerektiğine değinen Klinik Psikolog Selin Kalabaş, “Gerekli durumlarda bir uzmandan yardım alınmalı. Çocukların potansiyelleri doğru analiz edilip, yüksek beklentiler ile yaklaşılmamalı. Çocukların her koşulda sevildikleri hissettirilmeli ve çocuklar ile ilişkiler güçlü tutulmaya özen gösterilmeli” dedi.
Çocukların düşük not alma sebepleri tespit edildikten sonra yaz tatili için çalışma programı hazırlanabileceğini sözlerine ekleyen Kalabaş, şu tavsiyelerde bulundu:
“Bedeni çalıştırmak için spor etkinlikleri; Mindfulness ve yoga çalışmaları yapılabilir. Yardım projelerine katılım sağlanabilir. Doğa ile iç içe olup dinlenilmelidir. En önemlisi de çocukların notlardan daha değerli oldukları unutulmamalı ve unutturulmamalıdır. Çocuklarınıza koşulsuz sevgi ile yaklaştığınızı hissettiriniz.” (DHA)