Sınav heyecanı bitti veliler kaygılı: Çocuğa "arkandayız" diyoruz ama sadece manevi destek yapabiliyoruz

Üniversite sınavının ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi (AYT) bugün yapıldı. Öğrenciler sınavda ter dökerken aileler de okul önlerinde heyecanla bekledi.

Oğlunun sınavdan çıkmasını bekleyen bir ebeveyn, “Bu ekonomik koşullarda bu durumda elbette ki zor, bizde ne yapıp edip Ankara’da okutmayı düşünüyoruz. Kiralar çok yüksek, üstelik ben de öğretmenim. Üniversitede çocukların kitap masrafları daha da artacak ki en önemlisi barınma, beslenme. Her şey maalesef gelip ekonomiye dayanıyor” derken çocuğunun Ankara dışında üniversite kazandığı takdirde yollayamayacağını belirten Mehmet Işık, “Şu an sadece nefes alıyoruz, yaşamıyoruz. Giderlerimiz karşılayabildik mi mutluyuz. Çocuğa ‘arkandayız’ diyoruz ama sadece manevi destek yapabiliyoruz. Maddi desteğe geldiğinde bitti" dedi. 

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından düzenlenen Yükseköğretim Kurumu Sınavı’nın (YKS) ikinci oturumu olan AYT, bugün Türkiye genelinde yapıldı. Saat 10:45’te başlayan AYT, 13:15’te sona erdi. AYT'ye 2 milyon 573 bin 156 aday katıldı.

Üçüncü son oturum olan Yabancı Dil Testi (YDT) ise yarın saat 15.45'te başlayacak ve adaylara 120 dakika süre verilecek.

Adaylar sınavda ter dökerken aileleri dışarda çocuklarını bekledi. Sınava Ankara’da giren adaylar ve aileleri, duygu ve düşüncelerini ANKA Haber Ajansı’na anlattı.

"Yurtlar çok pahalı"

Çocuğunun bu yıl ikinci defa üniversite sınavına girdiğini söyleyen Şahin Kılınç, Ankara dışında bir üniversite kazanırsa masraflarını “simit satarak da olsa” karşılayacağını söyledi.

Kılınç, “Çocuğum tıp okumak istiyor. Ben devlet memuruyum. Çocuklarımız sınava hazırlanırken aileler dershaneydi, özel hocaydı… Çok külfet altına giriyor. Şu anki ekonomiye göre devlet memurunun harcaması belli. Üniversiteden sonra, yurtlar çok pahalı. Başka bir şehre giderse ikamet çok pahalı. Özel okula 14 bin verdim yıllık. Bugün o para 80 bin” dedi.

"Yurt çıkar mı çıkmaz mı diye sıkıntılarımız var"

Hatice Gümüşay, “Yediğimizden içtiğimizden kıstık. Her şeyden kısarak çocuklarımızı eğitim diyerekten gönderdik. Ankara dışını kazanırsa mecburen karşılayacağım ama zorluk çok çekeceğim hele ki kiralar… ‘Yurt çıkar mı, çıkmaz mı? Acaba yollayabilecek miyim, yarıda mı bırakacağım’ diye sıkıntılar var” diye konuştu.

"Şehir dışında hiç zannetmiyorum..."

Bir başka veli ise, “Aynı şehirdeyken karşılamak mümkün değilken şehir dışında hiç zannetmiyorum. Mümkünatı yok. 10 bin lira kira verip bir de çocuğun ekstra kitapları orada kalması geçinmesi çok zor, bakalım” dedi.

Okulun kapısında çocuğunun sınavdan çıkmasını bekleyen Alpay Esar, “Eğitimin içine ettiler, her şeyin içine ettikleri gibi. Çocuklarımızı bir yarış içine sokuyoruz. Üniversiteyi bitirdikten sonra iş kaygısı başlayacak. ‘Yurtdışına çocuklarımız neden gitmek istiyor’ diye sormuyoruz. Ülkemizde iş olanağı bulsalar neden gitsinler? Nereyi kazanacak nerede yaşayacak nerede okuyacak herkesin ortak sorunu. Ekonomik sorunlar herkesi etkiliyor. Yurt sorunu herkesin ortak sorunu belediyelerin hepsinin yurt yapması lazım. 

"En önemlisi barınma ve beslenme"

Oğlunun sınavdan çıkmasını bekleyen bir öğretmen, “Bu ekonomik koşullarda bu durumda elbette ki zor bizde ne yapıp edip Ankara’da okutmayı düşünüyoruz. Kiralar çok yüksek, üstelik ben de öğretmenim. Benim oğlumla birlikte sınav giriyor öğrencilerim herkesin temel kaygısı aynı. Bir soru bankası 250-300 TL olursa bu çocuk bir kitapla da geçiremeyeceği için bu sınav sürecini… Kaç tane kitap aldık hatırlamıyorum. Üniversitede çocukların kitap masrafları daha da artacak ki en önemlisi barınma, beslenme. Her şey maalesef gelip ekonomiye dayanıyor” diye konuştu.  

Mehmet Işık, çocuğunun Ankara dışında üniversite kazandığı takdirde yollayamayacağını belirterek, “Şu an sadece nefes alıyoruz, yaşamıyoruz. Giderlerimiz karşılayabildik mi mutluyuz. Çocuğa ‘arkandayız’ diyoruz ama sadece manevi destek yapabiliyoruz. Maddi desteğe geldiğinde bitti.

Üniversite sınavından çıkan Şebnem Özuzma ise üniversiteyi bitirdikten sonra işsiz kalma kaygısının olduğunu söyledi.(ANKA)