Dink cinayetinde bilirkişi olan polise Engin Dinç referans olmuş
Gazete Pencere – Caner Taşpınar
Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Serkan Dinçer, 16 Ocak 2024’te FETÖ firarisi Cevheri Güven’e sosyal medyada yayımladığı resmi evrakları sızdırdığı gerekçesiyle tutuklandı.
Polis Serkan Dinçer, FETÖ’ye yardım soruşturmasında tek başına sanık olarak yer alırken yaklaşık bir yıl tutuklu kaldıktan sonra dosyaya bir anda eklemeler yapıldı.
Ankara’nın yer altı dünyasından Ayhan Bora Kaplan ve eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi soruşturmalarında görev alan polis müdürleri Kerem Gökay Öner, Murat Çelik ve Şevket Demircan 11 Aralık 2024’te Ankara Adliyesi’ne ifadeye çağrıldı, FETÖ firarisi Cevheri Güven’e Ankara Emniyeti’nden bilgi sızdırılması soruşturmasıyla ilgili sorular yöneltildi.
İfade veren Kerem Gökay Öner, Murat Çelik ve Şevket Demircan FETÖ firarisi Cevheri Güven’e bilgi sızdırılması iddialarını reddetti.
Polis müdürlerinin ifadelerinden 12 gün sonra “Örgüte Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşleme, Görevi Kötüye Kullanma, Gizliliğin İhlali” suçlamalarından FETÖ iddianamesi hazırlandı.
FETÖ firarisi Cevheri Güven’e bilgi sızdırdığı iddia edilen polis müdürlerini FETÖ’nün “düşman” olarak kodladığı gündeme geldi.
Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 21 Şubat 2025 Cuma günü görülen son duruşmaya tutuksuz sanıklar Murat Çelik, Kerem Gökay Öner, Şevket Demircan ile tutuklu sanık polis memuru Serkan Dinçer ve taraf avukatları katıldı.
Duruşmada polis memuru Serkan Dinçer’in Ankara Emniyet Müdürü Engin Dinç ile ilgili itirafları dikkat çekti.
‘Engin Dinç de sizin gibi Nurcu mu?’
Polis Serkan Dinçer ifadesinde “Ben FETÖ’cü olamam çünkü 13 yaşından beri Nurcu’yum. Nurcular da FETÖ’cülere karşıdır. Benim de referansım Engin Dinç’tir. Gittiği her yere ben de gittim, birlikte çalıştık. Beni ‘Narkotik’e de kendisi aldırdı” dedi.
Avukat Suna Öztaşdönderen’in “Peki Nurcu olduğunuz eskiden beri var olan bir şey dediniz. Engin Dinç de sizinle aynı düşünce grubunda mı?” diye sorusuna tutuklu Polis Serkan Dinçer “Bu soruya cevap vermek istemiyorum” karşılığını verdi.
Ankara Emniyet Müdürü Engin Dinç.
Engin Dinç’in referans olduğu polis Dink cinayetinde bilirkişi
Ankara Emniyet Müdürü Engin Dinç’in kızının bilgisayarına girildiğini ve bunun üzerine bilgileri alıp Engin Dinç’in özel kalemine kadar gittiğini söyleyen Polis Dinçer’e Avukat Öztaşdönderen “Amirlerinize bildirdiniz mi?” diye sordu. Dinçer ise “Yok” dedi. Öztaşdönderen bu kez “İdari olarak hiyerarşik disipline uymanız gerekiyordu. Neden sormadınız?” diye sorunca tutuklu Polis Dinçer ise “Çünkü istihbarati bilgi” dedi. Öztaşdönderen “Buna siz mi karar veriyorsunuz?” sorusunu yöneltince Polis Dinçer de “Evet daha evvel istihbaratta çalıştım” dedi.
Tutuklu Polis memuru Serkan Dinçer’in duruşmadaki kritik açıklaması ise 19 Ocak 2007'de gazete binası önünde arkasından vurularak öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’e ilişkin oldu.
Polis Dinçer “Hrant Dink dosyasında da ben bulundum, bilirkişilik yaptım” dedi.
Avukat Suna Öztaşdönderen’in “Hrant Dink dosyasına bilirkişilik yaptınız. Engin Dinç’i o dönem mi tanıdınız?” sorusu üzerine “Yok, ondan önce de tanıyordum” yanıtını verdi.
Avukat Suna Öztaşdönderen “Peki, Hrant Dink dosyasında sanık olduğunu biliyor muydunuz?” diye sorunca ise polis Serkan Dinçer “Evet” dedi.
Hrant Dink.
Engin Dinç'e Dink davasındaki suçlama
Engin Dinç, 2007'de işlenen cinayet öncesinde Trabzon İl Emniyet İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapıyordu.
Dinç, cinayet istihbaratını üstlerine ve İstanbul İl Emniyetine vermemekle suçlanmıştı.
Cinayetten 7 ay önce Afyon'a tayin olduğunu açıklayan Dinç, ifadesinde şunları söylemişti:
“Ben 30 Haziran 2006 tarihinde Trabzon İstihbarat Şubesi'nden irtibatımı kestim. 7 ay sonra da bu cinayet işlendi. Cinayeti haber kanallarından öğrendim. İstihbaratçı olarak bunu kim işlemiş olabilir diyerek Ahmet İlhan Güler'i aradım. Güler'e ulaşamadım. Ali Fuat Yılmazer'i aradım, telefonu meşguldü. Telefonu açan başka bir şube müdür yardımcısına cinayet ile ilgili olarak 'Yasin Hayal grubu vardı bunu takip edin' dedim.
Cinayetten 7 ay önce görevimden ayrıldım. Bu sırada düşünce ve niyet aşamasındaydı. Eylem aşamasına geçildiğini düşündüğümüzde bildiririz. O dönemde elimizden geleni yaptık. Eğer biz Trabzon'da kalsaydık hakikaten o dönemde 'Kaderin de önüne geçilmez' ama bu aşamaya getirmeden operasyonu yapardık diye düşünüyorum. Bu bizden sonraki arkadaşların cevap vermesi gereken husustur.”
Kaynak:Haber Merkezi
