Ne Kadıköy, Ne Beşiktaş Ne de Taksim! İstanbul'un Yeni Gözdesi Olan İlçe

İstanbul'un yoğun temposundan ve kalabalığından uzaklaşmak isteyenler için Üsküdar, son dönemde popüler bir alternatif rota haline geldi. Tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve modern yaşamın sunduğu imkanları harmanlayan Üsküdar, hem İstanbulluların hem de şehri ziyaret eden turistlerin ilgisini çekerek yeni bir cazibe merkezi olarak öne çıkıyor.

İstanbul Boğazı'nın Anadolu Yakası'nda yer alan Üsküdar, eşsiz manzarası, tarihi yapıları ve sakin atmosferiyle ziyaretçilerine farklı bir deneyim sunuyor. Kız Kulesi'nin ikonik silueti, tarihi camileri, hareketli çarşıları ve yemyeşil parklarıyla Üsküdar, keşfedilmeyi bekleyen birçok güzelliğe ev sahipliği yapıyor.

İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki bilinen semtleri olan Beşiktaş, Nişantaşı ya da Kadıköy yerine artık daha sakin, daha tarihî ve daha huzurlu alanlar tercih ediliyor. Bu tercihin en güçlü örneklerinden biri de Anadolu Yakası’nda yer alan Üsküdar. Geçmişle bugünü aynı sokakta buluşturan semt, tarihi dokusu ve doğal manzaralarıyla İstanbul’un yükselen yıldızları arasında yer alıyor.

TARİHİN KATMANLARI ÜSKÜDAR’DA YAŞIYOR

Roma döneminde Scutari, Bizans döneminde ise Skudarium adıyla anılan Üsküdar, 1078 yılında Selçukluların egemenliğine girdi. Osmanlı döneminde “Üsküdar” ismini alan ilçe, tarihi sürecini günümüze kadar taşıdı. Bu yönüyle hem tarih meraklıları hem de şehir kültürünü deneyimlemek isteyenler için cazip bir durak haline geldi.

İLÇENİN SİMGELERİ TURİSTLERİN İLGİ ODAĞI

Üsküdar, sahip olduğu 33 mahallede hem doğal hem de kültürel değerleriyle öne çıkıyor. Bölgedeki simge haline gelen yapı ve alanlar, ziyaretçilerin ilgi odağında:

Kız Kulesi: Boğaz’ın ortasında konumlanan tarihi yapı, hem efsaneleriyle hem de manzarasıyla dikkat çekiyor. Müze ve restoran olarak hizmet veren kule, İstanbul’un en bilinen simgelerinden biri.

Mihrimah Sultan Camii: Mimar Sinan’ın 16. yüzyılda inşa ettiği bu eser, Osmanlı mimarisinin zarafetini yansıtıyor. Cami, hem dini hem de kültürel bir durak olarak ziyaret ediliyor.

Salacak Sahili: Boğaz manzaralı yürüyüş yapmak isteyenler için Salacak, huzurlu ortamıyla tercih ediliyor. Gün batımı eşliğinde Kız Kulesi’ni izlemek için ideal bir nokta.

Kuzguncuk: Ahşap evleri, renkli sokakları ve nostaljik havasıyla bilinen Kuzguncuk, sanat galerileri ve butik kafeleriyle geçmişle bugünü buluşturuyor.

Çamlıca Tepesi ve Kulesi: Şehrin en yüksek noktalarından biri olan Çamlıca Tepesi, İstanbul’un panoramik manzarasını sunarken, modern tasarımıyla dikkat çeken Çamlıca Kulesi ise kente yeni bir siluet kazandırıyor.

Beylerbeyi Sarayı: Osmanlı döneminde diplomatik konukların ağırlandığı bu saray, mimarisi ve Boğaz manzarasıyla ziyaretçileri etkiliyor.

ANADOLU YAKASI’NA İLGİ ARTIYOR

Gerçek Gündem'deki habere göre; Son yıllarda Avrupa Yakası’ndaki yoğunluğu ve kalabalığı geride bırakmak isteyen yerli ve yabancı ziyaretçiler, Anadolu Yakası’ndaki Üsküdar’a yöneliyor. Sakinliği, tarihi atmosferi ve kültürel zenginlikleriyle öne çıkan Üsküdar, alternatif İstanbul deneyimi arayanlar için cazip bir destinasyon haline geldi.

İSTANBUL’UN EN ÖZEL DURAĞI

Üsküdar, geçmişten bugüne uzanan tarihi, doğal güzellikleri ve modern yaşamla kurduğu dengeyle İstanbul’un en özel noktalarından biri olarak kabul ediliyor. Semt, hem keşfetmek hem de dinlenmek isteyenleri tarihi bir yolculuğa davet ediyor.