Uluslararası Af Örgütü: LGBTİ+ Onur Yürüyüşleri’nin müdahale olmadan güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine izin verilmeli!

Uluslararası Af Örgütü: LGBTİ+ Onur Yürüyüşleri’nin müdahale olmadan güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine izin verilmeli!
Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, yasaklama girişimlerine karşın pazar günü İstanbul ile İzmir’de yapılması planlanan Onur Yürüyüşleri öncesinde, “Binlerce kişi yasaklara meydan...

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, yasaklama girişimlerine karşın pazar günü İstanbul ile İzmir’de yapılması planlanan Onur Yürüyüşleri öncesinde, “Binlerce kişi yasaklara meydan okuyarak İstanbul ve İzmir sokaklarına çıkarken biber gazı ve plastik mermilerle karşılaşma tehlikesi altına giriyor. Yetkililer, Türkiye’de LGBTİ+ Onur Yürüyüşleri’nin müdahale olmadan güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine izin vermelidir” açıklamasını yaptı.

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, yasaklama girişimlerine karşın pazar günü İstanbul ile İzmir’de yapılması planlanan Onur Yürüyüşleri öncesinde, “Binlerce kişi yasaklara meydan okuyarak İstanbul ve İzmir sokaklarına çıkarken biber gazı ve plastik mermilerle karşılaşma tehlikesi altına giriyor. Yetkililer, Türkiye’de LGBTİ+ Onur Yürüyüşleri’nin müdahale olmadan güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine izin vermelidir” açıklamasını yaptı.

İstanbul ve İzmir Onur Yürüyüşleri’nin yasaklama girişimlerine karşın bu pazar günü yapılması planlanıyor. Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, yürüyüşlerden önce yaptığı yazılı açıklamada, “Binlerce kişi yasaklara meydan okuyarak İstanbul ve İzmir sokaklarına çıkarken biber gazı ve plastik mermilerle karşılaşma tehlikesi altına giriyor. Yetkililer, Türkiye’de LGBTİ+ Onur Yürüyüşleri’nin müdahale olmadan güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesine izin vermelidir” dedi.

"Yetkililer, aile değerlerini koruma bahanesiyle LGBTİ+'ların özgürce yaşama hakkını engelliyor"

Muižnieks, açıklamasında ayrıca şunları kaydetti:

“Hükümet, LGBTİ+ karşıtı söylemleri artırarak önyargıların körüklenmesine aracı oldu ve bir kısmı LGBTİ+ topluluklara karşı şiddet çağrısı yapan LGBTİ+ karşıtı grupları cesaretlendirdi. Yetkililer, aile değerlerini koruma bahanesiyle LGBTİ+’ların özgürce yaşama hakkını engelliyor. Türkiye’de Onur Yürüyüşü etkinlikleri 2015’ten beri sistematik olarak yasaklanıyor. Bu yılki Onur Yürüyüşü döneminde piknik ve film gösterimi gibi küçük çaplı etkinlikler bile yetkililerce engellendi. İstanbul ve İzmir Onur Yürüyüşleri için henüz resmi bir yasaklama kararı olmasa da düzenleyenler kararın çıkartılması veya yürüyüşlerin engellenmesi baskısını daha önce yaşanan pratiklerle üzerlerinde hissediyor. Önceki yıllarda da bu gibi barışçıl etkinlikler resmi bir yasaklama kararı olmadığında bile kamu düzenini koruma bahanesiyle durduruldu ve keyfi gözaltılar yapıldı. 18 Haziran’da, İstanbul Trans Onur Yürüyüşü polis tarafından engellendi. Katılımcılar yürüyüşe başlamak istediklerinde polis aşırı güç kullanarak 10 kişiyi gözaltına aldı.

“Son haftalarda ülke genelinde en az 27 LGBTİ+ aktivisti gözaltına alındı"

Son haftalarda ülke genelinde en az 27 LGBTİ+ aktivisti gözaltına alındı. 9 Haziran’da Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde 15 öğrenci, Ankara’da tüm LGBTİ+ etkinliklerine yönelik süregelen fiili yasağa uymayarak barışçıl biçimde yürüdükten sonra gözaltına alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesi yaptığı bir konuşmada, ‘LGBT denen olay aile kurumuna sokulmuş bir zehirdir. (Bunu) kabul etmemiz mümkün değil’ dedi. Seçimi kazandıktan sonra ise ‘Aileye kimse dil uzatamaz’ ifadelerini kullandı. Bu yılın başında hükümet, Anayasa’da yer alan aile tanımını ‘Aile, kadın ve erkekten oluşur’ şeklinde değiştirmeyi teklif ederek LGBTİ+’lara karşı düşmanlığı artırdı.

LGBTİ+ hakları aktivistleri bu yönde bir değişikliğin ülkede eşcinsel ilişkileri suç haline getirmesinden ve LGBTİ+ örgütlerini kapanma riskiyle karşı karşıya bırakmasından endişe ediyor. Onur Yürüyüşü etkinlikleri üzerindeki baskıların güvenlik veya kamu düzeni kaygılarıyla hiçbir ilgisi yok; tamamen gitgide artan bir LGBTİ+ karşıtı gündemle ilgisi var. Onur Yürüyüşü etkinlikleri, Türkiye’deki kısıtlamalara ve LGBTİ+’lar için gittikçe daralan alana rağmen ve yine devletin olası taciz ve sindirme girişimleri beklendiği halde gerçekleştirilecek. Onlara dünyanın her yerinden dayanışmamızı sunuyoruz.” (ANKA)