İpek Kıraç'tan babası İnan Kıraç için vasilik talebi

Gazete Pencere - İpek Kıraç, babası İnan Kıraç’ın akıl sağlığı sorunları ve suistimale açık durumları nedeniyle İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak kısıtlanması ve vasi atanması talebinde bulundu. Kıraç, “Babama ve ailemize yönelik suistimallere son vermek için bu kararı aldım” dedi.

İnan Kıraç, Büyükçekmece Nikah Dairesi’nde Emine Alangoya ile hayatını birleştirdiği geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. Koç Holding’de uzun yıllar görev yapan Alangoya, Kıraç’ın kurduğu vakfın genel müdürlüğünü yapıyor. Nikah öncesi Kıraç, yaşı gereği sağlık raporu aldı.

87 yaşındaki İnan Kıraç, 75 yaşındaki Emine Alangoya ile Büyükçekmece Nikah Dairesi'nde evlendi. Patronlar Dünyası'nda yer alan habere göre İnan Kıraç, yaşı gereği evlenmek için Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nden rapor aldı.

Emine Alangoya, yaklaşık 52 yıl boyunca Koç Holding’in finans grubunda çalıştı. Emine Alangoya, şu anda İnan Kıraç’ın kurduğu vakfın genel müdürlüğünü yapıyor.

Kıraç’ın 40 yıllık asistanı Ayşe Kurt’u işten çıkarmasını ve başta kızı İpek Kıraç olmak üzere bir çok insanla arasının bozulmasını isim vermeden Mart 2024'teki konuşmasında Emine Alangoya’ya bağlayan 26 Haziran'da vefat eden Can Kıraç, geçtiğimiz aylarda sosyal medyasından ağabeyi İnan Kıraç’a yönelik olarak şu iddiada bulunmuştu:

“Ayşe Kurt kardeşim, senin İnan Kıraç'tan ayrılma durumunu daha sakin bir kafayla değerlendirdim. Kimse kimseye hayat boyu bağlı kalamaz. Ancak bazı örnekler vardır ki bu beraberlikler tarafların kişiliği ile bütünleşir, "karakter" göstergesi olur. Tıpkı senin bu vakanda olduğu gibi. İnan Kıraç'ı senden koparanları ve İnan'ı bunun için ayıplıyorum. İnan Kıraç'ın Vehbi Koç'un damadı olma sorumluluğunu taşıyamamış olmasına, "Koç kültürü" ile yaşamaya devam eden biri olarak "esef" ediyorum.”

Emine Alangoya kimdir?

Emine Alangoya, Koç Holding'in uzun soluklu yolculuğunda dikkat çeken bir isimdir. 53 yıllık kariyeri boyunca şirketin büyümesine katkıda bulunmuş ve tanınmış bir figürdür. 1970 yılında Koç Holding'e Mali İşler Grubu Yetiştirme Elemanı olarak katılan Alangoya, o zamandan beri şirketin çeşitli dönemlerinde önemli pozisyonlarda bulunmuştur.

Emine Alangoya, Koç Holding’de uzun yıllar görev yapmış bir muhasebeci ve yöneticidir.

Kariyeri: Emine Alangoya, Koç Holding’de yaklaşık 53 yıl görev yapmıştır. Bu sürenin son 43 yılında Koç Holding A.Ş. Muhasebe Müdürü ve Direktörü olarak çalışmıştır
Eğitim ve Başlangıç: Topluluğa ilk adımını 1970 yılında Mali İşler Grubu Yetiştirme Elemanı olarak atanan Alangoya, Koç Holding’in halka arzı da dahil olmak üzere, Koç Topluluğu’nun büyüme sürecinde önemli sorumluluklar üstlenmiştir

Emeklilik: Emine Alangoya, 2023 yılında emekliliğe ayrılmıştır

Teknik bilgisi, sorumluluk bilinci, titiz yaklaşımı, disiplinli ve özverili çalışmaları ile örnek olmuş ve birçok yöneticinin yetiştirilmesinde rol oynamıştır. Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, Alangoya’nın emekliliği dolayısıyla kendisine teşekkür ederek, bundan sonraki yaşamında sağlık ve mutluluklar dilemiştir.

