Mansur Yavaş, Muhittin Böcek'i cezaevinde ziyaret etti: "En azından ev hepsiyle çıkarılması lazım"
Tutuklu bulunan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i ziyaret eden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, "Ben öncelikle tutukluluklarının sona erdirilmesini, yargılanacaklar ise şeffaf bir şekilde kamuoyunun gözü önünde yargılanmaları gerektiğini düşünüyorum. İnşallah bir an evvel tahliyeler gerçekleştir. Bir de şu sıra görüyorsunuz en ağır suçları işleme ihtimali olanların bile cezalarının kaldırılması durumları konuşuluyor çözüm sürecine nedeniyle. Siz bir yandan dağdan inenleri sokağa salıp affedeceğiz derken, bu belediye başkanlarımızı, sabıkası olmayan, milletin iradesiyle bize hizmet edin diye seçtiği belediye başkanlarını tutuklu tutmayı hiçbir şekilde izah edemezsiniz" dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Döşemealtı L Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i ziyaret etti. Ziyaret sonrası açıklama yapan Yavaş, şunları kaydetti:
"Tutuklama kararanı yanlış buluyoruz. Bizler belediye başkanı olarak hakkımızda bir iddia olduğu zaman 4483 sayılı Kanuna göre müfettiş gelir inceler varsa suç duyurusunu savcılığa yapar yoksa olayı kapatır. Artık bugün belediye başkanlarıyla ilgili yapılan soruşturmalarda sadece bir ifade üzerine hiçbir araştırma yapılmadan direkt savcılık devreye giriyor ve 4483 sayılı kanun ortadan kaldırıyor. Bir diğer husus, bir iddia eden var bir de onun doğru olmadığını söyleyen bir söz var. İkisinden hangisinin doğru olduğuna neye dayanarak inanıyorsun? Çünkü belediye başkanlarımızın hepsi pırıl pırıl birçoğu hayatında karakol görmemiş insanlar, adliye yüzü görmemiş insanlar. Bir tanesi ihale mafyası olarak adlandırılan ve aldığı ihalelerin yüzde 80'ini AK Partili belediyeler ve kamu kurumlarından alan çok cüzi bir kısmı da daha önceki dönemden gelen veya Cumhuriyet Halk Partili belediyelerden ihale almış şahsın iddiaları. Tabii çok üzülüyoruz.
"İddialara baktığınız zaman bizzat sayın Muhittin Böcek'e direkt suçlayan bir ifade de yok"
Hukukta masumiyet diye karine vardır. Yargıtay'dan cezası kesinleşinceye kadar herkes suçsuzdur. Bunu özellikle üstüne basarak söylüyorum. Tutukluluk da en istisnai şekilde, sabıkalı kaçma şüphesi olanlar hakkında veya ağır cezalık suçlar hakkında uygulanması lazımken belediye başkanlarımız patır patır içeri atılıyor. Bunun tamamen siyasi olduğunu söylememe gerek yok. Çünkü iddialara da baktığınız zaman bizzat sayın Muhittin Böcek'e direkt suçlayan bir ifade yok. Şimdi suçların şahsiliği diye bir şey var. Bunların hepsinin göz ardı edildiğini, Türkiye'de Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin başarılı olması nedeniyle, iktidarın değişeceğini anlayınca bu şekilde suçlamalar yapmaya başladılar. Hakikaten kamuoyu merak ediyor AK Partili belediyelerin hepsi sütten çıkma ak kaşık mıdır? Böyle söylediğiniz zaman eski tarihlerde mahkum olan bazı AK Partili belediye başkanlarını söylüyorlar. Ama bakmak lazım hangileri tutuklanmış. Bir belediye başkanı veya bir şahsın suçlanması demek onun kesinlikle mahkum olacağı sonucunu doğurmaz. Dolayısıyla bir defa tutuklu yargılamanın da yanlış olduğuna inanıyorum. Bir diğer konu, belediye başkanlarımızın bir kısmının yaşı var. Dolayısıyla sağlık sorunları da var. Sağlık sorunları varken, bu sağlık sorunlarını yaşarken sanki ölsünler der gibi böyle inadına inadına içeride tutmanın hiçbir anlamı yok. Sağlık sorunu yaşayan birisinin en azından ev hapsine çıkarılması kontrolde tutulması lazım. Bunlardan birisinin başına bir iş gelirse gerçekten bunu dünyaya anlatamayız.
"En azından ev hepsiyle çıkarılması lazım"
Zaten yargıya güven gittikçe azalıyor. Bunlarla yargıya güvenin gittikçe azaldığını gösteriyor. Şimdi Muhittin Başkana baktım gerçekten yorgun gördüm. Çünkü dün sağlık kontrolünden geldi. Unutmayalım, Muhittin Başkan ikinci hayatını yaşıyor. 108 gün kendini bilmeden yattı. Covidden yattığı sırada birçok hasar halen vücudunda var. Bunu niye tutukluyorsunuz? Ayrıca kalp ve şeker gibi de sorunlar var. Dolayısıyla sürekli kontrol altında tutulması lazım. En azından ev hapsiyle çıkarılması lazım. İnsanların kendini rahatça savunabilecek bir ortamın meydana getirilmesi lazım. Unutmayalım, hukuk herkese lazım. Daha önce 2015'li yıllarda benzer soruşturmaları gördük. Bu ülkede çok hukuksuzluk yapıldı. İnsanlar hastanede adeta ölsün, bunları dışarı çıkartmayalım muameleleri yapıldı. Ergenekon, Balyoz duruşmalarında vefat edenler oldu. Sonra baktık hepsi beraat ettiler. Onun için ben öncelikle tutukluluklarının sona erdirilmesini, yargılanacaklar ise şeffaf şekilde kamuoyunun gözü önünde yargılanmaları gerektiğini düşünüyorum. İnşallah bir an evvel tahliyeler gerçekleşir.
"Beraat edecekleri konusunda hiçbir şüphem yok"
Bir de şu sıra görüyorsunuz en ağır suçları işleme ihtimali olanların bile cezalarının kaldırılması durumları konuşuluyor çözüm süreci nedeniyle. Siz bir yandan dağdan inenleri sokağa salıp affedeceğiz derken, belediye başkanlarımızı sabıkası olmayan milletin iradesiyle bize hizmet edin diye seçtiği belediye başkanlarını tutuklu tutmayı hiçbir şekilde izah edemezsiniz. Ne ailelerine ne onları seçen seçmenlere. Onun için seçmenin iradesine saygı gösterip bir an evvel tahliye edilmeleri gerekiyor, yargılandıktan sonra mutlaka beraat edecekleri konusunda hiçbir şüphem yok."
Kaynak:ANKA