Dünya Şiddete Hayır Günü’nde uyarı: Sağlıkta şiddet 122 bini aştı!

Türkiye’de sağlık alanında en büyük sorunlardan biri olan sağlıkta şiddet, her geçen gün endişe verici boyutlara ulaşıyor. Ankara Tabip Odası verilerine göre, Beyaz Kod sistemi kurulduğundan bu yana sağlık çalışanlarına yönelik en az 122 bin şiddet vakası bildirildi. 2 Ekim Dünya Şiddete Hayır Günü kapsamında açıklama yapan Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken, sağlık çalışanlarının güvenliği ve toplum sağlığının sürdürülebilirliği için caydırıcı düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti.

Sağlıkta Şiddet Artıyor

Türkiye’de sağlık çalışanlarına yönelik şiddet vakaları, hem fiziksel hem sözlü saldırılarla birlikte artmaya devam ediyor. Hastanelerde her gün yeni bir şiddet vakası yaşanıyor. Bu saldırılar bazen darp, bazen ölümle sonuçlanıyor ve yalnızca sağlık çalışanlarını değil, toplumun tamamını derinden etkiliyor. Sağlık çalışanlarının maruz kaldığı şiddet, yalnızca fiziksel zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda psikolojik yıpranma ve tükenmişlik yaratıyor. Artan şiddet vakalarının yanı sıra, ağır çalışma koşulları, uzun nöbetler ve düşük ücretler nedeniyle hekim ve sağlık çalışanlarının yurtdışına göçü rekor seviyelere ulaşmış durumda.

Hastalar Randevu Alamamaktan Şikayetçi

Ankara Tabip Odası (ATO) verilerine göre, Beyaz Kod sistemi kurulduğundan bu yana sağlık çalışanlarına yönelik 122 binin üzerinde şiddet bildirimi yapıldı. Özlem Akarken, sağlık çalışanlarının hizmet verirken maruz kaldıkları fiziksel ve sözlü saldırılar nedeniyle büyük bir tehdit altında olduğunu söyledi. Hastaların randevu almakta zorlandığını ve uzun bekleme sürelerinden şikayetçi olduklarını belirten Akarken, bu durumun hem sağlık çalışanlarını hem de halk sağlığı hizmetlerini olumsuz etkilediğini ifade etti.

Ağır Koşullar ve Göç Sorunu

Sağlık çalışanları, uzun nöbetler, liyakatsiz atamalar ve yönetsel baskılar altında görev yapıyor. Özlem Akarken, “Hekimlerin gelirleri gelişmiş ülkelere kıyasla çok düşük kaldığı için yurtdışına göç eden sağlık çalışanlarının sayısı rekor düzeye ulaştı. Bu da kamu hastanelerinde nitelikli hekim bulma zorluğunu ve hizmet kalitesindeki düşüşü beraberinde getiriyor” dedi. Ayrıca, ekonomik kriz, sosyal gerilim, devlet ile yurttaş arasındaki güven kaybı ve sağlık sistemindeki yapısal sorunların, şiddeti tetikleyen başlıca nedenler olduğunu belirtti.

Sağlık Çalışanlarının Güvenliği, Toplumun Sağlığıdır

Özlem Akarken, sağlık çalışanlarının güvenliğinin, toplum sağlığı için de kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Şiddet vakalarının artışının yalnızca fiziksel zararlar yaratmadığını, aynı zamanda psikolojik yıpranma ve tükenmişlik yarattığını belirterek, “Sürekli şiddet tehdidi altında çalışmak, sağlık çalışanlarının motivasyonunu düşürüyor, mesleki tatminini yok ediyor. Bu da toplumun sağlığa erişimini doğrudan etkiliyor. Sağlıkta şiddet, aslında ülkenin geleceğine vurulmuş bir darbedir” dedi.

Caydırıcı Düzenlemeler İvedilikle Hayata Geçirilmeli

Sağlıkta şiddetin sadece cezai yaptırımlarla çözülemeyecek bir sorun haline geldiğini belirten Akarken, çözüm için kapsamlı ve caydırıcı düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. “Bir hekim, bir sağlık personeli kolay yetişmiyor. Sağlıkta şiddet önlenemezse, göç hızlanacak, nitelikli hekim sayısı azalacak, halk sağlığı da çöküşe sürüklenecek” ifadelerini kullandı.

Sağlık Çalışanlarının Güvenliği İçin Adımlar Atılmalı

Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken, şiddet yalnızca sağlık çalışanlarının değil, toplumun sağlığı için de büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti ve sağlıkta şiddetin önlenmesi adına, caydırıcı ve etkili düzenlemelerin hayata geçirilmesini talep etti. "Sağlık çalışanlarının güvenliği, toplum sağlığının korunması adına kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, sağlıkta şiddetin önlenmesi için gerekli tüm adımlar ivedilikle atılmalıdır" diyerek çağrısını sonlandırdı.