Rolü ve Etkisi

Alangoya, son 43 yıldır Koç Holding A.Ş. Muhasebe Müdürü ve Direktörü olarak görev yapmaktadır. Şirketin büyüme sürecinde kilit bir rol oynamış ve birçok yöneticiye ilham kaynağı olmuştur. Özellikle şirketin halka arzı gibi önemli dönemeçlerinde, Alangoya'nın liderlik ve bilgisi şirketin başarılı bir şekilde yönetilmesinde kritik bir rol oynamıştır. Alangoya'nın sadece teknik bilgisi değil, aynı zamanda sorumluluk bilinci, titiz yaklaşımı ve özverili çalışmaları da dikkat çekmiştir.

Koç Holding'deki Yeri

Muhasebe departmanında gösterdiği üstün performans ve sadakatiyle tanınan Alangoya, şirketin başarısında vazgeçilmez bir unsurdur. Onun özverili çalışmaları, Koç Holding'in güçlü ve istikrarlı büyümesinde önemli bir rol oynamıştır.

Emine Alangoya Koç Holding’de ne kadar süre görev yaptı?

Emine Alangoya, Koç Holding’de yaklaşık 53 yıl görev yapmıştır

Emine Alangoya’nın Koç Holding’deki pozisyonu nedir?

Emine Alangoya, Koç Holding A.Ş. Muhasebe Müdürü ve Direktörü olarak görev yapmıştır

Emine Alangoya hangi önemli projelerde yer aldı?

Emine Alangoya, Koç Holding’in halka arzı gibi şirketin büyüme sürecinde önemli projelerde yer almıştır

Emine Alangoya’nın Koç Holding’e katkıları nelerdir?

Emine Alangoya, teknik bilgisi ve liderliğiyle Koç Holding’in finansal yapılanmasını güçlendirmiş ve şirketin başarılı yönetilmesinde önemli bir rol oynamıştır

Emine Alangoya'nın Eğitimi Nedir?

Emine Alangoya, hangi eğitimi aldığına dair bilgi verilmemiştir. Ancak, uzun kariyeri boyunca edindiği bilgi ve deneyimlerle Koç Holding'de önemli bir konuma gelmiştir.

Alangoya'nın Gelecek Planları Nelerdir?

Emine Alangoya'nın gelecek planları hakkında resmi bir açıklama yapılmamıştır. Ancak, şirketin başarısına katkı sağlamaya devam etmesi beklenmektedir.

Alangoya'nın Kişisel Hayatı Hakkında Bilgi Var mı?

Emine Alangoya'nın kişisel hayatı hakkında kamuoyuna çok fazla bilgi bulunmamaktadır. O, genellikle işine odaklanmış bir figür olarak bilinmektedir.

Emine Alangoya'nın Başarıları Nelerdir?

Emine Alangoya, uzun kariyeri boyunca Koç Holding'in finansal yapılanmasında önemli bir rol oynamış ve şirketin başarısında belirgin bir etki yaratmıştır. Onun liderlik ve bilgisi, şirketin büyüme sürecinde kritik bir unsur olmuştur.

İpek Kıraç'tan babası İnan Kıraç için vasilik talebi

İpek Kıraç, babası İnan Kıraç’ın akıl sağlığı sorunları ve suistimale açık durumları nedeniyle İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak kısıtlanması ve vasi atanması talebinde bulundu. Kıraç, “Babama ve ailemize yönelik suistimallere son vermek için bu kararı aldım” dedi.

"Bugün İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak, babam İnan Kıraç’ın manevi ve maddi olarak korunması amacıyla kısıtlanması ve kendisine vasi atanması talebinde bulundum. Konunun artık adalete intikal etmiş olması sebebiyle, haberin duyulmasının ardından oluşabilecek bilgi kirliliğini ve gerçek dışı yorumları önlemek ümidiyle, sadece bu kapsamda, basın ve kamuoyunu bizzat bilgilendirmeyi tercih ediyorum.

Öncelikle ifade etmek isterim ki, bu benim için çok zor alınmış bir karardır. Beni henüz iki aylıkken annem Suna Kıraç’la birlikte evlat edinen ve büyük bir sevgi ve özenle yetiştiren babam İnan Kıraç’ın içine düşmüş olduğu durumdan kurtulabilmesi için tek bir başka şans dahi kalmış olsaydı hiç kuşkusuz o yolu seçiyor olurdum. Ancak gerek babamı koruma arzum, gerek babamın yönetimindeki kurum ve kuruluşların sağlığı ve devamlılığı konusunda hissettiğim sorumluluk ve gerekse de annemin manevi ve maddi mirasının korunması yönündeki iradem bu kararı almayı zorunlu hale getirmiştir.

