Parlak Siyah Mineral

Yer kabuğunun doğal bileşenlerinden biri olan krom; metalurji, kimya ve refrakter sanayinin temel elementlerinden biridir. Krom metalinin ekonomik olarak üretilebildiği tek mineral ise kromittir. Parlak siyah renge sahip kromit minerali ve krom yatakları kökensel olarak ilişkili oldukları ultrabazik kayaçlar içinde bulunurlar.

Krom yatakları, maden yatağının boyutuna ve topoğrafyaya bağlı olarak açık veya yeraltı işletme yöntemleriyle işletilmektedirler. Geçmiş yıllarda birçok krom yatağı açık işletme yöntemiyle işletilmişse de günümüzde krom yatakları büyük çoğunlukla yeraltı işletme yöntemleriyle işletilmektedir

Kromun çeşitli alaşımları mermi, denizaltı, gemi, uçak, top ve silahlarla ilgili destek sistemlerinde kullanılır. Estetik görünümü sayesinde, bu malzemenin son yıllarda otobüslerde ve tren vagonlarında, aydınlatma sistemlerinde, merdiven korkuluklarının yapımında ve petrol arama platformlarının yapımında kullanılmaktadır. Kromun süper alaşımları ısıya dayanıklı, yüksek verimli türbin motorlarının yapımında da kullanılmaktadır.

Krom kimyasalları ise metal kaplama, deri tabaklama, boya maddeleri (pigment), seramikler, parlatıcı gereçler, katalizör, boyalar, konserve kutulama, su işleme, temizleme, sondaj çamuru ve diğer birçok alanda tüketilir.

Dünyanın en büyük iki üreticisi Güney Afrika ve Kazakistan’dır. Güney Afrika Cumhuriyeti’ndeki krom yataklarının büyük bir kısmı yeraltı madencilik yöntemi ile işletilmektedir. Kazakistan’daki yatakların ise çoğunlukla açık işletme yöntemleriyle işletildiği belirtilmektedir.

Türkiye’de krom madenciliği, başlangıcından bugüne ihracata yönelik olarak gelişmiştir. Başlangıçta bütünüyle ham olarak ihraç edilen krom cevheri 1958 yılında Antalya, 1978 yılında Elâzığ Ferrokrom tesislerinin, 1984 yılında da Mersin Kromsan Krom Bileşikleri Tesisinin devreye girmesiyle yurt içinde işlenmeye başlanmış; ham cevherin yanı sıra yarı mamul ürün ihracatı gelişmiştir.

Burdur’un Yeşilova ilçesinde Salda Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin sınırında bulunan Niyazlar köyündeki krom madeninin kapasite artışı talebine ÇED Gerekli Değildir kararı verildi.

Niyazlar köyündeki devlet ormanında işletilen krom madeninin 16 milyon 400 bin metrekarelik ruhsat sahası bulunuyor. Yaşlı karaçam ve ardıç ağaçlarıyla kaplı bölgede 22 hektarlık alanda faaliyet gösteren maden işletmesinin yaptığı kapasite artışı başvurusuna 29 Aralık 2022 tarihinde ÇED Gerekli Değildir kararı verildi. Salda Gölü Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırında bulunan maden sahasının su kaynaklarını ve yayla niteliğindeki bölgede yapılan hayvancılığı tehdit ettiğini savunan yöre halkı projeyi yargıya taşıdı. Krom madeni için hazırlanan Proje Tanıtım Dosyasında çalışmalar kapsamında günde 100 ton su kullanılacağı belirtiliyor.

İkisi Niyazlar köyünde olmak üzere Yeşilova’da toplam 6 adet krom madeni için ÇED süreci başladığı görülüyor. Yeşilova’daki krom madeni ruhsatları ve ÇED başvurularında toplam 6 firmanın adı geçiyor.

Yeşilova’nın en önemli simgelerinden biri olan doğal sit alanı ve sulak alan niteliğindeki Salda Gölü, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2019’da Özel Çevre Korumu (ÖÇK) ilan edildi. Ardından ise göl kıyısında Millet Bahçesi’nin inşasına başlandı. Daha iyi koruma amacıyla ÖÇK alanı ilan edilen Salda Gölü’nün korunan alan sınırları da Niyazlar köyünü de içine alacak şekilde genişletilmişti. Ancak ÖÇK statüsü Salda Gölü havzasının daha iyi korunmasını sağlamaya yetmedi. Göl kıyısındaki Beyaz Adalar bölgesinde yoğunlaşan koruma çalışmaları, ÖÇK Bölgesi kapsamına giren diğer alanlarda aynı şekilde yürütülemiyor.

Bütün madenlerimizin olduğu gibi krom da bizim için çok önemlidir. Sorun, bu maden çıkarılırken doğaya verilen zararın hiç ama hiç dikkate alınmamasıdır. Doğa insanoğluna sunulmuş, kullanımına verilmiş bir madde değildir. Doğa, beraber yaşamayı öğrenmemiz gereken ve içindeki yaşama saygı duymamız gereken bir bütündür. Bunu yapmazsak, orta vadede (20-30 yıl) gelecek kuşakların çıkaracağı maden de, içinde nefes alacakları bir doğa da kalmayacak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kubilay Kaptan Arşivi