Kemal Derviş’in son arzusu seçim sonuçlarını görmekmiş

Kemal Derviş’in son arzusu seçim sonuçlarını görmekmiş
Eski danışmanı, Kemal Derviş’in yaşamını yitirmeden önce seçim sonuçlarını görmek istediğini söyledi.Türkiye’nin 2001 kriziyle birlikte tanıdığı eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş’in son isteğinin...

Eski danışmanı, Kemal Derviş’in yaşamını yitirmeden önce seçim sonuçlarını görmek istediğini söyledi.

Türkiye’nin 2001 kriziyle birlikte tanıdığı eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş’in son isteğinin seçim sonuçlarını görmek olduğu öğrenildi.

Derviş’in Türkiye’de ve Dünya Bankası’nda danışmanlığını yapan Oya Ünlü Kızıl, Derviş’le yaptığı telefon konuşmasını Hürriyet’ten Sedat Ergin’e anlattı.

Kızıl, Kemal Derviş'in vefatından üç hafta kadar önce, öleceğini haber verdiğini ve kendisiyle vedalaştığını yazdı.

Ergin’in, Derviş’le ilgili aktardığı kısım şu şekilde:

“Bu kadar sevdiğiniz bir dostunuzdan bir veda telefonu aldığınız zaman telefonda bir şok etkisi altında oluyorsunuz. Zaten konuşmanın çoğunda o konuştu. 10-15 dakika kadar süren bir görüşmeydi. Ben fazla bir şey söyleyemedim. Ne kadar güzel anılarımız olduğunu, birbirimizin hayatındaki önemini konuştuk. Washington yıllarımızdan birkaç anı konuştuk. Yavaş bir şekilde ve sözcükleri çok seçerek konuştu. Hayatımın en zor ve en duygu dolu konuşması oldu. Sakin bir şekilde doktorların hastalığına bir çare bulamadıklarını ve iki üç ay ömrünün kaldığını söylediklerini belirtti. ‘Hayat böyle’ dedi. Bu arada son arzusunun Türkiye’deki seçimi görmek olduğunu da söyledi. Aklı fikri her zaman Türkiye’de ve Türkiye’nin meselelerindeydi. Kendi ölümünü bildirirken ben üzülmeyeyim diye beni teselli etmeye çalışan bir tonda konuştu. O kadar belliydi ki o anda bile karşısındakini gözeten bir çaba içinde olduğu... Bir insanın ölümünü bu kadar gerçekçilik içinde dostlarına bildirebilmesi çok nadir bir durum herhalde. Burada da Kemal Derviş olarak ne kadar farklı bir insan olduğunu gösterdi. Ben üzüntüden kendisine pek bir şey söyleyemedim, ‘Bu bir veda değil, yine konuşacağız’ dedim.”

Öne Çıkanlar