Babam İnan Kıraç’ın son yıllarda basına da sıkça yansıyan yanlış tercihleri ve davranışları sadece beni değil onu tanıyan ve seven herkesi şaşırtmış ve üzmüştür. Başta anlamlandırmakta zorlandığımız ve babamın karakteriyle uyuşturamadığımız bu davranışların sıklığı ve boyutu giderek artmış olup neticede, özellikle son zamanlarda, yakın çevresindeki herkesin açıkça gözlemlediği bir şekilde “muhakeme kaybı ve akıl sağlığı sorunu” yaşadığı malum olmuştur.

Annem Suna Kıraç’ın 2020’de vefatı sonrası babamın hayatına giren bazı şahıslar, babamın akli melekelerinin zayıflamasını acımasızca istismar etmekte olup adeta babamın yaşamını tüm açılardan istila etmişlerdir. Özellikle babamı duygusal olarak suistimal eden bir şahıs, kendine ve yakınlarına menfaat sağlamak amacıyla kurguladığı düzeni fark edecek, karşı gelecek ve babamın çıkarlarını koruyacak herkesi babamın iş ve özel hayatından tek tek uzaklaştırmıştır. Bilimsel tüm araştırmalar akıl sağlığı ve hafıza problemleri yaşayan insanların uzun süredir tanıyıp güvendiği kişilerle birlikte olmaya, rutinlerinin devamını sağlamaya ihtiyaç duyduğunu kanıtlamışken, bu şahıs bilerek ve kasıtlı olarak babamın uzun yıllardır en yakınında çalışan, sevdiği ve güvendiği insanların tümünü işten çıkarmak suretiyle babamı bütünüyle yalnızlaştırmış, onu korumasız ve sahipsiz kılmıştır. Babama şahsi cep telefonundan doğrudan ulaşmak dahi pek çok dostu ve ailesi için imkansız hale gelmiştir. Dolayısıyla babamın son birkaç yıldır bizleri üzen ve şaşırtan tüm davranışlarının ardında kendi öz iradesi değil hayatına bir anda giren bu şahısların kararları ve yönlendirmeleri olduğu artık çevresindeki herkesçe aşikârdır. Hatta öyle ki, babamın ağabeyi merhum Can Kıraç dahi, vefat etmeden kısa bir süre önce bu duruma isyan etmiştir.

Aldığım son habere göre de, 87 yaşında ve malum sağlık durumunda olan babam 20 Aralık tarihinde aile ikametimiz ya da işyerlerimizle hiçbir ilgisi olmayan Büyükçekmece’de yıldırım nikâhı ile evlenmiştir. Babamın sevgi ve iyi niyet temelli olmadığı aşikâr olan bu sözde evliliğin bilincinde bile olmadığına inanıyorum.

Yaklaşık iki senedir babamın açtığı acımasız ve haksız davalarla mücadele etmek zorunda kalmama ve bütün bu anlamsız dava süreçlerinin arkasında şimdi evlendiği bu kişinin olduğunu bilmeme rağmen, babama duyduğum sevgi ve aile birliğimizin hatırına babamın akıl sağlığını gündeme getirmeyi içime sindirememiştim. Ancak 87 yaşındaki babamın içine düşürüldüğü bu son tuzak, artık gerekeni yapmam ve bu suistimale bir son vermem konusunda beni ikna eden nihai gelişme olmuştur.

Babama annemden kalan manevi ve maddi mirası korumak için elimden geleni yapacağımın, tüm hukuki yollara başvuracağımın bilinmesini isterim. Babamın hukuki koruma altına alınması da bu sürecin bir parçasıdır. Eminim ki annem de her türlü istismara, suistimale ve haksızlığa karşı ailemizi korumaya devam etmemi isterdi. Bundan sonra en doğru kararı muhakkak ki yüce Türk adaleti verecektir.

Elbette ki bizi bir aile yapan annemin, babam ve benim için hayal ettiği hikâye bu değildi. Ve elbette ben de bu hayatı babamla karşı karşıya değil el ele geçirmeyi dilerdim. Keşke böyle olabilseydi."