Erozan: İktidar, Kapalıçarşı siyaseti yapıyor

Erozan: İktidar, Kapalıçarşı siyaseti yapıyor
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erozan, Ankara’nın, Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyeliğine karşı ‘şartlı’ tutumunu, “Dış politikanın Kapalıçarşı’dan yönetilmesi” olarak yorumladı ve “İşi...

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Erozan, Ankara’nın, Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyeliğine karşı ‘şartlı’ tutumunu, “Dış politikanın Kapalıçarşı’dan yönetilmesi” olarak yorumladı ve “İşi abarttılar” dedi. BiDeBunuİzle YouTube kanalında Yavuz Oğhan’ın sorularını yanıtlayan Erozan, özetle şu mesajları verdi:

BAĞIRIYORSANIZ ISIRMAYACAKSINIZ DEMEKTİR
“Dış Politikada esas olan ketumluktur. Ne kadar sessiz ve derinden gidersen o kadar verimli bir noktaya varmak mümkündür. Ama iktidarın, özellikle Erdoğan’ın, ‘Olumlu bakmıyoruz’ beyanı, hayır mı yarı hayır mı ne olduğu belli olmayan bir açıklama. Bu bir dış politika beyanı değildir, bir iç politika beyanıdır. Nitekim İbrahim Kalın, arkasından, ‘Kapıyı kapamıyoruz’ türünden bir açıklamayla Erdoğan’ı düzeltmeye çalıştı ama herkes de biliyor ki sonunda gelinecek nokta bellidir. Bağırıp çağırıyorsanız ısırmayacaksınız demektir.

BUNU KİMSE YEMEZ
Elinizdeki kartları açmış vaziyetteyken blöf yapıyorsunuz, bunu kimse yemez. Neymiş iki tane şartımız varmış. Bir tanesi Türkiye’ye uyguladıkları silah ambargosunu kaldırsınlar. Batılı ülkeler diyor ki sen bu ikili sorunlar üzerinden NATO’yu rehin almaya çalışıyorsun. İkincisi, İsveç’in teröre verdiği destekten vazgeçmesi. Bunu adam itiraf edemez ki. Ben bundan sonra PKK’ya destek vermeyeceğim demek, şimdiye kadar verdim demek.

KAPALIÇARŞI SİYASETİ
Amerika’dan da bir şey istememiz lazım. ‘F-16’ları vermezseniz hayır diyeceğiz’ diye bir başka söylemi de yeşerttiklerini anlıyoruz. Dış politikanın Kapalıçarşı’dan yönetilmesi gibi bir şey bu. Bir ticaret var kafalarına göre. Al gülüm ver gülüm vardır, siyaseten vardır ama bunlar işi abartmış vaziyetteler.

Türkiye’nin sonunda bir şekilde bu desteği vereceği anlaşılıyor. Yurt dışında Erdoğan’ı da, Çavuşoğlu’nu da, Kalın’ı da dinleyenler, ‘Anlaşıldı, iç politika için bunu yapıyor’ diyorlar.”